• BIST 8980.39
  • Altın 2281.96
  • Dolar 32.3217
  • Euro 35.018
  • İstanbul 21 °C
  • Diyarbakır 14 °C
  • Ankara 18 °C
  • İzmir 22 °C
  • Berlin 9 °C

İlker Başbuğ'dan çok sert açıklamalar! Flaş

İlker Başbuğ'dan çok sert açıklamalar! Flaş
Org. Başbuğ, Türkiye'nin kilitlendiği 'belge' ile ilgili bir basın toplantısı düzenliyor. Başbuğ, 'belge'yi bir kağıt parçası olarak tanımladı, "TSK üzerinden elinizi çekiniz" dedi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Genelkurmay Askeri Savcılığı’nın “İrticayla Mücadele Eylem Planı” belgesinin karargâhta hazırlanmış resmi bir evrak olmadığını saptaması ve adli soruşturmayı tamamlamasının ardından bugün saat 11.00'de bir basın toplantısı düzenliyor.

Daha önce “Belge sahte çıkarsa ne yapacağımızı bütün Türkiye görecek” ifadesini kullanan Başbuğ’un, tartışmalar konusunda, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tepkisini ortaya koyuyor.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Genelkurmay Karargahında düzenlediği basın toplantısında, Taraf gazetesinde habere konu olan belgeyle ilgili, ''Türkiye neredeyse iki haftadır Genelkurmay Askeri Savcılığının elinde bulunan, topladığı ve talep ettiği bütün bilgiler çerçevesinde yürüttüğü hazırlık soruşturması neticesinde ulaşmış olduğu kararla ortaya çıkan bir kağıt parçası etrafında gereğinden fazla enerjisini tüketmiştir, harcamıştır. Ayrıca yargı sürecine sabırla ve sükunetle bekleme basiretini de gösterememiştir. Her şeyden önce bunlardan dolayı gerçekten biz Türk Silahlı Kuvvetleri olarak üzgünüz'' dedi.

Başbuğ, Taraf gazetesinde yayımlanan habere ilişkin belgeyle ilgili ''Bugün biz bu kağıt parçasının birileri tarafından Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratma ve karalama amacıyla hazırlandığını değerlendiriyoruz'' dedi.

Başbuğ, Taraf gazetesinde yayımlanan habere konu olan belgeyle ilgili, ''Bu kağıt parçasının kimler tarafından ne amaçla hazırlandığının ortaya çıkarılması görevi ise devletin istihbarat organları ile ilgili yargı organlarına düştüğünü ifade ediyor ve bunun gereğinin yerine getirilmesini istiyorum'' dedi.

İlker Başbuğ, ''TSK'nın komutanı olarak açıkça söylüyorum ki artık TSK üzerinden elinizi çekiniz, TSK üzerinden kendinizi siyasi tanımlama düşüncesinden ve gayretlerinden vazgeçiniz. TSK'ya karşı medya üzerinden, asimetrik bir psikolojik harekat yürütmeye son verin. TSK, tarihsel misyonu, kurumsal kültürü ve devlet adamlığı ve tecrübesinin gereği olarak kendisine karşı asimetrik olarak medya üzerinden yürütülen psikolojik harekata her zaman ve özellikle kamuoyu önünde cevap vermekten kaçınmaktadır'' dedi.

İlker Başbuğ, ''Türk Silahlı Kuvvetlerinde, demokrasi ve hukuk devletleri ilkelerine aykırı düşüncenin içinde olan davranışlarda bulunan personel barınamaz. Böyle durumlar olursa Türk Silahlı Kuvvetleri, Genelkurmay Başkanlığı bu konuda gerekeni anında yerine getirir. Bu konu için başka yerlerden işaret almasına gerek yoktur'' dedi.

İlker başbuğ'un açıklamaları şöyle:

Hepinize günaydın Genelkurmay karargahına hoş geldiniz diyorum. Türkiye'de etrafımızda dünyada cereyan eden sorunlara dikkatli bakarsak bir çok sorun olduğunu görürüz. Ekonomik kriz ve sosyal sorunlar ortada... Dünya bunun yanında terör ve bölücü terör ile mücadelesine devam etmektedir. İran, Irak, Afganistan ve Pakistan'da ciddi olaylar var. Kıbrıs görüşmeleri de devam etmektedir. Tüm bunlar cereyan ederken Türkiye tam 2 haftadır Genelkurmay Askeri Savcılığı'nın elinde bulunan bir kağıt parçası etrafında gereğinden fazla enerjisini tüketmiştir.

