Hafta sonu İmralı’ya giderek Abdullah Öcalan ile görüşen BDP heyeti bugün ya da yarın Kandil’e gidecek. Heyet, Öcalan’ın ‘yeni format’ olarak adlandırdığı ‘diyalogdan müzakereye geçiş süreci’ ile ilgili görüş alışverişinde bulunacak. Kandil’e BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan’ın yanı sıra, BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder de bulunacak.
Öcalan’ın kendisiyle görüşen BDP heyetiyle, kesintiye uğrayan geri çekilme süreci, hükümetin bu hafta açıklaması beklenen demokratikleşme paketi, Erbil’de yapılması planlanan ancak ikinci kez ertelenen Kürt Ulusal Kongresi ve Rojava'da PYD ile El Nusra Cephesi arasındaki çatışmalarla ilgili görüş alışverişinde bulunduğu öğrenildi. Öcalan’ın heyet aracılığıyla kamuoyuna açıkladığı, “Bir yıl önce başlattığımız diyalog sürecini bundan böyle yeni bir formatla yani anlamlı bir müzakereye evrilterek, derinleştirerek sürdürmek gerektiğini düşünüyorum. Anlamlı bir müzakere için gerekli olanak ve araçları devlete de Kandil’e de iletmiş durumdayım” sözleri, “üç aşamalı planın rafa kaldırıldığı ve yeni bir plan üzerinde durulduğu” yönünde yorumlara neden oldu.
Yeni format ne?
BDP’li Buldan, ‘yeni format’ ile ilgili Radikal’e yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Öcalan’ın söylemek istediği şu; süreç devam ediyor. Ateşkesin devam etmesi sürecin devam ettiği anlamına geliyor. Daha önce üç aşamalı bir plan vardı. Bu plan devam ediyor ama Öcalan, ‘artık bu aşamaların farklı bir noktaya evrilmesi gerektiğini’ ifade etti. Yani ‘diyalog sürecinin bitirilip müzakerelere geçilmesi gerektiğini’ söylüyor. Bu sürecin muhataplarından biri Sayın Öcalan, ancak sadece iki BDP’li ve kardeşleriyle görüşüyor. Artık daha farklı kişilerle de görüşmeler yapması lazım. ‘Benimle müzakere yürütülmek isteniyorsa avukatlarımla, başka heyetlerle, basınla ve STK’larla görüşebilmem gerekiyor. Bunlar yaratılırsa müzakereye dönüştürmek mümkün olur’ diyor. Sayın Öcalan bunu kastediyor.” Buldan, kendilerine Kandil’e ulaştırılmak üzere bir mektup verilmediğini belirterek, mektubun daha önceki resmi heyete teslim edildiğini söyledi.
Görüşmenin bazı detayları da kamuoyuna yansımaya başladı. Edinilen bilgiye göre Öcalan’ın KCK’nın geri çekilmeyi durdurmasına ilişkin, “Ateşkesin sürmesi önemli. Devlet de buna uygun olarak davranmalı” dediği öğrenildi. Öcalan’ın ilk Paris’te öldürülen üç Kürt kadının cenazesinde yaptığı konuşmanın ardından hükümetçe İmralı heyetlerinden veto edilen Ahmet Türk ve Gezi olaylarına katıldığı gerekçesiyle heyetten çıkarılan Sırrı Süreyya Önder’in de yeniden heyete katılmasını istediği kulislere yansıdı.
Görüşmede Suriye’nin Rojava bölgesinde yaşanan çatışmalar ile ABD ve Rusya’nın Suriye’ye olası müdahaleye karşı diyaloğunun da masaya yatırıldığı öğrenildi. Bu çerçevede Öcalan’ın birçok ülkenin, sürecin seyrine göre tavır geliştirebileceğini belirttiği kulislerde konuşuldu.
BDP’li Demirtaş, İmralı dönüşü, görüşmeyi Sterk TV’ye değerlendirdi. Demirtaş, “Bizim görüşmemizden sonra iki kez devlet heyeti ile görüştüğünü ve ciddi tartışmalar yaptıklarını söyledi. Neler yapılması gerektiğini yazılı ve sözlü olarak devlete ilettiğini anlattı” dedi. Öcalan’ın geçen bir yıllık süreci ‘diyalog süreci’ olarak değerlendirdiğini belirten Demirtaş, Öcalan’ın artık bu süreci müzakereye dönüştürmek gerektiğini belirttiğini ifade etti. Demirtaş, “Geçen bir yılı kayıp olarak görmüyor ama kesin ve kalıcı barışa ulaşılamadığını da herkesin gördüğünü belirtiyor. ‘Benimle müzakere yürütülmek isteniyorsa avukatlarımla, başka heyetlerle, basınla ve STK’larla görüşebilmem gerekiyor. Bunlar yaratılırsa müzakereye dönüştürmek mümkün olur’ diyor kendisi” diye anlattı. (Radikal)
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.