• BIST 9486.56
  • Altın 4175.093
  • Dolar 39.1971
  • Euro 44.6439
  • İstanbul 18 °C
  • Diyarbakır 16 °C
  • Ankara 14 °C
  • İzmir 22 °C
  • Berlin 14 °C

Hüseyin Gülerce yazdı: Uludere için acil durum...

Hüseyin Gülerce yazdı: Uludere için acil durum...
Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce'nin bugün yayınlanan Uludere için acil durum...' başlıklı yazısı...

28 Aralık 2011 Çarşamba gecesi Şırnak Uludere'de, Irak sınır hattında, kendi jetlerimizin bombardımanı sonucu 34 insanımızı kaybettik.

Olayı takip eden ilk yazımda, yani altı gün sonra 4 Ocak 2012'de bu köşede şunları yazdım: 

"Ortada büyük bir facia, korkunç bir trajedi var. Milletçe başımız sağ olsun. Bu acı, çilesi bitmeyen milletimizin acısıdır. Siperlerde, dağlarda, karakollarda askerlerimizi şehit veriyoruz. Yolunu bilmedikleri dağlara, ne için sürüklendiklerini anlamadan 'gerilla' yapılıp, ölümleri, bölücülüğün harcına karıştırılan gencecik insanlarımızı kaybediyoruz. Sürüklenmek istediğimiz, bir kardeş kavgasıdır." 

Sonra Bakanlar Kurulu toplantısının ardından Sayın Bülent Arınç'ın, "kaçakçıların yönlendirilmiş olabileceği, kendilerine bir tuzak kurulmuş olma ihtimalinin bulunduğu" şeklindeki açıklamasının ardından şu soruyu sordum: 

"Bir tuzak söz konusu ise, tuzağı kim kurdu? Silahlı Kuvvetler'i yanıltarak, kaçakçı kafilesinin, sınırdan ağır silahlarla geçen PKK militanları olduğuna inanılmasını kim sağladı? Oyunu kim oynadı?" 

Benim cevabım iki şıklıydı:

"Bir, derin yapı içinde ayakta duran güç merkezleri, Kürt sorununun çözümü için atılan adımlardan rahatsız. Çünkü terör üzerinden ülkeyi yönetmeye alışmışlardı. Yeni bir demokratik açılım hamlesi gündemdeyken, terörle mücadeleyi zaafa uğratacak bir tezgâh kuruluyor. Böylece, sivil bir anayasa ve demokratikleşme yoluna da dinamit koyuyorlar. Ellerinde tek kalan PKK terörü kozuyla, hükümeti zor durumda bırakmayı hedefliyorlar. 

"İki, son dönemde ağır zayiat veren, ciddi güç kaybına uğrayan PKK'ya içeriden-dışarıdan elbirliği ile bir hayat öpücüğü konduruluyor. Selahattin Demirtaş, cenazeler toprağa verilirken ne diyor: 'Bugün ülke bölünmüştür. Artık emin oldum. 50 bin defa da öldürseniz, bu toprakların adı Kürdistan'dır.' İstismar için pusuya yatmış bir ruh halinin ifadesidir bu sözler..." 

Yazımı şöyle bitirmiştim:

"Uludere'de gerçekte ne olduğu da bir gün ortaya çıkacak. Bugün hükümete düşen, olayın başlangıcındaki yavaş hareket etme hatasını tekrarlamamasıdır. Hükümet ve adalet hızlı hareket etmezse, çok şey tersine dönebilir..." 

Maalesef beş ay önce taşıdığım endişeler, hükümet ve yargı hızlı hareket etmediği için hâlâ devam ediyor. Hükümetin Uludere olayının vahametini tam anlayıp anlamadığı konusunda tereddütlerim var. Özellikle İçişleri Bakanı Şahin'in önceki günkü yaklaşımı beni sarstı. 

Şahsen ben, Uludere olayının, hükümeti ve Kürt sorununun çözümünü sıkıntıya sokan en büyük kırılma noktası olduğunu görüyorum. AK Parti can evinden vurulmaya çalışılıyor, terörle mücadele zafiyete uğratılmak isteniyor. Durum gerçekten vahim ve çözümü için acil hamlelere ihtiyaç var. 

34 vatandaşımızın kendi jetlerimizle öldürülmesi korkunç bir olaydır. İşin içerisine kaçakçılık meselesinin sokulması, mazeretlere sığınma gibi bir yanlışa düşmektir. Uludere'deki acıyı iliklerimize kadar hissetmeden doğruyu yapamayız. Sayın Başbakan'ın Pakistan'da geç de olsa söylediği gibi ortada en hafifinden bir hata var. Yolda istemeyerek omzuna çarptığınız insandan özür dilemek gerekiyor da, böylesine bir olayda neden özür dilemekten kaçınılıyor? Şöyle yürekten çıkan samimi bir özre hâlâ o kadar ihtiyaç var ki... Bir diğer husus, böylesine korkunç bir hatanın sorumlularının bir an önce yargılanmasıdır. BDP-PKK çizgisi bu olayı, "ölenler Kürt olduğu için böyle davranılıyor, Kürdistan'ı kurmadan çözüm olmaz" provokasyonu için malzeme yapma çabasında. Bu çaba boşa çıkarılmalıdır. Hükümetin en acil işi bugün Uludere için yaralı yüreklere sahip çıkması ve Uludere tuzağının açığa çıkarılmasıdır. Sayın Başbakan 24 Ocak 2012 Salı günü partisinin TBMM grup toplantısında, "Uludere meselesinin de Hrant Dink cinayetinin de devletin derin dehlizlerinde kaybolmasına asla ve asla müsaade etmeyeceğiz." demişti. Ben bu teminata inanıyorum. Sadece meselenin aciliyetini anlatmaya çalışıyorum...