Bundan dolayı TSK olarak çok üzgünüz. Bu hukuki anlamda bir lkağıt parçasıdır. Bu belge hukuki hüküm ifade eden bir hakkın doğmasını ifade eden bir yazıdır. Yargıtay içtihatına göre belge değildir.12 Haziran'da bunun bir gazetede yer alması yazılanların ciddi olması anlamına geldi. Hiç zaman kaybetmeden bir belge olup olmadığı soruşturulmuştur.

Anayasal olarak bağımsız olarak görevini yürüten Asjkeri Savcılığı kararı bu noktadadır. Askeri savcılığın kararını beğenebilirsiniz beğenmeyebilirsiniz. Ancak Askeri Savcılığın kararını küçümseyemezsiniz. Son dönemde artan bir şekilde ve örgütlü olarak kurgulanmış bazı olaylarla TSK yıpratılıyor ve karalanıyor. Hukuk açısından bazı olaylarda bugün gelinen noktada bir kağıt parçası olduğunu bir belge olmadığını bize göstermektedir. Askeri Savcılık elindeki delil ve imkanlar ışığınde gereğini yerine getirmiştir.

Bu kağıt parçası TSK'yı yıpratmak ve karalamak için hazırlandı. Bunun kimler tarafından hazırlandığını devletin istihbarat ve yargı organları yerine getirecektir. Bunu istiyor ve önemsiyoruz.

Bunu önemsiyoruz ordu içinde fitner fesat çıkarma eylemi olarak görüyoruz. TSK, Anayasa ilkelerine bağlıdır ve saygılıdır. Buna karşı olan persenoli TSK içinde barındırmaz. Bunu Anayasamızın 117. Madeesine göre bu ordunun Genelkurmay Başkanı olan ben söylüyorum. Bu en büyük teminattır. Bunun ardında başka bir şey aranmasını anlamlı bulmuyorum.

Darbe söylemlerinde halk artık usandıu. Artık TSK üzerinden elinizi çekiniz. Artık TSK'yı karalama ve kirletme faaliyetlerinden vazgeçiniz. Medya üzerinden TSK'ya yönelik psikolojik harekat yürütmekten vazgeçiniz. TSK üzerinden elinizi çekiniz.

TSK kendisine medya üzerinden yürütülen psikolojik harekata cevap vermekten kaçınmaktadır.

TSK, kendisine yönelik hukuk dişi faaliyet yürütülmesine katlamnamaz. TSK buna seyirci kalamaz. Unutulmamalıdır ki TSK'nın bütünlüğünün korunması ve haksız olarak yıpratılmasını ülkemiz için bir beka sorunu olarak görüyoruz.

Bu son tartışmaları gelecek hafta yapılacak MGK toplantısına taşıyacağız.

SORULARI CEVAPLIYOR

Askeri yargıların yetki ve sorumlulukları çok açıktır. Madde çok açık.. Askeri kişilerin askeri mahallerde askeri görevleriyle ilgili suçlarına bakacak yer askeri mahkemedir. Yer askeri karargah... Kim işledi? Askeri kişiler... Konu çok açık.

Bazı akademik ünvana sahip olan kişiler Avrupa'da askeri mahkeme olmadığını diyecek kadar cahilce beyanlarda beyanlarda bulunuyor. Bunlar çok önyargılı ifadeler. Askeri mahkemeler tarafsız değildir şeklinde iddialar var. Bu çok çirkin. Bu devlete hakarettir. Bunlar sokak mahkemeleri, çatı mahkemeleri mi? Bu nasıl ifadedir.

Ben size bir örnek vereyim. Belki dünyada bir örneği daha yok.

Genelkuırmay Askeri Mahkemesi, askeri mahkemelerde subayların bulunmasının Anayasaya aykırı olmasını düşünerek Anayasa Mahkemesi'nde dava açtı. Anayasa Mahkemesi de bunu kabul etti.

YARBAY DÖNMEZ ÖRNEĞİ

Bugün bu karargahtaki salonlarda birinde Yarbay Mustafa Dönmez'in yargılanmasına başlandı. Dönmez hakkındaki suçlamaları yine askeri savcılık yönetti. Suçlamalar da oldukça ciddi.

