• BIST 9079.97
  • Altın 2307.771
  • Dolar 32.3049
  • Euro 35.0354
  • İstanbul 16 °C
  • Diyarbakır 9 °C
  • Ankara 17 °C
  • İzmir 19 °C
  • Berlin 11 °C

Mossad İstanbul'dan İranlıları mı kaçırıyor?

Mossad İstanbul'dan İranlıları mı kaçırıyor?
Ali Rıza Asgari Üzerinden 4 yıl geçti ancak İstanbul'da birden bire ortadan kaybolan eski komutan Ali Rıza Asgari'nin akıbet hâlâ bilinmiyor.

Ali Rıza Asgari Üzerinden 4 yıl geçti ancak İstanbul'da birden bire ortadan kaybolan eski İran Devrim Muhafızları eski komutanı Ali Rıza Asgari'nin akıbet hâlâ bilinmiyor. Ailesi Türkiye'yi suçlarken, bulgular Mossad'ı işaret ediyor.

Ali Rıza Asgari, Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi döneminde İslam Devrimi Muhafızları komutanı ve Savunma Bakan Yardımcısı olarak görev yapmıştı. Ahmedinecad'ın iktidara gelmesiyle ülkesini terk eden Asgari, Suriye'ye askeri danışmanlık yapmak üzere hareket etmiş, buradan İstanbul'a geçmişti. Kaldığı Ceylan Hotel'de kaybolan Asgari'den hâlâ haber alınamıyor. Konuyu araştıran anti-Siyonist araştırmacı yazar Richard Silverstein bir süre önce İsrail'deki bir hapishanede ölen ve "Bay X" olarak duyurulan kişinin Asgari olduğunu düşünüyor. Türkiye ise konu hakkında henüz tatmin edici bir açıklama yapamadı. Silverstein'a göre Asgari'nin kaybolmasında Mossad ve bazı batılı istihbarat servislerinin parmağı var. MİT'in de kaçırılma işinin içinde olabileceğini belirten Silverstein gibi Asgari'nin ailesi İran'daki Türkiye Büyükelçiliği önünde eylem yapıyor ve kaçırılma olayından Türkiye'yi de sorumlu tutuyor.

İstanbul'da ortadan kayboldu

Tahran'ı terk ettikten sonra Asgari'nin Suriye'ye gittiği belirtiliyor. Burada savunma ve askeri ekipman konusunda Şam yönetimine danışmanlık yaptığı iddia edilen Asgari, 7 Şubat günü İstanbul'a gelerek Ceylan Hotel'e yerleşiyor. Batılı kaynaklara göre Asgari, İstanbul'da bazı silah satıcıları ile görüşecekti. Eşi ise Asgari'nin 7 Aralık'ta İstanbul'a geldiğini ve 9 Aralık'ta kaybolduğunu söylüyor ve asıl amacının zeytinyağı ticareti olduğunu iddia ediyor.

Bazı Arap ve İranlı yetkililer yaptıkları açıklamalarda Asgari'nin Mossad ve/veya CIA tarafından kaçırılmış olma ihtimali üzerinde duruyorlar. Silverstein ise kaçırılma işinde Alman İstihbarat Servisi'nin de olma ihtimalini değerlendiriyor ve bazı kaynakların operasyonun NATO karargahında planlandığı iddiasını aktarıyor. İngiltere'de yayın yapan Sunday Telegraph ise Asgari'nin zorla Türkiye'den çıkarıldığını, akıbetinin muallak olduğunu ancak operasyonun CIA'nın 2005 yılında başlattığı "Beyin Göçü" programının parçası olduğunu iddia ediyor. Telegraph gazetesi, İran'ın özellikle nükleer faaliyetleri konusunda bilgi edinmek isteyen ABD yönetiminin başlatılan operasyon kapsamında İranlıları kaçırdığını, 2005 yılında Şahram Amiri adlı nükleer çalışmalar konusunda bilgi sahibi olabilecek bir bilimadamının da yine aynı program kapsamında kaçırıldığını hatırlatıyor.

İsrail'de öldürüldü mü?

