• BIST 10276.88
  • Altın 2390.367
  • Dolar 32.335
  • Euro 34.7427
  • İstanbul 13 °C
  • Diyarbakır 11 °C
  • Ankara 9 °C
  • İzmir 14 °C
  • Berlin 14 °C

Ulusal Kongre ve Güney seçimleri

Günay Aslan

Uzun zamandır gündemde olan ve bir ayı aşkın bir süredir de hazırlık çalışmaları yapılan Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) 15-17 Eylül tarihlerinde Hewler’de toplanıyor.

Kürdistan’ın dört parçasından ve diasporadan 600 delege ile 300 de konuğun katılacağı kongrenin gerçekleşiyor olması Kürt kamuoyunda büyük bir sevinç ve çoşku yaratıyor.

Ancak hazırlık toplantıları çok zorlu geçen, bir kez ertelenen ve hatta iptalin kıyısından geri gelen kongreyi yeni sorunların beklediğini de görmek gerekiyor.

Yaşanan iç sorunlar Afganistan’dan Sudan’a kan deryasına dönüşmüş bölgedeki gerilimin Kürdistan’ı da ciddi biçimde etkisi altına aldığını gösteriyor.

Ortadoğu’nun yangın yerine, Arap Baharı’nın kabusa çevrildiği günümüzde Mısır ve Suriye’de yaşandığı gibi bölgede her an, her şey olabiliyor.

Olup bitenler de herkes gibi bölgenin yükselen dinamiği Kürtleri de derinden etkiliyor.

Dışarıda olduğu gibi içeride de ciddi çalkantı ve sarsıntıların yaşanması bu nedenle kaçınılmaz oluyor.

Bölgesel dengelerin değişim hızı ve istikametine bağlı olarak Kürtlerin iç dengeleri de sarsılıyor; Kürt partileri arasındaki rekabet buna bağlı olarak ya yumuşuyor ya da kızışıyor.

Elbette tartışmalar demokratik zeminlerde kaldığı sürece yararlı da oluyor. Çünkü bu demokrasi kültürünün gelişmesine ve toplumsal gelişmenin ivme kazanmasına hizmet ediyor.

Öte yandan Kürt partileri; özellikle de PKK ve KDP arasında yaşanan sorunların ağırlıklı olarak Rojava’ya yaklaşımdan kaynaklandığı biliniyor.

PKK, Rojava Kürtlerinin YPG üzerinden yürüttükleri direnişe ve PYD’nin uygulamak istediği toplumsal projeye açık ve tam destek veriyor.

Güney’in YNK ve GORAN da dahil birçok partisi de bu politikayı destekliyor. KDP de aslında genel hatlarıyla Rojava’nın özgürleşmesinden yana bir politika izliyor fakat, sıra toplumsal projeye gelince işin rengi değişiyor. KDP bu projede söz ve karar sahibi olmak istiyor. Buradan hareketle Rojava’da kendine bağlı siyasi güçleri güçlendirmeye çalışıyor. Elindeki imkanları bunun için kullanıyor.

Bu da ulusal ve bölgesel meselelerde şimdiye kadar birlikte hareket eden ve bir koalisyon izlenimi veren PKK ile KDP arasında gerilimler yaratıyor.

Gerilimlere rağmen ama, kongrenin toplanması da Kürtlerin kendi kaderlerini tayin etme noktasında ortak bir iradeye sahip olduklarını gösteriyor.

Kürtlerin kaderiyse şimdi Rojava’daki gelişmelere bağlanmış görünüyor. Süreç Kürdistan’ın bu parçasının hızla özgürleşmesini ve Kürt halkının demokratik iradesinin bir an önce hayata geçirilmesini gerekli kılıyor. Aralarındaki sorunlara ve bütün zorluklarına rağmen Kürtlerin bu bilinçle hareket etmeleri ve kolektif bir irade (kongre) oluşturarak bu süreci ilerletmeleri gerekiyor.

Kongrenin toplanması bu açıdan umut veriyor. Kürt siyasetinde uzlaşma kültürünün güçleniyor olması Kürt halkının geleceğe güvenle bakmasını sağlıyor.

***

Kongreden bir hafta sonra (21 Eylül) ise Güney’de seçimler yapılıyor.

1 milyon 200 bini Süleymaniye, bir milyonu Hewler, 700 bini de Duhok eyaletinde olmak üzere yaklaşık 2 milyon 900 bin seçmenin oy kullanacağı seçimlere 40’a yakın parti ve oluşum katılıyor.

Hem parlamentoda hem de kamuoyunda yaşanan tartışmalar Güney’de kıyasıya bir seçim yarışının yaşanacağını gösteriyor.

Buna rağmen ama, 101 üyesi olan parlamentoda Barzani’nin lideri olduğu KDP yine birinci parti olacağa benziyor.

Güney’de GORAN-YNK sıralaması dışında mevcut siyasi denge değişecekmiş gibi görünmüyor.

Talabani’den sonra YNK’nin başına geçmesi beklenen isimlerin başında gelen Behram Salih, YNK’nin artık KDP’nin ‘eklentisi’ olmaktan çıkması gerektiğini söylüyor. Geçen seçimlere KDP’yle birlikte katılan YNK, buradan hareketle seçimlere bu kez kendi başına katılıyor. Mevcut sistemin ve partilerin halkın talep ettiğiÇ ‘değişim ve dönüşüme’ yanıt veremediğini belirten Salih, YNK’nin seçim stratejisini GORAN (değişim) hareketinin yarattığı hayal kırıklığı üzerine oturtmuş gözüküyor.

Değişim bayrağını onlardan almaya, YNK’yi seçimlerden başlayarak uzun süreli bir politika için yeniden yapılandırmaya çalışıyor.

Ne kadar başarılı olacağını zaman gösterecek ama, YNK’nin Soran bölgesinde GORAN’a kaptırdığı liderliği bu seçimlerde geri alacağı anlaşılıyor.

Güney seçimlerinden KDP’nin birinci, YNK’nin ikinci, Yekgirtu İslami’nin ücüncü, GORAN’ın ise dördüncü parti olarak çıkacağı tahmin ediliyor. Seçimlere ilk defa katılma hakkı elde eden PÇDK’nin ise parlamentoda temsil edilmesi zor görünüyor.

Diğer taraftan Güney seçimleri sadece Kürdistan’ın yönetimi için değil, 7 Nisan’da yapılacak Irak Cumhurbaşkanlığı seçimleri açısından da önem taşıyor. Batı basınında Irak Cumhurbaşkanlığı için şimdilerde sık sık Mesud Barzani’nin adı geçiyor.

Fakat dış olaylar bir yana Kürdistan’daki iç siyasi gelişmeler ve özellikle de KDP içi dengeler göz önüne alındığında Barzani’nin Bağdat’a gitmesi mümkün görünmüyor...

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89