• BIST 9659.31
  • Altın 4186.557
  • Dolar 39.1906
  • Euro 44.7956
  • İstanbul 24 °C
  • Diyarbakır 35 °C
  • Ankara 31 °C
  • İzmir 36 °C
  • Berlin 16 °C

Ensarioğlu'nu : 'Aday olmayın' diye tehdit ediliyoruz

Ensarioğlu'nu : 'Aday olmayın' diye tehdit ediliyoruz
AK Parti Diyarbakır Büyükşehir adayı Galip Ensarioğlu, seçimi şiddetin gölgesinde değil proje ve hizmetleriyle alacaklarını söyledi.

Yerel seçimlerin ilgi ile izleneceği bir il Diyarbakır... AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu'nu aday yaptı. Ensarioğlu Yeni Şafak'tan Murat Aksoy'a konuştu.

Öncelikle Diyarbakır adaylığınız hayırlı olsun. Başladınız mı çalışmaya?

Elbette çalışmaya başladık. Aslında özellikle seçimlere hazırlanmamı gerektiren bir şey de yok çünkü sürekli halkımın arasındayım. Seçime henüz 3.5 ay kadar uzun bir süre var. AK Parti'den Diyarbakır adayı olmak zor deniyor ben buna da katılmıyorum. Sonuçta Diyarbakır Türkiye'nin bir ili ve ben de yıllardır orada siyaset yapıyorum. Diyarbakır ve bölge halkına hizmet borcumuz var. İnsanın kendi memleketine, kendi insanına hizmet etmesi şereftir. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı benim en büyük idealimdir. Diyarbakır'a ve bölgeme hizmet etmek benim için şereflerin en büyüğüdür.

BDP YERELDE BAŞARILI OLAMADI

Aday olarak Diyarbakır hedefiniz nedir?

Hedeflerimden önce mevcut belediyeye üzerine birkaç şey söylemek istiyorum. Gerek Diyarbakır gerekse bölgedeki diğer illerde BDP, uzun yıllardır belediyeleri yönetiyorlar. Ancak bu dönem içinde hizmet konusunda, alt yapı sorunlarının çözülmesi konusunda bu kadar deneyime rağmen iyi bir resim ortada yok. Bugün başta Diyarbakır olmak üzere BDP'nin yönettiği pek çok ilde yerel sorunlar giderilememiştir bunu kaynak yetersizliğiyle açıklamak da doğru değildir.

Neden böyle?

Çünkü yerel seçimlerde BDP hizmet üzerinden değil, kimlik siyaseti, Kürt sorunu üzerinden propaganda yapıyor. Oysa Kimlik siyaseti mecliste ve başka mecralarda zaten yapılıyor, belediyeler ise halka hizmet yeridir. Halkın yerel sorunları sürekli ikincilleştiriliyor, önemsizleştiriliyor. Bunu terse çevirmemiz gerekiyor. Bu kez seçime giderken Kürt sorununun, şiddeti değil yerel hizmeti, kentin dönüşümü, yerel sorunlarını konuşmak istiyoruz. Seçildiğimizde de herkesin belediye başkanı olmayı hedefliyoruz.

Bu seçimin geçmişten farkı ne?

Fark çözüm sürecinin kendisidir. Çözüm süreci ile birlikte Türkiye normalleşiyor. Türkiye normalleştikçe Diyarbakır da normalleşiyor. Bunun doğal bir sonucu da seçim koşullarının normalleşmesidir. Bugününe kadar çözümsüzlük ortamı, şiddet koşulları halkın istemlerinin aksine, BDP için avantajdı ve bunu kullandılar. Yerel seçimlerde de yerel sorunlar hiç gündeme gelmedi. Hizmet için değil kimlik için oy istediler. Artık mağduriyet üzerinden siyaset dönemi bitmiştir. Normalleşen koşullar ve çözüm süreci artık Diyarbakır'da hizmeti öne çıkarıyor. Diyarbakır da, Diyarbakırlı da hizmet istiyor. Bu yüzden bu seçimlerin koşulları 2009'dan çok faklıdır.