Konu İsrail medyasında da geniş yankı bulmuştu. Asgari'nin Natanz'daki nükleer faaliyetler konusunda bilgi sahibi olabileceğini düşünen İsrail yönetiminin ortak bir operasyonla kendisini kaçırdığı düşünülüyor. Özellikle bir süre önce İsrail hapishanesinde intihar ettiği iddia edilen bir mahkumun Asgari olduğu düşünülüyor. "Bay x" olarak adlandırılan kişinin kimliğinin açıklanmaması ve İsrail yönetiminin tatmin edici bir açıklama yapmamış olması ölen kişinin Asgari olduğu iddialarını güçlendiriyor.

İran yönetimi de Asgari'nin kaçırılmasından İsrail ve batılı ülkeleri sorumlu tuttu. İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Rauf Şeibani yaptığı bir açıklamada Asgari'nin şehit olduğunu ve Siyonist rejim tarafından katledildiğini söylemişti. İran yönetimi Asgari'nin 9 Aralık 2006'da Mossad ajanları tarafından İstanbul'dan kaçırıldığını belirtmişti.

Türkiye henüz hiçbir adım atmadı

Asgari'nin İran'daki ailesi Türkiye Büyükelçiliği önünde protesto nöbeti tutuyor. Karısı, Türkiye'nin Asgari'nin yok olmasından sorumlu olduğunu belirterek, eşinin bulunması için adım atılmasını istiyor. 9 Mart 2007'de Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Levent Bilman Türkiye'nin konu hakkında bilgisi olmadığını ancak durumu araştıracaklarını açıklamıştı. Konuya büyük önem verdiklerini belirten Bilman gibi dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül de "büyük bir soruşturma başlattık" demişti.

Washington Post'un yorumu

Konu hakkında en dikkat çeken yorumlardan biri de Washington Post gazetesine ait. 1990'lı yıllarda İran'ın Lübnan'daki Büyükelçiliği'nde çalışan Asgari'nin Hizbullah ve İran'ın nükleer faaliyetleri konusunda bilgi vermiş olabileceğine dikkat çeken gazete, Asgari'nin istihbarat servisleri için büyük bir hazine olduğunu belirtiyor. Bu durumda 2009 yılında hücresinde kendini asmış olarak bulunan kişinin Asgari olmadığı, muhtemelen Asgari'nin işbirliğine gittiği için izinin kaybettirilmeye çalışıldığı yorumu da güçleniyor. Ancak başka bir iddia ise Silverstein tarafından ortaya atılıyor. Silverstein'a göre Asgari kaçırıldı, konuşturuldu ve işe yaramayacağı anlaşıldıktan sonra infaz edildi.

Bazı önemli olaylar

Asgari konusundaki önemli bir diğer tanıklık ise Almanya'da yaşayan "insan hakları aktivisti" Emir Farşad Ebrahimi'nin tanıklığı. Asgari'nin Suriye'deyken kendisiyle temas kurduğunu belirten Ebrahimi İstanbul'a gelmesi konusunda ona tavsiye verenin de kendisi olduğunu söylüyor. Ebrahimi'nin uçakla değil Suriye'den bir araba kiralayarak Türkiye'ye giriş yaptığını belirten Ebrahimi'nin kendisini yurtdışına çıkarmaya çalıştığını, bu konuda ABD'li diplomatlarla da temas kurduğunu söylemesi işin içinde CIA'nın da bulunduğu yorumlarını güçlendiriyor.

Öte yandan Asgari'nin kaçırılmasının ardından İsrail'in Hizbullah ve Hamas'ın merkezi kadrolarına yönelik kritik operasyonları yapması dikkat çekmişti ancak daha da önemlisi 6-7 Eylül 2007 gecesi İsrail'in Suriye'deki bir tesise hava saldırısı yapmasıydı. Burada füze çalışmalarının olduğunu iddia eden İsrail yönetimi konunun İran'ın nükleer faaliyetleriyle de alakası olduğunu duyurmuştu. Hatırlanacağı üzere bu saldırıda İsrail uçakları Türkiye'den havalanmıştı. Asgari'nin bu saldırının istihbaratını da verdiği iddialar arasında.

Türkiye'nin İsrail ile istihbarat paylaşımı anlaşması olması, 4 yıl geçtiği halde hiçbir adım atılmamış olması ve Asgari'nin İstanbul'dan kaçırıldığının kesinleşmesi, Mossad'ın bu operasyonunda Türkiye'nin de katkısı olduğuna yönelik yorumları güçlendiriyor. (soL)

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89