CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, ''Tüm kayıplarla ilgili gerçekler ortaya çıkartılmalı ve Türkiye'nin geçmişinin karanlık sayfalarına ışık tutacak 'gerçek', uluslararası standartlara uygun, yasalarla görevlendirilmiş bir Hakikatleri Araştırma Komisyonu'nun kurulması, yeni Meclis'in ilk faaliyetlerinden olmalıdır'' ifadesini kullandı.
Tanrıkulu, yaptığı yazılı açıklamada, devletin kayıplar ve yargısız infazlar konusunda devlet sorumluluğuyla davranması gerektiğini belirtti.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül'ün Meclis'te kayıp kişilerle ilgili araştırma yapmak için kurulan alt komisyonun Cemal Kırbayır'ın akıbeti ile ilgili bilgileri açıklamasının; sekiz yıllık AK Parti iktidarının, faili meçhuller, gözaltındaki kayıpların farkına varabilmesi sonucu mümkün olduğunu savunan Tanrıkulu, CHP olarak, 2011'in ilk günlerinde, Berfo Nine'nin de aralarında bulunduğu Cumartesi Annelerinin yanında olduklarını kaydetti.
Tanrıkulu, Meclis çatısı altında, hali hazırdaki komisyonlardan daha geniş kapsamlı yetkiye sahip, dışarıdan uzmanların da bünyesinde yer alabileceği bir ''Hakikatleri Araştırma Komisyonu'' kurulmasını önermelerinin ertesinde, Cumartesi Annelerine, CHP'nin onları yalnız bırakmayacağı mesajını verdiğini ifade etti.
Bundan bir ay sonra, Başbakan Erdoğan'ın da Cumartesi Anneleriyle görüştüğünü belirten Tanrıkulu, AK Parti'nin de sekiz yıllık iktidarından sonra, onların hikayelerini ilk kez duyduğunu öne sürdü.
Cemil Kırbayır'ın annesi 103 yaşındaki Berfo Nine'nin, oğlunu ''gözaltında işkence sonucu kaybettiğini'' ifade eden Tanrıkulu, oğluna ne olduğunu bilemeden eziyet içinde yaşayan Berfo Nine'nin işkencesinin 31 yıl sürdüğünü belirtti. Tanrıkulu, şunları kaydetti:
''Başbakan'ın sekiz yıllık iktidarında bu gibi bir hikayeyi ilk kez duyması, herhalde AKP'nin önemli sorunlarından biri olan insan haklarına olan duyarsızlıktan kaynaklanmaktaydı.
Oysa, kendi vatandaşlarına Berfo Nine'ye ve oğluna böylesi muameleyi reva gören devlet anlayışının ortadan kalkabilmesi için diğer Cumartesi Annelerinin, tüm kayıp yakınlarının kafasındaki, içlerini kemiren sorulara yanıt vermek bir iktidarın en büyük önceliklerinden biri olmalı. İktidar partisi, kayıpların başına gelenlerin aydınlatılmasını siyasi bir gösteri, göstermelik bir demokratikleşme imgesi gibi halkın önüne koymayıp, insani duygularla, insan haklarına, onurlu yaşama, yaşam hakkına olan inanç ve bağlılıkla yapabilmeli.
Cumartesi Annelerinin, tüm kayıp yakınlarının gözlerinin içine bakıp onlara oğullarına, kızlarına, eşlerine, dostlarına, akrabalarına tam olarak ne olduğunu söyleyebilmek ve bunun bir daha asla olmayacağına dair söz verebilmek siyasetçiler olarak boynumuzun borcudur.''
Zafer Üskül'ün Meclis'teki son günlerinde, Başbakan'ın yerine, onun Berfo Nine'ye verdiği sözü tutmasının olumlu bir adım olduğuna işaret eden Tanrıkulu; ancak bunun, çok yetersiz olduğunu ifade etti. Tanrıkulu, şöyle devam etti:
''Tüm kayıplarla ilgili gerçekler ortaya çıkartılmalı ve Türkiye'nin geçmişinin karanlık sayfalarına ışık tutacak 'gerçek', uluslararası standartlara uygun, yasalarla görevlendirilmiş bir Hakikatleri Araştırma Komisyonu'nun kurulması, yeni Meclis'in ilk faaliyetlerinden olmalıdır. Diyarbakır ve Doğu, Güneydoğu Anadolu Bölgeleri'ndeki vatandaşlarımız, Berfo Nine'nin neler yaşadığını çok iyi anlar, şimdi tüm Türkiye'de yaşayanların da çekilen acıları öğrenmeye hakları vardır. Geçmişe ışığı beraberce tutar, hepimiz bu acıları paylaşırsak, beraberce temiz bir sayfa açmayı da başarabiliriz.''
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.