DİYARBAKIR'I ALACAĞIZ

İddialısınız...

Evet. Kazanacağız. Bu seçimi hiçbir şeyle kıyaslamayın. Normalleşen Diyarbakır'daki seçimi, anormal dönemdeki oranlarla kıyaslamak doğru değildir. Halkımız sağduyunun yanındadır, hizmet istiyor hizmet bekliyor. Biz de diyoruz ki; halkımıza hizmetkarız, hak ettikleri hizmetleri bizim üzerimizden alacaklardır.

5 yıl sonra nasıl bir Diyarbakır hayaliniz var?

Yaşayanların insanca yaşayacağı, dışarıdan gelen insanların gıpta ile bakacağı, Türkiye ve Orta doğunun yeniden dilinden düşürmediği o 'doğunun Paris'i' imajını hak eden bir Diyarbakır hayalim var. Diyarbakır binlerce yıllık geçmişi olan tarihi bir kent. Ancak bu özelliğini yeterince değerlendiremedik. Diyarbakır'ı yeniden ayağa kaldırmak ve yeniden inşa etmek durumundayız. Diyarbakır'ın Sur içindeki tarihi dokusunu ortaya çıkarmak ve şehri kentsel dönüşüm içinde yeniden yapılandırmayı arzu ediyoruz. Özellikle hükümet kaynaklarından da yararlanarak düşük gelirli aileler için insanca yaşayabilecekleri sosyal konutlar yapmayı hedefliyoruz. Sadece kent merkezini değil, ilçelerini de dönüştürmek, 30 yılın bıraktığı bütün sorunları ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Diyarbakır'ın alt yapı sorununu iki yıl içinde tamamen çözmeyi hedefliyoruz. Yine ulaşım yolları anlamında alt yapı sorunu da çözeceğiz. GAP eylem planı iki- üç yıl içinde bitmiş olacak. GAP'ın bitirilmesiyle birlikte Diyarbakır'ı, dünyanın önemli tekstil merkezi haline getirmek için projeler hazırlıyoruz. 5 yıl sonraki Diyarbakır hedefimiz; sadece göç veren değil, imkan ve fırsatları ile göç alan bir şehir yaratmak istiyoruz.

Çözüm, dilimizi de algımızı da normalleştiriyor

Barzani'nin gelmesiyle birlikte bölgede olumlu bir hava oluştu. Kürdistan kelimesi bile telaffuz edilir oldu. Siz de bunu kullandınız. Bunlar normalleşme işaretleri mi?

İfade etmeye çalıştım. Türkiye normalleştikçe, şiddet olmadıkça, çözüm süreci devam ettikçe toplum rahatlıyor ve kavramları kullanmak da kolaylaşıyor. İnsanlar ölmezse ve bu ülkenin bölünmeyeceğine kanaat getirilirse, Türkiye'de herşey konuşulur. Kürdistan kelimesi de böyledir. Kürdistan kelimesinin artık konuşulmasının Türkiye'ye zarar vermediği, çözüm sürecinin özellikle yarattığı iklim sayesinde olmuştur. O yüzden, bu iklimi muhafaza edebildiğimiz müddetçe siyasi adımları atmak daha da kolaylaşır.

AK Parti süreci hızlandırabilir mi?

AK Parti tüm Türkiye'yi yöneten bir parti olarak politikalarını tüm Türkiye'ye göre oluşturuyor. Ancak PKK'nın sürece tehdit kokan dil ile yaklaşması ne yazık ki, sürece katkı sunmuyor. Tabii ki hala Kürt sorununun çözümünde birtakım eksiklikler, yavaş giden birtakım şeyler var. Ama bu eksiklikler yeniden silahlara sarılmayı, bunun için adam öldürmeyi, tek bir insanın ölmesini gerektirecek bahane değildir. Var olan sorunlarımızın çözümü artık siyasetin meselesidir. Sorunları konuşmak ve çözmek için siyasetin kanalları açıktır. Biz bunun için siyaset yapıyoruz. Bundan sonra silaha sarılan kaybeder. Bu ülkede silahın hiçbir meşruiyeti kalmamıştır. Yerel seçimlerden sonra hala elinde silah tutan, hala ölümle, savaşla tehdit eden bir anlayışı Kürt halkı kabul etmeyecektir.

