Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TÜBİTAK Kurultayı'nda konuşma yaptı.
TÜBİTAK Kurultayı kapanış oturumunda Mısır'da gerçekleşen darbe hakkında konuştu. Mursi yönetimine karşı yapılan darbeyi kınayan Erdoğan, "Mısırlı bürokratlar Türkiye'nin yakın tarihine baksın, darbeciler er ya da geç hesap verecektir" açıklamasında bulundu.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları,
Türkiye bu bölgedeki en köklü medeniyetlerden biridir. Mısır da aynı Türkiye gibi eski bir devlet geleneceğine sahiptir. Ortak tarihlerimiz de çok eskiye dayanır.
MISIRLI BÜROKRATLAR TÜRKİYE'YE BAKSIN
Mısırlı bürokratlar Türkiye'nin yakın tarihini mutlaka okumalı, yakından takip etmelidir. Demokrasinin standartlarını her geçen gün yükselten bir ülke olarak Türkiye, hem Mısır hem de bölge ülkeleri için çok büyük bir referanstır.
DARBECİLER HESAP VERECEK
Her askeri darbe Türkiye ekonomisini felç etmiştir. Her askeri darbe, özellikle de genç nesillere çok ağır bedeller ödetmiştir. Fakat darbeciler er ya da geç hesap verecektir, vermiştir.
Dünyanın neresinde olursa olsun, seçimle gelmiş iktidara karşı yapılan darbeler kötüdür. Darbelerin hedefi halktır, gelecektir ve demokrasidir.
Ben şu an Batı'ya şaşırıyorum. Batı hala bu olaya darbe diyememiştir. Afrika Birliği'ni de tebrik ediyorum, çünkü Mısır'ın üyeliğini askıya almıştır.
Hani Batı demokrasiden yanaydı. Hani Batı demokrasiyi ülkelerde uygulanabilir haline gelmesini istiyordu. Bu samimiyet testidir ve Batı bu samimiyet testinde sınıfta kalmıştır. Yaşam ile ölüm ne kadar zıt ise, demokratik darbe, olumlu darbe kavramları da o kadar saçmadır.
"AMA, ANCAK YOK, DARBE KÖTÜDÜR"
"Darbeler kötüdür ama" diye cümle kuranlar var. Aması, ancağı yok; darbeler kötüdür. Mursi'nin hataları varmış. Kardeşim hatasız insan var mı? Bu hatanın bedelini ödettirecek olan Mısır halkıdır, sandık gelir hataları varsa hata yapanları da halk en iyi şekilde kantarda ölçer geri gönderir. Memnunsa devam eder. Ama kalkıp da siz 30 yıl tek partili bir dönem yaşayacaksınız, ilk defa çok partili bir dönemle bir siyasetçi seçilecek ve ona 1 yıl daha tahammül edemeyeceksiniz. Bir kere demokrasi ile ters olan bir yaklaşım tarzıdır.
Burada ordunun yaklaşımı, asla demokrasi ile ve sivil yönetim anlayışıyla tanımlamanaz. Darbeleri mazur göstermek isteyenler de en az darbeciler kadar sorumludur, kötüdür. Darbe Mısır'da değil de bir başka ülkede olsa, aynı şekilde konuşuruz. Darbe muhaliflere karşı yapılmış olsa biz bunu yine de kınarız.
Özellikle Batılı ülkelere sesleniyorum: Mısır'da olan bitenler karşısında amalı, ancaklı cümleler kuranlar, vicdanlarına da halklarına da tarihe de hesap veremezler. Bugün Mısır'da yapılanlara sessiz kalanlar, başka bir yerde yapılanlara ses çıkaramayacaklar.
Şu sandık konusuna da değinmek istiyorum. Sandık demokrasinin namusudur. Sandığa saygısı olmayanın kendisine, halkına ve tarihine de saygısı olamaz. Demokrasilerde yönetmenin, sandık dışında bir kuralı yoktur. demokrasiyi yok etmeye çalışmak için, darbe yapmak yetmez. Çoğunluğu, çoğunluğun tercihlerini seçimlerini aşağılamak da bir darbedir. "Sandık her şey değildir" sözünün arkasına sığınıp hiç kimse demokrasi dışı yollara kapı aralamaya çalışamaz.
MISIR'A KİMSE DESTEK OLMADI
Dünya, Mursi'nin bulunduğu 1 yıl içinde Mısır'a hiçbir destek vermemiştir. Katar ve Türkiye hariç. Açık konuşacağım, aynı şekilde Yunanistan'a 100 milyar euroluk yardım yapmıştır. Birinin nüfusu 80, diğerinin ise 10 milyon. Ve tüm bunlara rağmen Yunanistan hala ayakta duramıyor. Mısır'a desteği vermeyenler, Mursi'nin ipini çektiler. Şimdi de getirdikleri darbe yönetimi ile iş yapacaklarını düşünüyorlar. Bu çifte standarttır.
Sandıkta yenilen kendini gözden geçirir. Sonrada milletin teveccühünü kazanmaya çalışırsın. Sen silahın arkasına saklanırsan bu ahlaksızlık olur.
Türkiye darbe ahlaksızlığına uğramıştır. Türkiye'deki darbeye alkış tutanlar Mısır'daki darbeyi alkışlayan zavallılardır.
Türkiye'de sandıkrtan değil başka türlü yollardan medet umanlar Mısır'da da aynı şekilde medet umuyorlar. çoğunluğun azınlığına zulmetmesine hayır. Çoğunlupun azınlığına tahakküm etmesine de hayır.
Azınlığın yönetimi ele geçirmesine demorkasi denmez. Mısır halkı Türkiye'nin kardeşidir. Bugün darbeyle iş başına gelenler sayın Mursi'yi içeri atmanın peşindeler. Biz bütün halklara eşit mesafdeyiz.
Biz 25 Ocak devrimini destekliyoruz. Bu kazanımların kaybedilmesini istemeyiz. Mısır'da seçimle iş başına gelmiş liderlerin tutuklanmanın ileride nasıl bir travmaya döneceğini biz biliriz.
500 tane siyasiyi tutuklamanın geriye gideceği aşikardır. Halka dayanmayan her irade dikatörürlüktür.
Nerede kime karşı olursa olsun darbeler kötüdür Demokrasinin düşmanıdır.
Mısır'daki kardeşlerime sabırlar diliyorum. Siz değerli bilim adamlarımızın da iyi gelişmelere basamak oluşturacağınızı biliyorum.
Bu kurultayın hayırlara vesile olmasını diliyorum.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.