• BIST 9668.36
  • Altın 3996.585
  • Dolar 38.8091
  • Euro 43.2885
  • İstanbul 13 °C
  • Diyarbakır 18 °C
  • Ankara 13 °C
  • İzmir 17 °C
  • Berlin 8 °C

Uludere ile ‘biten/başlayan’ medya?

Fehim Işık

Bu yazıyı yeni yılın ilk sabahında, yazıyorum.

Bugün Uludere katliamının dördüncü, 2012’nin ise ilk günü.

Bu dört gün boyunca onlarca televizyonda, çok farklı kesimlerden birçok insanı dinledim. Neredeyse tüm gazeteleri hatmettim. Bu arada, ağırlıkla televizyonlar üzerinden Güney medyasını da izledim. İMC TV, Hayat TV, Roj TV ile Güney’den -ne yazık ki- KNN TV hariç, neredeyse birçok kanalda ya bilindik ezberler tekrarlandı ya da yaşananlar görmezden gelindi, haber aralarında ‘çerez’ olarak geçildi.

Bu sürede takip ettiğim gazetelerin hali de içler acısıydı. ‘Az okunanÖzgür Gündem, Evrensel, Birgün gibi gazetelerin dışında, diğer gazetelerin bir kısmında, sadece bir kısım yazar gelişmelere farklı bir gözle bakıyorlardı. Bunlar da nedense bu ara çok izlenen televizyonlardan uzak tutulan ve sadece yukarıda adını andığım ‘az izlenen’ televizyon kanallarında ‘varolan’’ yazarlar. Sanırım bunlar da Banu Güven’in ve benzerlerinin başına gelenleri yaşayacak ve adım adım oralardan uzaklaştırılacaklar.

Tüm bu sürede ‘devletçi/hükümetçi’ kanallarda arada bir iki ‘parazit’ olsa da, devleti, esas olarak da hükümeti aklama gösterileri yapılıyordu. Bu kanallarda, yaşanan katliamı ‘zorunlu olarak’ kınayanlar bile, ‘ama’ diyerek başladıkları sözcüklerle tartışmayı götürüp getirip PKK ve BDP’ye bağlıyor, akabinde ise bu işi de Kürtlerin üzerine nasıl yıkarız, hükümeti nasıl aklarız hesabını yapıyorlardı.

Uludere’de 35 insan, 35 Kürt devlet uçakları tarafından bombalandı. Olayı ‘katliam/soykırım’ olarak gören ve bunu işleyen ‘az okunur’ gazetelerimiz dışında, bir tek Taraf Gazetesi ilk gün ‘Devlet halkını bombaladı’ diye manşet atmıştı. Bombalanan insanların ‘devletin halkı olup olmadığı’ tartışması bir yana, bu başlığa rağmen, Taraf’ta da birçok yazar hala hükümeti aklama, bunun yanı sıra da Kürtleri ‘kazanma’, diğer bir deyimle ‘Kürtleri BDP çizgisinden uzaklaştırma,’ girişimlerini sürdürüyor.

Bu medyanın geçmişteki rolüne yeniden değinmeye gerek yok.

Ama bugün ile benzerliğine, hala devam eden omurgasızlığına dikkat çekmekte yarar var. Bu medyada, ‘28 Şubat’ olarak adlandırdığımız Ergenekonist süreçten sonra eklemlenerek katılanlar da dahil, yaygın omurgasızlık devam ediyor. Görünen o, geçmişte devletin, MGK’nin ‘andıç’ları ile hareket edenler, Uludere’de de görüldü ki bu kez hükümetin işaretini bekliyorlardı. Uludere katliamının ilk günü sosyal medyada yer yerinden çalkalanıp dünyanın önde gelen ajansları haberi ‘flash’ spotlarla geçerken, Türkiye medyası ısrarla, ‘kör’ ve ‘sağırdı’.

Hükümetten gelecek işareti Hüseyin Çelik verdi. Onun ‘hata’ açıklamasına, söz konusu ettiğimiz medya can simidi gibi sarıldı.

Bu tablo yeni yılın ilk gününde, özü değişmemekle birlikte sözü itibariyle farklı bir mecraya girmeye başladı. ‘Devletçi/hükümetçi’ medya bu kez, ‘Aman ha! Dikkat! Kürtleri kaybediyoruz!’ telaşına düştü.

Uludere katliamını yazarken, medyanın bu yaklaşımını görmezden gelmek mümkün değil.

Çünkü işin özü budur.

İşin özü olarak gördüğüm bu durum, bu saatten sonra özellikle Ergenekonizmden devşirilmiş ‘hükümetist/devletist’ medya açısından, bizi asıl olarak sadece ‘bilgilenme’ açısından irdelenmeli. ‘Bilgilenme’yi de, ‘hükümetist/devletist’ akımın ne düşündüğünü anlamak şeklinde yorumlamak gerekir.

Yani bu kesimden medet ummak, bu kesimin adam olacağını görme umudunu taşımak yerine, alternatifini güçlendirmek, başından beri ‘az okunma’, ‘az izlenme’, ‘az dinlenme’ biçiminde tırnakladığım medyaya yoğun bir şekilde yönelmek gerekir.

Ola ki bu medya içinde de sorunlar vardır; ki vardır. Ola ki bu medya da tam bağımsız değil ve bir şekliyle ‘organizasyonlara’ bağlıdır; ki bağlıdır.