BDP çatışma ortamına değil projelerine güvensin

Yüksekova'da neler oluyor takip edebiliyor musunuz?

Çok manidardır, biz çözüm sürecine bu kadar değer biçerken; çözümü, barışı, demokrasiyi ağzından düşürmeyenlere bakıyoruz ki; bu durumdan rahatsız gibiler. Bu huzur ortamının, kendilerine siyasi dezavantaj sağladığı kanaatindeler. Çünkü bugüne kadar hep çatışmanın sağladığı avantajı kullanmışlar. Yüksekova gibi BDP'nin güçlü olduğu bir ilçede mezarlıkların tahrip edildiği iddiası kanıtlanamayacak bir iddia değildir. O insanları sokağa dökenler, hemen yakınlarındaki mezarlıkları kontrol etmeyi düşünmüyorlarsa, burada başka şey var demektir. Ve sadece Yüksekova'da değil tüm bölgede o provokasyonu yayma hedefindeler.

Hedef?

Hedef yerel seçimlere tekrar şiddet ortamında girmekti. Çünkü bugüne kadar ancak öyle kazanabilmişler. Olanlar bir provokasyondur, ama bunu da yapan bellidir. Yerel seçimlerde elde edilecek başarı ölen 3 gencimizi geri getirir mi? Tabanı diri tutmak adına yapılanlar çok tehlikelidir. BDP şunu bilmeli; Doğu ve Güneydoğu halkı artık barış istiyor, çözüm istiyor. Bundan sonra halkın önünde çatışmayı koyan kaybeder.

BARIŞ İSTEYEN PROVOKASYONDAN UZAK DURUR

BDP barış istemiyor mu?

İstiyorsa süreci sabote edecek provokasyonlardan kaçınmalı. Eğer yerel seçimlerde de iddialıysa çatışma ortamına değil, adaylarına, projelerine güvenmeli. Daha seçim sürecine girmeden adaylarımıza bugün itibariyle tehdit mektupları gönderiliyor, adaylar tehdit ediliyor. Demokrasiyi ağızlarından düşürmeyenler, demokratik olmayan yollara başvurmamalıdır. Yoksa diğer söyledikleriniz de bir anlam taşımaz halkın nazarında güvenilirliğiniz olmaz.

ADAY OLMAYIN MEKTUPLARI ELİMİZDE

Nasıl tehdit mektupları?

Elimizde adaylarımıza gönderilmiş 'aday olmayın' mektupları var. Ben saldırıların bununla sınırlı kalacağını sanmıyorum.

Ne olabilir ki başka?

İl ve ilçe binalarımıza saldırılar. Ki oldu da. Ben bu provokasyonların artmasından korkuyorum. Kürtler yıllarca bu vesayetçi sistemin ideolojik dayatmalarından zulmüne baskılarına asla boyun eğmedi, hep direndi. Şimdi Türkiye demokratikleşti, çözüm süreci de başarıyla sonuçlanacak. Bu ortamda artık halka baskı yaparak oylarına ipotek koymak o kadar da kolay değil. Bugün artık kimlik talebi, hak talebi, eşitlik talebi, tüm bunlar şiddetten değil siyasetten geçiyor. Siyasi kanallar artık açık ve giderek daha da açılıyor. Bu konuda en büyük güvencemiz halkın hakemliğidir.

