• BIST 9996.75
  • Altın 2439.282
  • Dolar 32.4246
  • Euro 34.6533
  • İstanbul 15 °C
  • Diyarbakır 28 °C
  • Ankara 17 °C
  • İzmir 22 °C
  • Berlin 16 °C

Özal'ın tetikçisi: Yalnız değildim

Özal'ın tetikçisi: Yalnız değildim
Kartal Demirağ, "Perde kalkarsa kıyamet kopar, Şimdiki aklım olsa yapmazdım. Ahmet Özal bir şeyler öğrenmemiş olsaydı konuşamazdı" dedi.

Kartal Demirağ, "Perde kalkarsa kıyamet kopar, Şimdiki aklım olsa yapmazdım. Ahmet Özal bir şeyler öğrenmemiş olsaydı konuşamazdı" dedi.

Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'a suikast girişiminde bulunan Kartal Demirağ, saldırı sırasında kongre salonunda yalnız olmadığını söyledi. 

18 Haziran 1988 tarihinde düzenlenen ANAP kongresinde merhum Cumhurbaşkanı'na silahla ateş eden Demirağ, Özal'ı parmağından yaralamıştı. 22 yıl boyunca o gün sıkılan kurşunların arkasında kimlerin olduğu hep tartışıldı.

Suikastın faili Kartal Demirağ, saldırının hemen ardından yakalandı. 1989 yılında 20 yıl hapse mahkum oldu. Şartlı salıverme yasasından yararlanarak 1992 yılında serbest kaldı, ama tehdit ve saldırı suçlarından tekrar hapse girdi. Demirağ, yıllar sonra Habertürk'e konuştu. Tutuklu bulunduğu İzmir 1 No'lu F Tipi Cezaevi'nden Adalet Bakanlığı'ndan alınan özel izinle konuşan Demirağ, kongre salonunda yalnız olmadığını ve bu sırrı hiçbir zaman açıklamayacağını aktardı.

Demirağ'ın Özal'a neden suikast düzenlediği sorusuna verdiği yanıt hayli ilginçti. "Perde aralanırsa ne sen kalırsın ne de ben" diyen Demirağ, Özal'ın zehirlenerek öldürüldüğü iddialarıyla ilgili ise bakın kimi adres gösterdi?

18 haziran 1988 yılıda düzenlenen ANAP kongresinde patlayan kurşunlar Türkiye'nin gündemini bir kaç saniye içinde değiştirmeye yetti. O yıllarda Başbakan olan merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın şans eseri sadece elinden yaralanarak kurtulduğu silahlı saldırın faili salonda kıskıvrak yakalandı. Aradan geçen yaklaşık 22 yıl boyunca o gün sıkılan kurşunların arkasında kimlerin olduğu hep tartışılsa da hiçbir zaman kesin bir bilgiye ulaşılamadı.

Suikastin faili Kartal Demirağ ise 1989 yılında 20 yıl hapse mahkum oldu. Şartlı salıverme yasasından yaralanarak 1992 yılında serbest kaldı, ama tehdit ve saldırı suçlarından tekrar hapse girmesi uzun sürmedi. Demirağ, halen İzmir 1 No'lu F Tipi Cezaevi'nde hükümlü olarak yatıyor.

Kameraların karşısına çıkmasa da Yasemin Güneri ile yüz yüze görüşmeyi kabul eden Kartal Demirağ, suikastin ardından yedi yılını hücrede geçirdiği için duyma problemi yaşamaya başladığını söyledi görüşmenin başında..

Hapiste geçen onca yıl içinde hayatını iki bin sayfalık bir kitap haline getirmiş. Şimdi yayın evlerinden gelecek teklifleri değerlendireceğini söylüyor. Peki hangi cevapsız soruların yanıtları olacak o kitapta?

Özal'a suikast emrini veren kim? Demirağ, silahı içeri nasıl soktu? Kongre salonunda yalnız mıydı?

Kartal Demirağ, kongre salonda yalnız olmadığını ve bu sırrı hiç bir zaman açıklamayacağını söyledi.

KIYAMET KOPAR

"Perde kalkarsa ne sen kalırsın ne de ben. Perde kalkarsa kıyamet kopar. Tanrının huzuruna çıkmadan perde kalkmaz, bu sırları ailemle bile paylaşmadım, kitabın içinde var bu sırlar ama sadece arif olan anlar, benim sırlarıma da kimsenin aklı ermez. Benim aklım bile ermiyor hâlâ"

Peki son günlerin en çok tartışılan konusu hakkında yani, Özal'ın öldürüldüğü iddialarına ilişkin ne düşünüyor?

AHMET ÖZAL NEDEN ŞİMDİ KONUŞTU?

"Ahmet Özal'ın, babasının ölümünün ardından geçen süre içerisinde suskun kalmasının ve ardından konuşup bazı iddiaları dile getirmesinin nedenini ne? Ahmet Özal bir şeyler öğrenmiş herhalde. Öğrenmemiş olsaydı konuşamazdı. Belki de korktuğu kişiler etkisizleştiği için konuştu. Ergenekon'u görüyoruz."

Özal'ın zehirlendiği iddialarına ilişkin olarak ise Demirağ oldukça tartışılacak bir ismi adres gösterdi.

DEMİRAĞ'DAN İLGİNÇ İDDİA...

"Bence Turgut Özal'a ne olduğunu Semra Hanım’a sormalı. Semra Hanım, onun en yakınındaki isim. Eğer zehirlendiyse, aynı yemekten yiyen Semra Özal'ın da zehirlenmesi gerekirdi. Semra Özal ve Ahmet Özal, Turgut Özal'a benim verdiğimden daha büyük zararlar verdiler. Ben parmağını yaraladım. Onlar, mirasına ihanet ediyor. Ahmet Özal'ın sözünü ettiği Sabri Yirmibeşoğlu'nu tanımıyorum. Adını televizyonlardan duydum. Bir de özel harpçı olduğunu biliyorum."

Ahmet Özal'ın iddialarının ardından başlatılan soruşturmalar hatırlatıldığında ise Demirağ, savcılar çağırsa bile ifade vermeyeceğini söyledi ve sırların kendisiyle mezara gideceğini yineledi..

Peki hayatının 22 yılını cezaevinde geçeren Demirağ, Özal'a suikast düzenlediği için pişman mı?

ÖZAL ÖLDÜĞÜNDE ÇOK AĞLADIM

"Şimdiki aklım olsa, değil Özal'a suikast düzenlemek yanından bile geçmezdim. Özal suikastini mezara gömdüm. Kitabımda da suikasti yazdım. Ama çok ayrıntıya girmedim. Çünkü, suikasti ben nasıl yaptım çözemiyorum. Çok değerli birine zarar verdim. Özal'ın ölmesine çok üzüldüm. Çok ağladım."

"Burada 1 gün, bir yıl gibi geçiyor" diyen Demirağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da Turgut Özal gibi başarılı biri olduğunu söyledi. Demirağ "Şimdiki Başbakan da çok başarılı. Çok beğeniyorum. Başarılı insanları iyi korumak lazım. Umarım onun başına bir şey gelmez." değerlendirmesini yaptı.

7 yıl bir hücrede tek başına kaldığını yineleyen Demirağ, Öcalan'dan daha ağır bir mahkumiyet hayatı yaşadığını da iddia etti. Cezaevinden çıkmayı hayal eden Demirağ'ın son sözleri ise, Özal suikastine dair sır perdesinin uzun bir süre daha esrarını koruyacağını gösteriyor: "Ateş eden bendim. Bundan ötesi benimle mezara gider."

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89