Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Suriye’ye havan mermisi taşıyan tır şoförünün ifadelerini açıkladı. CHP lideri, o tır şoförünün daha önce de benzer malzemeleri Konya’dan Reyhanlı’ya götürdüğünü söyledi. Taraf, Kılıçdaroğlu’nun sözünü ettiği mahkeme tutanaklarına ulaştı. Tutanaklara yansıyan sanık ifadelerinde çok ilginç ayrıntılar mevcut.
EL KAİDE’YE 20 BİN HAVAN
Mahkemeye ifade veren şüphelilerden Konyalı tornacı E.H, Suriye uyruklu Heysem Topal’ın Ekim ayında kendisine gelerek 10 bin ila 20 bin civarında havan mermisi gövdesi yapmasını istediğini belirtti. E.H, bir ay içinde 1179 adet havan mermisi yapıp bunları üç ayrı seferde gönderdiğini ifade ediyor. Ayrıca “Konya’da Heysem isimli şahsın diğer esnaflara da bu şekilde mal yaptırdığını ancak kime ne kadar malzeme imal ettirdiğini bilmediğini” dile getiriyor.
Adana’da tornacılık yapan başka bir şüpheli ise mahkemedeki ifadesinde “Heysem isimli şahsın iki ay önce kendisine geldiğini ve sondaj malzemesi diyerek havan mermisi yaptırdığını ifade ediyor. Daha fazla üretme sözü verdiği halde arkadaşlarının uyarısı üzerine 178 adet üretip teslim ettiğini” belirtiyor.
Havan mermilerini taşıyan tır şoförü ise ifadesinde daha önceki iki defa Reyhanlı’ya aynı malzemeyi götürdüğünü, son seferde ise yine 593 tanesini Konya’dan yükleyip Adana’dan bir başka tornacının dükkânından yükleyeceği sırada bunların polis tarafından yakaladığını ifade ediyor.
JANDARMAYA KOMŞU
Tır şoförü L.K’nin ifadesinde çok daha ilginç bir ayrıntı yer alıyor. L.K, daha önce götürdüğü havanları Jandarma’nın kontrolünde teslim ettiğini iddia ediyor.
L.K. ifadesinde şunları söylüyor: “Benim bu malzemeleri daha önce iki defa Reyhanlı’ya götürüp teslim ettiğim yer, Jandarma karakolunun korumasında olan etrafı çevrili bir yerdi. Zaten oraya girebilmek için jandarma kontrolünden geçiyordum. Ancak aracı aramadılar. Kasasına bakmadılar. Ancak bizim TIR’ı götüren öncü aracı durdurup o araç ile konuşuyorlar, sonra karakol binasının 200 metre ötesinde etrafı çevrili bir alana yükü ben boşalttım. Boşattığım yüklerin hepsi ambalaja sarılı şekilde idi. Ambalajların içinde ne olduğu belli olmuyordu. Söz konusu yük TIR’a yüklenirken veya sonrasında ambalajların içinde ne var diye kontrol etmedim. Yükleme işine karışmıyor, kenarda duruyordum. Söz konusu Jandarma karakolunun ismini hatırlamıyorum.”
Mahkemenin konuyla ilgili kararı ise çok daha ilginç. Mahkeme, Emniyet raporlarına dayanarak havan mermilerinin götürüldüğü yerin El Kaide kampı olduğu gerekçesiyle şüphelileri silahlı terör örgütüne silah sağlama suçundan tutuklamış.
MAHKEME DE DOĞRULADI
Mahkeme kararında çok ilginç iki ayrıntı mevcut. Bunlardan biri Emniyet bomba uzmanlarının verdiği rapor. Rapora göre, “TIR’da yakalanan 931 adet demir gövdenin, pik demirinden imal edilen el yapımı 120 mm’lik havan mermisinin dış gövde kısmı olduğu, yine TIR’da yakalan demir boruların da üzerinde yapılacak tadilat neticesinde havan mermilerini fırlatmak için kullanılan rampa olduğu” belirtiliyor.
Mahkeme havan mermilerinin El Kaide kampına götürüldüğünü de belirtiyor. Mahkeme’nin kararında, “Söz konusu havan mermisi parçalarının götürüldüğü yerin Hatay Reyhanlı’da, Suriye sınırında bulunan El Kaide terör örgütünün kamp olarak kullandığı yer olduğuna dair emniyet araştırma raporu ve tespit tutanakları bulunduğu” belirtiliyor. Mahkeme, şüphelilerin tutuklanmalarına karar veriyor.
8 Kasım günü uyuşturucu ihbarını değerlendiren Adana polisi, Konya’dan gelen bir TIR’da 931 havan mermisi ve 10 havan rampası ele geçirmişti. Konuyla ilgili 10 kişi gözaltına alınırken malzemelerin Konya ve Adana’daki bazı atölyelerde üretildiği belirlenmişti. Adana Vali’si Hüseyin Avni Coş, “Malûm maddelerin birtakım örgütlere veya devletlere gitmesi muhtemel” diyerek Suriye’yi işaret etmişti.
Bu ifadeler Türkiye’yi sıkıntıya sokar
Taraf 11. Kasım 2013 tarihinde konuyu gündeme getirmiş, silahları temin ettiği ifade edilen Suriye uyruklu Heysem Topalca’nın adının Reyhanlı’daki patlamada da gündeme geldiğini, buna rağmen tanık olarak bile dinlenmediğini belirtmişti.
Daha önce de gündeme gelen bir kişi, elini kolunu sallaya sallaya Konya ve Adana’da top mermisi ürettirip Suriye’ye sevk ediyorsa bunun arkasında bir istihbarat servisinin olabileceği belirtmişti.
Mahkeme kayıtlarına giren ifadeler, Türkiye’nin başını ağrıtacağa benziyor. Sanıklar ifadelerinde silah tedarikçisi Heysem Topal’ın en azından Ekim ayı boyunca Konya’dan 20 bin havan topu mermisi tedarik ettiğini, yine Adana’da da benzer şekilde silahlar ürettirdiğini ifade ediyor. Daha önemlisi şu: Mahkeme verdiği kararda silahların El Kaide kampına gönderildiğinden bahisle şahısları tutukluyor.
Bu durumda Türkiye kendi mahkemesinin verdiği kararla Uluslararası alanda El Kaide terör örgütüne silah temin eden ülke konumuna düşmüş oluyor. Ayrıca silah tedarikçisi olduğu iddia edilien Heysem Topalca’nın Konya’da bir ay boyunca silah ürettirmesine rağmen İstihbarat birimlerinin bunu görmezden geldiği, silahların Jandarma denetiminde El Kaide’ye gönderildiği mahkemenin resmi tutanakları arasına girmiş oluyor.
Bu kararla ilk defa bir Mahkeme Türkiye’den giden silahların El Kaide kampına götürüldüğünü kayıtlara geçirdi. Bu karar Türkiye’nin başını çok ağrıtır. (Taraf)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.