  • Yorumlar 28
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    • okan özgur16 Aralık 2013 Pazartesi 12:38belki alırsın

      nolur seçim sonrasındada sayın başkanı çağırın ve sorun neden alamadınız amedi deyin.kimlik siyaseti yapmadığım içinmi alamadım diyebilecekmi bakalım.

      Yanıtla (0) (0)
    • deza16 Aralık 2013 Pazartesi 12:43yalan

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • mahmut yorulmaz16 Aralık 2013 Pazartesi 13:11tehdit

      Kürt halki,amed halki sizi hic bir zaman tehdit etmez, sunu diyebilirler ,sizin inkarcilarin, bu halka zulm edenlerin yaninda ne isniz var diyebilrler, sizde bunu tehdit olarak olarak kamuoyuna sunuyorsunuz.anlattiklariniz dogruda degil.

      Yanıtla (0) (0)
    • WELAT16 Aralık 2013 Pazartesi 13:56DENGE

      Editörün Notu: Değerli yorumcumuz,
      Büyük harflerle yazılan yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • bozo16 Aralık 2013 Pazartesi 14:01BU ADAM

      bu adamın aday olması bdp nin en büyük şansı

      Yanıtla (0) (0)
    • Yalcin yilmaz16 Aralık 2013 Pazartesi 14:39Fasa fiso aciklama.

      Anlasilan durumdan yani kendi adayligindan memnun degil! belkide ayrilacak onun icin simdiden sahte senaryo hazirlayip erdogana yutturmaya calisiyor, akepeyi sandik disinda hic bir tehditimiz olamaz sandikta gömecegimizin tehditini savuruyorum. Biz akepeyi sandikta gömmenin tehditini aleni yapyioruz mektuplara gelince önce kendi icindeki cekismelere baksinlar arastirsinlar tabi mektup denen sey varsa.

      Yanıtla (0) (0)
    • Ardıl16 Aralık 2013 Pazartesi 15:32Can

      Kimsenin kimseyi tehdit ettiği yok bari sen aynı bahaneye sığınma. Ayrıca Kürt siyasetçileri bırakın tehdit edilmeyi öldürüldüler cesetlerine bile ulaşılamadı onlar bile bu kadar tehdit edebiyatı yapmadılar. Dahası şimdiye kadar kaç tane AKP'li siyasetçi AKP'de siyaset yapıyor diye canından dan oldu. Görende sanki AKP kurulduğu günden beri 500 tane siyasetçisi öldürülmüş sanacak.

      Yanıtla (0) (0)
    • ALİKAR16 Aralık 2013 Pazartesi 16:36HALEN MAĞDURİYET EDEBİYATI

      BDP li binlerce seçilmiş ve üye iktidarlarının çıkardığı yasalarla ceza evlerinde tutulurken ve bu tutuklamaların siyasi bir amaç olarak ortada dururken, Bey efendi aday olmaması için tehdit ediliyormuşşşş. Kazanacak ya gülerim sizin samimiyetsizliğinize.
      İnsan biraz olsun sıkılır be bu cümleleri kurarke. DYP iktidarında senin amcan bakan koltuğunda iken, sende dyp'nin il başkanıyken kurdistanda ölüm kol geziyordu. Şimdi sen akp vekilisin, tutuklamalar, gözaltılar ve iskenceler futursuzca devam ediyor.
      Sen hangi mağduriyetten bahs ediyorsun, Lütfen samimiyet.

      Yanıtla (0) (0)
    • ahmet ahmedi16 Aralık 2013 Pazartesi 17:11utanmaz ..........