Hüseyin Gülerce - Zaman

  • Yorumlar 9
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    • farqini25 Mayıs 2012 Cuma 09:57rodoslama

      birileri bu beyefendiyi, bu bayda tüm ülkenin gündemini belirliyor, görüeceksiniz ki hükümet çok yakında adım atacaktır. çünkü işin kokusu çok çıkmaya ve ucu çok üsttekilere gitmeye başladı, birileri anladı ki hemen bu beyfendi yazı yazma gereği duydu...

      Yanıtla (0) (0)
    • Kadir25 Mayıs 2012 Cuma 10:41Sana Kim Yetki Veriyor?

      Merak ediyorum; Bazılarının fikir beyanlarını Hüseyin GÜLERCE hangi yetki ve Hakka dayanarak PKK veya BDP tandanslı diye sınıflandırıyor?

      Yanıtla (0) (0)
    • mehmet çelik25 Mayıs 2012 Cuma 11:52kusmak istiyorum

      Hak o kadar güçlü ki ve zalimler öyle sıkışmış ki silahsız insanlara kasten ve bilerek ucaklarla saldırıyorlar param parça ediyorlar gene doymuyorlar. Çirkinliklerini BDP nin arkasına saklanarak gizlenmeye çalışıyorlar. Nereye saklanırsanız saklanın Kürt halkı gerçek yüzünüzü görmüştür .

      Yanıtla (0) (0)
    • Abdullah Saydın25 Mayıs 2012 Cuma 16:27Roboski 'özrü'

      Sayin Gülerce dünyada hangi katil bir özür ile suçundan beraat edılmıştır.Ölen sizin çocuğunuz olsa katilin özür dilemesi ile yüreğinizdeki yangın sönecekmıdır. Çocuğunuzu bombalarla parçaladıktan sonra uçaklar saklı uçuranlar ellerını kollarını sallayarak yeni katliamlar peşındedırle. Onların yöneticileri belkide emrı verenleri istıhbaratı sağlayanlarının suçları yokmudur. Ne zaman yargı önüne çıkacaklar diye sorma gereğını neden duymuyorsunu

      Yanıtla (0) (0)
    • Medya terazi25 Mayıs 2012 Cuma 19:07ANAWATANIMIZIN İSMİ KÜRDİSTANDIR

      Değerli yorumcumuz, her görüşe eşit mesafede durmakla birlikte; büyük harflerle yazılan, hakaret, küfür, aşağılama vb. içeren, toplumsal hassasiyetleri zedeleyici nitelikteki yorumları yayınlayamıyoruz. Kriterlerimize uygun olarak yeniden yorum yazmanızı diler, ilginize teşekkür ederiz...

      Yanıtla (0) (0)
    • Medya terazi25 Mayıs 2012 Cuma 22:51Padişah ferman sallarmış

      Roboski qatliyamından önce, okyanus ötesinde kürdlere -mazlumlara yollanan fetva-fermanların bir etkisi olmasınmı ?

      Yanıtla (0) (0)
    • abdulkadir yilmaz26 Mayıs 2012 Cumartesi 12:30samimiyet sorunu

      diyosunuzki samimi bir özür dilenmeli,düsünün yani öldürülenler kürt oldugu icinmi özür dilemek agir geliyor,bizde bunu anlamakta zorlaniyoruz, kemalizmin bu ülkede basariya ulastigi tek konu insanlarimizin genlerine türk milliyetciligini yerlestirmesi,bundan kurtulmak nasil olur milliyetciligi benimseyenler düsünsün, öyle bir milliyetcilikki,önce türk sonra müslüman,yada sonra islam gelir, diyen zavalli bir hastalik, samimi müslüman olabilirsek sorun cözülecektir.

      Yanıtla (0) (0)
    • serkan26 Mayıs 2012 Cumartesi 12:32.................

      Sayın Gülerce, siz insanı ve vicdanı olarak kürt halkının uğradığı katliamlara tamamen karşıtlık uzerinden hareket etmiyorsunuz. sizin kaygınız kürt halkının gerçeği görmesi ve kendileri dışında hiç bir unsurun onlar için bir kurtuluş olmayacağına olan inanclarından tedirginlik duymanızdan başka bir şey değil. iktidar hata yaptı, yanlış yaptı özür dilesin ve iktidara zeval gelmesin mantığıdır. yoksa bu kürt halkının asli temsilcisi olan demirtaş

      Yanıtla (0) (0)
    • aydın çınar26 Mayıs 2012 Cumartesi 23:20ey müslüman ?

      sen hüseyin gülerce bir müslüman olarak kürlerin hakkını, hukukunu ver ondan sonra bizler bu çocukları niçin dağa gönderiyoruz diye sor. bu çocuklar boşuna dağa çıkmıyor. bu gençler kendi topraklarında en az senin kadar özgür yaşamak istiyor. sen müslüman olarak bunların hakkı savun ve hakkını ver. sen ne diye allahın işine karışıyorsun. Allahın verdiği hakkı sen nasılda oluyor kendinde bir hak olarak görüpte vermiyorsun.

      Yanıtla (0) (0)
Diğer Haberler
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89