K24’e konuşan TEV-DEM Yürütme Konseyi Üyesi Xelil, ABD’nin Suriye’den çekilmesi ardından oluşturulması öngörülen ‘güvenli bölge’, Şam ve Rusya’yla ilişkilere dair açıklamalarda bulundu.
“Uluslararası diplomatik görüşmelerden anladığımız kadarıyla Türkiye Afrin’e olduğu gibi, kolay kolay operasyon gerçekleştirmez” diyen Xelil, “Türkiye’nin operasyon tehdidinin” devam ettiğini söyledi.
Xelil, ABD’nin Suriye’den çekilmesi ardından oluşturulması öngörülen ‘güvenli bölge’yle ilgili şöyle konuştu:
“Bizi Türkiye’den koruyacak ve Birleşmiş Milletler (BM) gözetimi ve garantörlüğünde güvenli bir bölge oluşturulmalı. Türkiye saldırmadan bölgenin en güvenli bölgesi Afrin’de hak ihlalleri, zulüm, baskı ve demografik değişim girişimleri arttı.”
Şam’la görüşmelerin başlamadığını ancak olumlu mesajlar aldıklarını belirten Xelil, “Şam rejimine baskı yapması ve garantör olması için Rusya’yla görüşmelerimiz devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Son dönemlerde Minbic ve Haseke’de gerçekleştirilen saldırıların her ne kadar DAİŞ tarafından üstlenilse de Türkiye’nin etkisiyle gerçekleştiğini savunan Xelil, şöyle devam etti:
“Saldırılar ABD’nin Suriye’den çekilme kararından sonra gerçekleşti. Her ne kadar DAİŞ saldırıları üstlense de ABD’yi çekilme kararından dolayı etkilemek ve bölgede karışıklık çıkarmak isteyen Türkiye’dir. Türkiye, ‘Burası güvenli değildir, bana yol verin ben bu bölgeyi koruyayım’ mesajı vermek istiyor.”
Xelil, Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Rojava Temsilciliği’nin, Kürt güçlerinin yakınlaşması ve bölgedeki kazanımlarını koruyacak politikaların geliştirilmesi için başlattığı girişimlere de değinerek, “KNK tarafından başlatılan girişime olumlu yanıt verdik ancak diğer partiler ve Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) henüz KNK’ye yanıt vermiş değiller. Kürdistan Bölgesi, Rojava partilerinin yakınlaşması konusunda rol üstlenebilir” dedi.
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.