• BIST 10891.42
  • Altın 2529.106
  • Dolar 32.8951
  • Euro 35.7068
  • İstanbul 23 °C
  • Diyarbakır 25 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 27 °C
  • Berlin 20 °C

28 Şubat'ta basın ve utanç

Ali Bayramoğlu

Televizyonlarda 15. yılında 28 Şubat'a özel ve önemli bir yer ayrıldı. Pekçok tanık ve mağdur görüş beyan etti. Başbakan, "1000 yıl geçse de bu millet 28 Şubat'ın sorumlularını unutmayacaktır" sözleriyle toplumsal bir bellek, siyasi bir tutum ve ruh halinin altını kuvvetle çizdi.

28 Şubat pekçok açıdan önemliydi.

Etik ve politik vebal açısından "basın meselesi" bunlar içinde en önemlilerinden birisidir...

Sık söyledim, hep söylerim; "merkez medya" olmasaydı, 28 Şubat olmazdı, en azından bu şekilde, bu sonuçlarla gerçekleşmezdi...

Bunu sadece basının oynadığı meşrulaştırıcı, zemin hazırlayıcı, tetikçilik işlevlerine ilişkin genel gözlemlerden hareketle söylemiyorum. Olanı o dönemde merkez medyanın göbeğinde 28 Şubat'a karşı duran, askerlerle ve diğerleriyle boğuşan birisi olarak biliyorum.

O günlerde Sabah Grubu'nun bünyesinde bulunan ve Sabah Gazetesi'yle iç içe olan Yeni Yüzyıl Gazetesi'nde yazıyordum...

Askerin baskısı ve dizayn arayışları, 1995 Nisan ayından, genel seçimlerden sonra başlamıştı. 1996 Temmuz ayında kurulan Refah-Yol hükümetiyle bu baskı artacak, 8 ay sonra malum 1997 Şubat MGK toplantısı yaşanacaktı.

"Merkez medya" ise daha ilk günden başlayarak dizayn çalışmalarının merkezinde yer aldı. Gerek ANAP-DYP koalisyonu sırasında, gerek ANAP-RP koalisyon görüşmelerinin bozulmasında etkili, "tehdit ve tehlikeyi merkeze alan bir yayın politikası" izledi.

Refah-Yol hükümetinin kuruluşuyla birlikte, bu kez hükümeti ve icraatlarını ise her anlamda gayri meşru ilan etmiş, her taşın altında irtica aramaya koyulmuş, karşı duran herkesi tahkir etmeye, damgalamaya başlamıştı.

MGK toplantısı sonrası, bunlara ek olarak, 28 Şubat'ın bir askeri müdahale değil, doğal demokratik ve anayasal bir gelişme olduğunu iddia eden düşük ahlaklı bir yol daha tutturdu.

Ancak, basın açısından asıl kritik olan üçüncü dönemdir.

Üçüncü dönem askerin hükümeti alaşağı etmek için tüm aktörleri daha açık mücadeleye çağırdığı dönemdir. Bu dönemin başlangıcını simgeleyen ise "ünlü brifingler" olmuştur.

Yargıya ve basına verilen brifingler...

İlk brifingi yüksek mahkeme yargıçları ayakta ve alkışlar içinde kapatmışlardı...

Basına verilen brifinge, dönemin genel yayın yönetmeni Okay Gönensin'in isteği üzerine Yeni Yüzyıl Gazetesi adına katılanlardan birisiydim. Kapıda kim olduğum anlaşılınca içeri girişim biraz sıkıntılı olmuştu. Ama sonuçta içeri girmiş ve o dönem Genelkurmay Harekat Dairesi Başkanı olan Korgeneral Çetin Doğan'ın, bir multi-medya gösterisi eşliğinde, askeri Türkiye imajını anlatışını izlemiş ve "Siz hareket geçin aksi takdirde biz geçeceğiz" imalarını dinlemiştim.

Bu brifing merkez medya üzerinde açık darbe etkisi yapmıştı.

O güne kadar benim gibi muhalif seslere yer veren gazeteler andıçlarla, başka bahanelerle tasfiyeye başlamışlar, benim gibilerin yazılarını saklar hale gelmişlerdi.

Nitekim Yeni Yüzyıl Gazetesi'nin birinci sayfasında görünen son yazım, "Basın Tarihinde Kara Sayfa: Brifing yorumları" olmuştu...

Şimdi önümde o dönem yazılarımı günce halinde toplayan "28 Şubat" kitabım ve o yazıda şu satırlar var:

"Son Genelkurmay brifingi üzerine yapılan yorumların çoğunluğu tarihe, Türk basını ve Türk aydını adına bir yüz karası olarak geçecektir. Basının büyük bir çoğunluğunun, RP'nin politikalarına karşı olmaktan RP'nin varlığına karşı olma safhasına bir çırpıda atlaması (...) RP iktidardan alaşağı edilmezse, askerler gelecek ve demokrasi kesintiye uğrayacak tezi böyle doğmuştur..."

28 Şubat geride kaldı...

Ama zihniyet olarak ve duruş açısından basın için dikkat edecek hâlâ pek çok şey var...

Bugün kamuoyunda siyaset fikrini güvenlik algısına mahkum edenler de vebal taşımıyorlar.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89