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • Wanli16 Aralık 2013 Pazartesi 17:28//

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • kekoo16 Aralık 2013 Pazartesi 18:33galip BEG

      Diyarbakır halkı kimliğinden asla vazgeçmez...kimlik bir insanın ruhudur. Ruhsuz bir hayat yaşanamayacağına göre,bu süreçte Diyarbakır'da kimliksiz siyaset yapılamaz. Ha kürd sorunu çözüldükten sonra belediyecilikte argümanlar,paradigmalar değişebilir bu son derece normaldir. Ama Galip bey,Diyarbakırda size kaybettirecek olan nedir biliyor musunuz,RANT. Sizin öncelikleriniz ile diyarbakır halkının öncelikleri arasındaki benzerlik,timsah ile kertenkele kadardır :)) başarılar dilemiyorum,bu bir siyasal nezaketsizlik değil,yaşadığım şehri ranta karşı korumadır...

      Yanıtla (0) (0)
    • dicle16 Aralık 2013 Pazartesi 19:18hayal amed!!!

      valla ne demeli bilemiyorum.politika ciddiyet ve tutralilik isteyen bir anlayisir. lakin bunadan bi haber kendi dedigine dahi guvenmeyen ciddi yaklasmayan politakacilar artik bitiriyorlar baskada bir sey demiyoru..bu zat da diyarbekire bayagi bir istahli ama sunu bilmalisinki bizim istanbulu almamiz nasil haylse senin de diyarbekirimi kazanman o kadar hayaldir. saygilarimla,,,,

      Yanıtla (0) (0)
    • Medya terazi16 Aralık 2013 Pazartesi 19:40Wicdan insanın şeref koruyucusudur

      Kürd siyasi harekedi halende turk dewletinin polis asker yargı we cezaewi hukuksuzluğunun we an be an ölüm tehdidi altında siyasi warlığını halen sürdürebiliyorsa o kürd siyasi hareketini sadece selamlamak we saygı duymak kalır insana.
      Amed we Bütün Kürd milledi ensarioğlunu o yüzden wicdana dawet edmesi de bir insanlık borcu olsa gerek

      Yanıtla (0) (0)
    • mehemed16 Aralık 2013 Pazartesi 19:47amed

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • Medya terazi16 Aralık 2013 Pazartesi 20:01Amed yönetimini cuntacılara wermez

      Kürdistan ın baş şehri amed yönetimini ,ne cuntacı ewren döneminde ne faili bellici çiller hükümetin döneminde we nede 12 yıldır, 12 eylül cunta ana yasasıyla hükümetlik yapan akepeye kaptırmadıysa ensarioğlu YÜZ bin kere düşünmek zorundadir .

      Yanıtla (0) (0)
    • derya16 Aralık 2013 Pazartesi 20:27sizi tehdit edemezler

      Sizi tehdit etmezler hatta sizi tehdit edemezler. Sizin ve onlar arasındaki ilişkiler tehtite inecek kadar düşük seviyede değil. Öncelikle Altan Tan ile olan ilişkileriniz ve ortaklığınız bu ilişkiyi özel kılar. Sonra Diyarbakır Oda başkanlığı seçimlerinde rakibinizden daha az oy aldığınız halde sizi şimdi tehdit edenlerle beraber rakiplerinizin evine gidip onları çocukları ile, işleri ile tehdit ederek başkanlığı kazanmanız sizin ilişkinizi özel kılar. Onlar tehdit ederken nelerine güveniyorlar ise aynı tehdit araçlarının sizde de olması ilişkilerinizi özel kılar.

      Yanıtla (0) (0)
    • Mehmet İPEK16 Aralık 2013 Pazartesi 20:43berdeeee

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • salih16 Aralık 2013 Pazartesi 20:49tehdit

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • bager amedi16 Aralık 2013 Pazartesi 21:00pireze yapma

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • amed´li16 Aralık 2013 Pazartesi 21:54makarna, kimlik arasindaki farkindalik

      bu sahis bölge insani olmasina ragmen ya olaylara vakif degil yada burnunun ucunu göremiyor aslinda iki haldende muzdarip cünkü makarna ile kimlik yada varolma mücadelesi arasindaki farki göremiyor,kürtlerin siyasal anlamda politiklestigini makarna gözlügüyle bakanlar ancak göremiyor,cok sürmez fikirleriyle beraber cakilacaklar,cakildilarda farketmek istemiyorlar,deve kusu misali..