Ama artık şunu biliyoruz; tüm eksiklerine rağmen bu medya, en azından ‘bizim mahallenin’ medyasıdır.

Mahallemizdekilerin yanlışlarını, eksiklerini, aymazlık ve sorumsuzluklarını yüzlerine söylememiz mümkün.

Ama ‘hükümetist/devletist’ medyaya bunu yapma şansımız yok.

Daha kötüsü ise ‘hükümetist/devletist’ medyaya yaranmaya çalıştıkça giderek alçaldığımızın resmini de çizmemiz gerekir.

İnternetiyle, televizyonuyla, radyosuyla içerik olarak güçlü ‘az okunur, izlenir, dinlerin’ medyayı, ‘çok okunur, izlenir, dinlenir’ medyaya dönüştürmek bizim elimizde.

Yılın son gününde, herkesin mutlu bir şekilde yeni yıla girmek için planlar yaptığı anlarda Kürtlerin niçin bu kadar öfkelendiğini sorgulama gereği duymadan, ‘kaymakamın linç edildiği’ haberini 35 Kürdün bombalarla katledilmesinden daha fazla öne çıkaran, Uludere’de, Şırnak’ta, dünyanın birçok yerinde katliama tepki gösterenlerin, yaşamlarını yitirenlere sahip çıkanların, daha da ötesi o dağlarda tabutları sırtlayıp toprağa gömenlerin ağırlıkla BDP’liler, BDP’ye oy verenler olduklarını görmeden, BDP’li vekillerin ‘camide cenaze namazına katılmayışını’ iğrenç bir yalan olarak her haberinde tekrarlayan bir medyadan beklentimiz yok ise buyurun internetiyle, televizyonuyla, gazetesiyle, radyosuyla alternatif medyayı izlenir ve okunur kılın, güçlendirin…

En azından bu elimizde/elinizde...

  • Yorumlar 8
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    • aran01 Ocak 2012 Pazar 16:20realite

      Cok anlamli bir yazi, kürt halki artik kendi yayinlarini ve Tv lerini güclendirse ,sayisini artirsa cok iyi olur.
      Gecekten Türk müslümanlarinda bir sorun var, Devletin ve hükümetin yanlislarini hakli nedenleri olduguna inaniyorlar, bu durum islama zarar veriyor, kimse Allahla, kuranla, zulmünü saklayamaz, kürt halki Gücünü Allahtan aldigi icin kendi dili ve kimligi ile yasamakta israr ediyor.

      Yanıtla (0) (0)
    • DY01 Ocak 2012 Pazar 20:17Iyi ki siz varsiniz.

      En kuzeyden selam ve sevgilerimle.Bagimliniz oldum.Yeni yilda yeni basarilarinizin devamini diliyorum.

      Yanıtla (0) (0)
    • Rehber B.02 Ocak 2012 Pazartesi 01:52Begeni ile okudum

      Sayin Fehmi Isik,

      Yazinizi begeni ile okudum ve yaziniza genel anlamda katiliyorum.

      TC en buyuk korkularindan birini secim surecinde tatmistir diye dusunuyorum. Kurtlerin tarihindeki en buyuk birlesmelerden biri, ulusal bir durusun ön adimlari ve giderek devletlesmeye dogru gidiyor olmamiz Receb'i korkutmaktadir!

      Kurtler kendi medyasini referen almayi ögrenmelidir!. Ax shu veya bu ne dedi demektense kendi medyamizi guclendirmemiz lazim. Oku ve okut!. Basari buradan gecer!

      Yanıtla (0) (0)
    • mamoste02 Ocak 2012 Pazartesi 13:23yerinde

      çok yerinde bir yazı.tebrik ediyorum sizi.bu yandaş candaş medya bir polısin burnu kanadığında habbeyi kübbe yapmayı çok iyi biliyor.36 gencecik insanın ölümünü görmezden geldiler.bu resmen çifte standartır.iki yüzlülüktür.ama ben bunlara da bir yerde hak veriyrm.milletçe hareket ediyorlarkanmca bizim bunlardan beklentimiz artık olmamlı.çünkü bunlardan bize hayır yok.ulusal medya yı güçlendirmek kalkındırmak milletçe kollektif bir şekilde uğraşmak zorunday

      Yanıtla (0) (0)
    • Hasan04 Ocak 2012 Çarşamba 08:48Eline sağlık

      Mamosteeline saglik. yine taşı tam yerine atmışsın. Sağol. Bağimlin olduk. artık seni kaçırmıyorüm.

      Yanıtla (0) (0)
    • Selman06 Ocak 2012 Cuma 12:20Güzel yazı

      Alternatif medyayı büyütmek lazım. Fehim bey buna dikkat çekmiş. Çok güzel.

      Yanıtla (0) (0)
    • kasim avci06 Ocak 2012 Cuma 22:53s

      spas mamoste, niviseke pir raste

      Yanıtla (0) (0)
    • Anjel Dikme07 Ocak 2012 Cumartesi 08:04Buradayiz

      Degerli Hocam; bir alternatif medya kurulusu olan Nor Radyomuzda, Namag programimda sozlerinizin, dusuncelerinizin, savunduklarinizin elcisi olmaya aday oldugumu bilmenizi isterim...
      Insan kardeslerimin, dogayla armoni icinde yasadiklari bir dunya hayaliyle saygilarimi iletirim...

      Yanıtla (0) (0)
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89