12 Haziran'da Askeri Savcılık 'belge'yle ilgili ilgili soruşturmaya başladı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ile işbirliği yaptı. Ellerinde ne kadar belge ve bilgi varsa istedik. Burada Genelkurmay Askeri savcılığı görevini en ince ayrıntısına kadara yapmıştır. Biz hakkımızda kamuoyunda oluşabilecek olumsuz görüşleri hukuk için göğüsledik.

"KOVUŞTURMAYA YER YOKTUR" İFADESİ

Kavuşturmaya yer yoktur demek kesin bir ifade değildir. Bunun anlamı yeni bir belge ve bilgi bulunursa bu dosya yeniden açılır demektir.

Askeri mahkemelere, savcılara yöneltilen düşünce ve suçlamalar gerçek dışı ve maksatlıdır. Soruşturma şartlarında bir değişiklik olursa bu soruşturma burada yeniden açılır. Hiç bir olayı örtbas etmeye ne niyetimiz ne hareketimiz vardır. Biz Genelkurmay Başkanlığı olarak görevimizi yerine getirdik.

Biz bundan sonra ne istiyoruz? Bizim İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı'ndan isteğimiz, "Bu belgenin doğru olmadığını ve Genelkurmay Başkanlığı'nda hazırlanmadığı yönünde biz bilgiyi ortaya koyduk. Bu belgenin gerçek olmadığından hareketle belgenin kimler tarafından ne maksatla hazırlandığını İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ortaya koymasını istiyoruz. Bunun sonuçlandırılmasını istiyoruz.

20 tane askeri başsavcıyı ortaya koyun. Bene sorun genelkurmay Askeri Başsavcısı kim onu tanımam. Bizim prensip olarak savcılarla direktif ilişkimiz yoktur. Bunu samimiyetle söylüyorum. Bizim adli müşavirlerimiz vardır. Gereekli işlerimizi onlar yürütmektedir.

Askeri savcılık Çiçek'in değişik imza konusu üzerinde durdu. Şekli olarak imza değişikliği kriminal imza analizini değiştirmiyor. Bu sizin elinizin mahsülü olduğunu ortaya koyar.

Burada ıslak imzaya sahip belge yok. Askeri savcılık konu üzerinde durmuştur.

BAŞBAKAN'IN URFA'DAKİ ÇIKIŞI

"Başbakan'ın konuşmasından hicap duydunuz mu?" şeklinde soru soran Selahattin Önkibar'a yanıt: "Hicap duymak ağır bir tabirdir. Niye hicap duyayım. Sayın Başbakan'ın Şanlıurfa konuşmasına ilişkin görüş ve düşüncelerimi Sayın Başbakan'a ilettim."

AK PARTİ'NİN SUÇ DUYURUSU

Ak Parti'nin ssuç duryurusu ile ilgili yorum yapmayı uygun görmüyorum. Her kurumun kendi doğru gördüğü şeyler vardır. Doğru görüyorlarsa bu onların takdiridir.

"TSK TARTIŞILMAZ DEĞİL AMA"

Biz demiyoruz ki TSK hiç bir zaman tartışılamaz, yorum yapılamaz. Ama bizim karşı olduğumuz hiç bir gereçeğe dayanmayan yıkıcı faliyetlerdir.

Biz hukuk devleti ilklerine saygılıyız. Biz yapmamız gerekenleri ortaya koyduk. "Türkiye ne yapacağımı görecek" sözümüzle hukuk dışında bir beklenti içine girilmesi doğru olmaz. Bunlarla ilgili olarak Genelkurmay Askeri Savcılığı gerekli suç duyurusunda bulundu. Kağıt parçası ayın 4'ünde bulundu. Altısında dosya açıldı. 12'sinde bir gazeteye servis edildi. Şimdi bunu hukuk yoluyla sorgulamaya hakkımız yok mu?

BELGENİN YAPISI FARKLI

İddia edilen belge dosya ve içerik olarak dosyadakilerden farklı... Belgenin Nisan 2009'da hazırlandığını kim tespit etti. Belgenin üzerinde bir tarih yok. Bunu kim nereden öğrendi. Belgenin tümü yok. Arzu edilen noktaları nbasına servis edildi. Medya üzerinden asimetrik psikolojik harekat yapılıyor. Emniyet'te kriminal rapor hazırlanıyor. Ertesi gün basında yer alıyor. Bunu sormak benim hakkım. Genelkurmay Askeri Savcılığı bunu soruşturuyor.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89