      Yanıtla (0) (0)
    • Toprak Sahin16 Aralık 2013 Pazartesi 22:15yaw he he

      Yaw he he Diyarbakiri kesin alirsiniz simdiden tebrikler. Cünkü Diyarbakir diye birsey kalmadi orasi Kürdistanin kalbi Amed. AMED halki eline mezura verecek onunlada boyunun ölcüsünü alirsin.

      Yanıtla (0) (0)
    • amedli16 Aralık 2013 Pazartesi 22:31bu adam harbiden dobrîski ha

      BDP nin gelistirdigi kürt belediyecilik modelini seksen yildir senin devletinin insa ettigi diyarbakira es degil mi sayin dobroskî?

      eyer hizmetten bahsediyorsan, kac yildir milletvekilisin, niye diyarbakirda elektrik sorununa care bulmadin! kis geldimi diyarbakirin yarisi elektrik yüzünde psikolojîk bunalima giriyor, sirf bu yüzden olsa bile diyarbakir ampul partisini söndürecektir.

      Yanıtla (0) (0)
    • Mehmet İPEK16 Aralık 2013 Pazartesi 22:54hûn Kurdî nizanin gelo

      "de here karê xwe looo" çiye? bu yorumun nesi bilmem "ne"dir?
      "git işine sen de" demenin nesi hakaret? (sayın ilke haber gerçekten siz de kendinizi ne sanıyorsunuz? ihanete batmış bir adamın reklamını yapıp Kürt siyasetine hakaret etmesini ve aşağılamasını gözümüze sokacaksınız, sonra da yorumlara ahkam keseceksiniz. bugün bir minibüste şunu gördüm: "çakal dostun olacağına, aslan düşmanın olsun"... yarası olan gocunsun)

      Yanıtla (0) (0)
    • muhittin kurtuluş16 Aralık 2013 Pazartesi 23:33sendemi vekil

      roboski,mi dobroski,sayın vekil.. dilerim seçilmezsin..KARA AMEDne yapacağını bilir.

      Yanıtla (0) (0)
    • baran yılmaz17 Aralık 2013 Salı 07:12olur olur

      tarih boyunca kürtler kullanılmıştır birileri tarafından.sizin adaylığınızıda böyle değerlendirmek lazım.siz ticaret odası seçimlerini bile bdp sayesinde kazandınız bunu bütün diyarbakır biliyor.akp iktidarının diyarbakır a yatırımların önündeki en büyük engel olduğunu açıklamalarınızda kabul ettiğinzin farkında değilsiniz herhalde. bak kardeşim oy alacağınız yerleri bütün diyarbakır biliyor.piranı erganiyide bdp aldığına göre otur meclis sıralarına keyfine bak sen seni rüsva etme ha diyarbakır sayesinde her gün televizyonda olacaksın sana kalan da bu olsun.

      Yanıtla (0) (0)
    • v d17 Aralık 2013 Salı 09:30sayın ensarioğlu

      lütfen biraz gerçekçi olun bölgede hedaim kürtlker ve kürt partileri tehdit almıştır bir vatandaş olarak bunlara şahit olmuşuz bölgenin bir insanısınız oniki eylül vesonrası sistemin yalanlarını takip edrek halkı suçlayıp ve yalalanlamayın kim sizi tehdit ediyorsa çıkıp belgeleriyle açıklayın iftirayla seçim alamazsınız

      Yanıtla (0) (0)
    • mıçe17 Aralık 2013 Salı 11:14palavra

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • halk ozani17 Aralık 2013 Salı 12:42şahsı çıkar

      şahsi çıkarlarını halkının çıkarından önce hesaplayanlar halkının vekili değil,ancak sömürücülerin vekili olurlar! kürt halkı böyle kişilililere papuc kaptırmamalı.

      Yanıtla (0) (0)
Diğer Haberler
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89