• BIST 9693.46
  • Altın 2496.161
  • Dolar 32.4971
  • Euro 34.5977
  • İstanbul 14 °C
  • Diyarbakır 25 °C
  • Ankara 16 °C
  • İzmir 19 °C
  • Berlin 8 °C

Evren bugün ne demektir

Roni Margulies

Halkımız için hayırlı olsun. Bir Komünist Parti’miz daha oldu!

İkisinin de adı TKP.

Yeni kurulan TKP, eski TKP’nin eski üyeleri tarafından kurulmuş.

Mevcut olan TKP’ye biz zaten “yeni TKP” diyorduk, artık mevcut olmayan TKP’yi ise “eski TKP” diye biliyorduk.

Şimdi bazı “eski TKP” üyeleri “yeni” bir TKP kurduğuna göre, herhalde buna “yeni TKP” dememiz gerekecek. Ama o zaman, daha düne kadar “yeni TKP” dediğimiz partiye ne diyeceğiz? Belki “eski yeni TKP” diyebiliriz. En yeni kurulanına da “yeni eski TKP” deriz.

Daha makul bir çözüm de geliyor aklıma.

Birkaç yıldır kendine “TKP” diyen ve komünizmle hiçbir alakası olmayan “yeni TKP”, isim değişikliği yapabilir. İsmini “Türkiye Kemalist Partisi” olarak değiştirebilir.

Böylece hem daha popüler olur hem de siyasetlerini çok daha doğru yansıtan bir ismi olur.

Neyse, amacım parti isimlerini tartışmak değil. Bu tartışmaya girersek, sonu gelmez.

Mesela, adında “özgürlük” kelimesi geçen partinin üyeleri, bu kelimeyi “başka partilerin üyelerini sokakta dövmek özgürlüğü” şeklinde anlayınca, bu partiye de isim değişikliği önermek gerekmez mi?

Mesela, CHP’nin isminde “halk” kelimesinin ne işi var?

Sorular çok, ama benim asıl sormak istediğim, Kenan Evren’in yargılanması karşısında bu yanlış isimli partilerin niye sessiz, heyecansız ve ilgisiz kaldığı.

“Sol” partiler olmak gibi bir iddiaları var.

Yargılanan kişi, tüm sol partileri, sendikaları, dernekleri kapatmış, yönetimlerini ve üyelerini cezaevlerine doldurmuş, işkence etmiş, bir kısmını öldürmüş, bir kısmını asmış bir rejimin simgesi.

Şimdi bu adam yargılanıyor. Ve yıllardır “İşkencecilerden hesap sorulacak!” diye bağıran bu partilerden tık yok!

Yahu, insan biraz olsun sevinmez mi?

CHP’nin de, TKP’nin de, diğerlerinin de sevinmiyor olması aynı nedenden kaynaklanıyor.

Kenan Evren’in 4 nisan günü Ankara’da başlayacak olan davası sadece 12 Eylül darbesinin yargılanması anlamına gelseydi, sevinirlerdi.

Ama bu dava çok daha geniş bir anlam taşıyor. Sadece 1980 ile değil, günümüzle ilgili bir anlamı var.

Türkiye’de ilk kez başarılı bir darbeci yargı önüne çıkacak.

Dolayısıyla, “darbe yapmak” fiili yargılanacak.

Dolayısıyla, darbecilik yargılanacak.

Dolayısıyla, bu memleketin çoğunluğunun arzularına karşı “Kemalist devleti kurtarmak” anlayışı yargılanacak.

Bunların yargılanabildiği duruma, on yıl önce hayal bile edemeyeceğimiz bu duruma nasıl geldik?

İki büyük toplumsal güç nihayet silkindi, siyaset sahnesine çıktı ve “Yetti artık!” dedi, öyle geldik.

Bu büyük güçlerden biri, Kemalist devletin 80 yıl boyunca yok saydığı Kürt halkı. Bu halk, “Devletin bekası beni ilgilendirmez, benim kendi taleplerim ve haklarım var, bunları istiyorum ve söke söke alacağım” dedi. Ve alıyor.

İkinci büyük güç, Kemalist devletin elbet yok sayamadığı ama güdülecek koyun gibi gördüğü, Türkiye’nin Sünni Müslüman, muhafazakâr çoğunluğu. Bu halk, kendine tümüyle yabancı gördüğü Kemalist devlet kadrolarına bir alternatif yaratarak koyunluktan çıktı. AK Parti’nin devletle itişmesi, zaman zaman çeşitli açılımlar yapması, Tayyip Erdoğan’ın kafasından değil, kendisini yaratan Sünni Müslüman, muhafazakâr çoğunluğun içgüdülerinden, taleplerinden, basıncından kaynaklanıyor.

Ve Kemalist devlet 15 yıldır bu iki büyük toplumsal güce karşı kendini savunmaya çalışıyor.

Önce darbeler ve darbe planları (28 Şubat, Sarıkız, Ayışığı, Balyoz, Kafes, vs.), sonra darbeleri meşru göstermeyi amaçlayan Ergenekon çalışmaları, Cumhuriyet mitingleri, başta Hrant Dink olmak üzere çeşitli cinayetler, JİTEM’in faaliyetleri, 17.500 faili meçhul ölüm, yakılıp boşaltılan köyler... Kalanını da siz tamamlayın artık.

Kemalist devletin direnişi çok kanlı oluyor. Becerebilseler daha da kanlı olacak.

Fırtına gibi geçen şu son 10-15 yılda yaşadıklarımızın arka planı bu.

Bu süreçte taraflar belli: Bir yanda büyük toplum güçleri, bir yanda Genelkurmay’ıyla, kolluk güçleriyle, yargısıyla, Ergenekon’uyla Kemalist devlet.

Kenan Evren’in yargılanması bu sürecin bir yansıması, bir simgesi.

Ve bu süreçte Kemalist devletten yana olanlar Evren’in yargılanmasına sevinmiyor. Çok doğal.

Doğal olmasına doğal da, devletten yana olanların isminde “komünist” veya “özgürlük” kelimelerinin bulunması garip!

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89