Hakkâri’deki kanlı saldırıyı değerlendiren AKP Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt, “At izi it izine karışmış durumda. PKK, militanlarını sınırdışına çekseydi bu olayı kim yaptı diye düşünmezdik” dedi
AKP Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt, PKK’nın uyguladığı ateşkesin pazartesi günü sona ermesi beklenirken, önceki gün Hakkâri’de minübüse düzenlenen saldırıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bu tür vahşi şiddet olaylarının arkasında, devlet içindeki Ergenekonvari illegal uzantılarla, PKK içindeki aynı uzantıların aranması gerektiğini söyleyen Kurt, “Ateşkesten sonra PKK’nın sınırötesine çekilmesi için getirdiğim öneri, at izi ile it izinin birbirine karışmasını önlemeyi amaçlıyordu” dedi.
Minübüse mayınlı saldırının failleri hakkında bilgi alabildiniz mi?
Ortada çok büyük bir provokasyon var, çoluk çocuğu paramparça eden bir bomba var. Bu akılları manipüle edecek, duyguları kabartacak bir eylem. Şiddet olaylarının bitmesini istemeyenlerin elini güçlendirir.
Kitlelerin bundan sonra ne yapacağına bakarız. Bu kitleleri kim ne yapmaya yöneltiyor. AK Parti aleyhine bir sokak eylemine dönüştürülmeye çalışılıyorsa, burada ben iki defa düşünürüm .
Mayınlar kime ait olabilir?
Devlet mayınların kime ait olduğunu tesbit edebiliyor ama sorun şurada; at izi it izine karışmış. Acaba birinin (Devlet içindeki illegal yapılanma) elindeki öbürünün (PKK’nın) eline geçmiyor mu?
PKK’nın ateşkes kararının bitimine iki gün kala meydana gelen bu olayı nasıl okumak gerekiyor?
Bu tür saldırıları Cumhurbaşkanını halkın seçmesi için yapılan referandum sırasında, sivil anayasa arifesinde, 2005 yılında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır’da yaptığı konuşma sonrasında, demokratik açılım sürecinde, Bingöl’de 33 askerin şehit edilmesi olayında ve Reşadiye’de yaşadık. Bu da diğerleri benzeri kışkırtma olayı.
Sorumlularını nerede aramak lazım?
Devlet değil, devletin derinliğindeki güçler. Ergenekon dediğimiz uzantı. Ama bu her iki tarafın da içinde. Yani PKK ve devlet içindeki illegal uzantılar. Örneğin, Reşadiye’yi yapan kimdi? Güçlükonak olayının arkasında kim vardı? Bütün bunlara baktığımız zaman bir illegal yapı var. Kimisi devletin içine çöreklenmiş çetelere uzanıyor, kimisi örgüt içersindekilere. Ben ateşkesten sonra PKK’nın sınır ötesine çekilmesi önerisini bu yüzden yapmıştım. Böylece at izi it izine karışmasın diye. Operasyonel bölgede karşılaşma ihtimali olan alanlarda militanların varlığı, ortamın vesayet sisteminden beslenmesi anlamına geliyor. Eğer PKK samimi ise o zaman, 1999’da, ortada demokratik açılım gibi politikalar bile yokken insanlarını nasıl sınırötesine çektiyse, o samimiyeti bugün de açılım sürecinde göstermeli. Sınırötesine çekilmiyor olmaları niyetleri konusundaki şüpheleri derinleştiriyor.
Sınırötesine çekilmeleri nasıl bir ortam sağlayacaktı?
Bu tür saldırılarda insanların kafası karışmayacak. İnsanlar diyecek ki, “Silahla, şiddetle hak arayışı iddia eden gruplar yok, dolayısıyla karşılaşma ihtimali yok, dolayısıyla at izinin it izine karıştırma ihtimali yok.”
Selahattin Demirtaş, ‘iyi çocuklar’ı işaret etti.
Bunu bilmemiz mümkün mü? Biz biliyoruz iki taraf da (PKK ve devlet içindeki Ergenekonvari yapılanmalar) bunu yapabilir. Dolayısıyla, bu tür olaylar iki taraftan da şiddet arayışında olan insanların amaçlarına ve vesayet sistemine hizmet ediyor mu? Geçmişten bugüne demokratikleşme sürecinde örgütün sürece destek verme yerine karşı çıkışı, vesayet sistemine arka çıkmayı işaret ediyor mu? Farzedin ki iyi çocuklar yaptı, iyi çocuklar ateşkesi istemiyor. O zaman siz tersini düşünüyorsanız neden sınırötesine çekilmiyorsunuz? Zihinler bulandırılıyor, akıl tutulmaları yaşatılıyor.
BDP devleti suçlarken AKP’ye de mesaj veriyor?
Bir yandan ‘devlet bunu yaptı’ diyor, AK Parti’yi de yanına koyuyor. ANF ajansına bakıyorum; devlet ve AK Parti diyor. BDP’nin asıl amacı, bu olayları siyasi ranta dönüştürmek için sistemi dönüştürmeye çalışan AK Parti’ye karşı tavır almak. Baştan niyeti bozuk. Ergenekonculara karşı ne zaman gerçek bir cephe aldılar? Bu barışın dili değil, önemli olan budur...
Devlet derken, bu aygıtın içindeki illegal unsurlar kastediliyor herhalde?
Bugün devlet dediğiniz zaman, devlet içinde, devleti kirletmeye ve temizlemeye çalışan unsurlar var. Dolayısıyla devlet deyip, hepsini yekten karşınıza almanız doğru değil. Temizlemeye çalışan da devlettir, diğer yandan, Ergenekon’un eylemlerini kolaylaştırmaya çalışan devlet içersinde bir grup var. Dolayısıyla bir grubu, devlet içinde çeteler diye tanımlamak durumundayız.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.