• BIST 10891.42
  • Altın 2529.106
  • Dolar 32.8951
  • Euro 35.7068
  • İstanbul 22 °C
  • Diyarbakır 25 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 26 °C
  • Berlin 19 °C

Çatlama tehlikesi ve AK Parti

Ali Bayramoğlu

Fezlekeler meselesi yeni bir biçim alarak yola devam ediyor. AK Parti grubundan çıkan eğilim terör suçları kadar yolsuzluk ve yüz kızartıcı suç fezlekelerinde de dokunulmazlıkların kaldırılması yönünde oldu.

Bu durum meclisin adım atmasını bir miktar geciktirebilir, 'sulandırabilir' ve fezlekeler fiilen tekrar rafa kalkabilir.

Bunu zaman gösterecek, ancak, şu aşamada, fezlekelerin siyasi alanı daraltan, otoriterleşmeyi besleyen, kriz üreten 'işlevini' bir kenara özellikle not etmek gerek.

Dün söyledik: 'Fezlekeler, onu gündeme getiren iradenin Kürt meselesine bakışına, Kürt meselesi karşısında bulunduğu duruma işaret ediyor. Fezlekelerin varlığı, açık bir şekilde, Kürt sorununda siyasi cihazların sorun çözme kabiliyetini yitirdiğine yönelik bir siyasi inancı ifade ediyor. Siyasi alan daralması, ne şekilde ve nereden gelirse gelsin, sadece siyaset dışı, karşıtı durumlara, şiddete değil, iç krizlere, yönetim krizlerine davetiye çıkarır.'

Nitekim krizin ucu bir miktar görünmüştür.

AK Parti'li Kürt milletvekillerinin bir kısmı dokunulmazlıkların kaldırılmasına 'evet' demeyeceklerini ilan ederek, iktidar partisi içinde muhtemel bir çatlamanın, en azından liderin en kuvvetli olduğu dönemde ona karşı bir duruşun işaretlerini verdiler.

Kabul etmek gerekir ki, bu durum sadece ilkesel bir itiraz edişi anlatmaz, sadece Kürt meselesinde kökenden hareketle yeni ve bir ince ayrışmayı da anlatmaz, aynı zamanda iktidar partisi içinde oluşabilecek muhtemel bir fay kırığına işaret eder.

Son gelişmeler Kürt sorunu üzerinden siyasetsizliğin Türkiye'yi germek yanında, yönetim alanında bölünmelere, siyasi parti düzeyinde çatlamalara yol açabileceğini de gösteriyor.

Bu tabloyu AK Partili liderlerin gördüğü muhakkaktır.

Dokunulmazlıklar meselesine de bu çerçevede son fırçayı atmak zorunda kaldıklarını varsaymak pekâlâ mümkündür.

Siyaset ve başarı arasında ilişki açıktır..

Deneyimle sabit..

İktidar partisi bugüne kadar elde ettiği tüm başarıları siyaset alanında, bu alanı genişleterek ve değerli kılarak sağlamıştır. Buna karşın Kürt meselesi gibi başarısız olduğu her konunun, siyasi alanı daraltmasıyla yakın ilişkisi vardır.

AK Parti'nin, daha doğrusu başbakanın Kürt sorunu açısından siyasetsizlik tuzağına düşmesinin ya da siyasi araçlara inancının azalmasının kendisinden kaynaklanan iki nedeni var.

İlki, sık söyleriz, AK Parti'nin siyaset anlaşıyıdır.

Toplumsal talep-siyasi karar etkileşimi üzerine oturmayan, tek taraflı, takdir ederek sunulan hizmet anlayışı olarak karşımıza çıkan bu anlayış, otoyol, hastane yapımında işe yaramaktadır, ekonomi politikarında ya da dış politikada da sonuç vermektedir.

Ancak söz konusu olan Kürt meselesi ve ona benzer sorunlarsa bu anlayış işe yaramamaktadır.

'Sorun'u tanımlayan sadece 'nesne'si ve bu çerçevede atılması gereken adımlar değil, aynı zamanda 'özne'si, diğer ifadeyle bu sorunu temsil eden kesimin varlığı ve muhatap alınma talebiyse, AK Parti'nin mevcut siyasi anlayışı işe yaraması doğal olarak mümkün değildir.

Siyasetsizliğin AK Parti kaynaklı ikinci nedenine gelince...

Bu neden, sistemin ve AK Parti'nin Kürt siyasi alanındaki hızlı dönüşüme, yeni dokuya, sosyoloji-siyaset ilişkisine değememesinden, uyum sağlayamamasından ileri geliyor.

Sistemin göremediği, kuşatamadığı yeni dokuyu, Kürtler açısından toplumsal, kültürel, siyasal alanların bütünleşircesine iç içe girmesi, siyaset ve şiddet arasında çizgilerin muğlaklaşması olarak tanımlayabiliriz.

Kürt kamu alanının siyaset ve şiddet her aktör düzeyinde ve çeşitli biçimlerde iç içe geçtiği oranda, mevcut hukuk düzeni ve hakim bakış kaçınılmaz olarak siyasi alanı imha edercesine, herkesi, hatta tüm Kürt alanını suç nesnesi haline getiriyor.

Bu durumun, bu tür bir siyasetsizliğin ürettiği sonuç ise bir tür ve adım adım güvenlik devletine dönüşmek oluyor

Çatlamalar, krizler bunu takip ediyor...

Siyasi iktidarın yapması gerekenler bizce bellidir:

Yeniden düşünmek...

Siyaset ve siddet arasına mesafe koyacak yeni araçlar üretmek...

Bunun için ise siyasi alanı alabildiğince genişletmek...

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89