2005 yılında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır gezisinde söylediği "Kürt sorunu bu milletin bir parçasının değil, hepsinin sorudur. Benim de sorunumdur." açıklaması önemli çıkış noktası oldu.
İçişleri Bakanlığı tarafından sorunun çözümüne yönelik yapılan çalışmalar kapsamında Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 'Terörle Mücadele Araştırma Projesi' başlatıldı.
Bakanlık, projeyle bölgenin sosyal sorunlarının çözümü için müfettişleri aracılığıyla halkın nabzını tuttu. İçişleri Bakanlığı Araştırma ve Etütler Merkezi tarafından yapılan araştırmada, terör sorununun sosyal, kültürel, ekonomik, siyasal ve sosyolojik boyutları ele alındı.
Proje kapsamında Mülkiye Müfettişleri bölge illerinde alan çalışmaları yaptı. Terör olayının sebepleri, bölge üzerindeki etkileri ve çözüm önerileri araştırıldı. 2006 yılında başlatılan çalışmalar doğrultusunda bölgedeki kaymakamlar, belediye başkanları, esnaf odaları, sivil toplum örgütleri, muhtarlar ve korucubaşlarıyla görüşüldü.
Görüşmelerde;
- "Eruh ve Şemdinli baskınlarının ortaya çıkışıyla Kürtler bundan ne kadar zarar gördü?
- Siz PKK'ya neden terör örgütü olduğunu söylemekten çekiniyorsunuz, bu konuda ne sıkıntınız var?
- PKK'nın terör örgütü olduğunu kabul ederseniz, sorunların çözümü daha da hızlanmaz mı?
- Devletin bölgeye bakışında ne değişmeli?
- Kürt sorunu ya da bölge sorunu konusunda çözüm öneriniz nedir?
- Kürt sorununa nasıl bir çözüm bulabiliriz?
- Militanları dağdan nasıl indirebiliriz?" gibi sorular yöneltildi.
ARAŞTIRMA, ÇÖZÜM İÇİN YOL GÖSTERİCİ OLACAK
Terör sorununun; sosyal, kültürel, siyasal, ekonomik ve bilimsel boyutlarıyla ele alınarak sorunun çözümüne yönelik kısa, orta ve uzun vadeli tedbirler geliştirmek amacıyla yapılan çalışma, hükümetin Kürt sorununa çözüm amacıyla başlattığı 'demokratik açılım'a yol gösterici olması bekleniyor.
Terör yönünden hassasiyet arz eden illerde alan araştırması yapıldı. Akademisyen ve uzmanlar tarafından araştırma, inceleme ve analiz yapıldı.
Terörle Mücadele Araştırması Projesi'nin alan araştırması bölümünde; bölgede görev yapan kamu görevlileri, sivil toplum kuruluşları, kanaat önderleri ve vatandaşlarla yapılan mülakat ve görüşmelerden elde edilen tespit ve değerlendirmeler bir rapor haline getirildi.
Akademisyen ve uzmanlar tarafından yapılan araştırmalarda ise "İç hukuktaki idari ve yasal düzenlemeler, Uluslararası sözleşmeler ve AB müktesebatı, Terörle mücadelede diğer ülke örnekleri, Sosyal politikalar, Medya, internet ve kitle iletişim araçları, Halk-devlet kucaklaşması ve toplum destekli terörle mücadele, Terörün geliştiği sosyal ve siyasal zemin ile kullandığı sosyolojik ve psikolojik yapı, Hukuk devleti, insan hakları ve terörle mücadele ilişkisi" gibi konularda değerlendirmeler yapıldı.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.