• BIST 9524.59
  • Altın 2487.553
  • Dolar 32.5322
  • Euro 34.693
  • İstanbul 14 °C
  • Diyarbakır 17 °C
  • Ankara 18 °C
  • İzmir 18 °C
  • Berlin 9 °C

Türkiye’nin ‘erkek sorunu’

Nihal Bengisu Karaca

BU yazı yazıldığı sırada bir erkek, özel meseleleri üzerinden dövülmeye çalışılıyordu, Taner Yıldız’ın burnu kırılmış, Ahmet Türk’ün burnu ise henüz iyileşmemişti. Belüstü yumruklar, belaltı yumruklara karışmıştı.

Ahmet Türk’e saldıranlarla Taner Yıldız’a saldıranların gerekçeleri aynıydı: Şehitlerimiz. Bir başka bağlamda şöyle tanımlamak da mümkün: Devletin yürüttüğü bir davada kendine yönelik bir özeleştiri sürecine girmesinin halkta yarattığı öfke.

Demokratik açılım, bir yanıyla devletin kendi kendisini eleştirmesiydi. Ama böyle büyük eleştiriler, çok iyi gerekçelendirilmezler ve meşru bir zemine oturtulmazlarsa travmalara sebebiyet verirler.

İtiraf edelim, millet olarak hatalarını itiraf eden bir devlete aşina değiliz. Ne o öyle, sorgulamak, yüzleşmek, özeleştiri filan, Amerikan filmi mi lan bu, ne o öyle karı gibi! (Eşittir, milletimizin “iç sesi”.)

Milletimiz inancının ve manevi yatırımının boşa çıktığını görmektense, daha çok şehit vermeyi bile kabule şayan buluyor. Geçmişteki bir fedakârlığın “boşa gitmiş olması ihtimali”, geleceğin getireceği mutluluktan daha önemli onun için. Elbette bu millet, aynı zamanda “değişim” istiyor, ama bu affetmekle ilgili bir değişim değil. Çalışmayı ül addetmeyenin zengin olma, refaha kavuşma htimalinin artmasını istiyor. Bu değişim talebi kadınlar gibi(!) barış isteyen/ ağlayan/sorgulayan/anneler diyen bir devleti kapsamıyor.

Bu milletin söz konusu “sorunlarına”; ne Ermeniler, ne Kürtler, ne Alevilerle ilgili hatalarını sorgulayamayan, barışmayı gururuna yediremeyen, taviz vermekten ödü kopan tamamı erkek hallerine en iyi gelecek şey, o hallerin içine bir miktar kadınlık zerk edilmesidir diye bir görüş var. Ama o “siyasal erkek ideolojisi” bu yöndeki çabaları da cezasız bırakacak değil.

OSMAN CAN’A YAPILAN

Bakın Anayasa’nın 10. maddesine yönelik değişiklik 336 oyla kabul edilmiş bulunuyor. Değişiklik önerisi kadın-erkek eşitliği açısından kadınlar lehine alınacak tedbirleri kapsıyor. Bu değişiklik önerisinde hatırı sayılır katkısı bulunan kişilerden biri, son zamanlarda ismini sıkça duyduğumuz Osman Can’dan başkası değil. Ne ironidir ki, kadın ile vuruyorlar ona. Retoriğe daralanlar Osman Can’ın erkeklik gururuna dadandılar. Yine ne ironidir ki, bunu yapan, misal İtalyan tasarımcı Massimo Vignelli’nin (Hürriyet, 21.09.2008), “Kocana âşık ol, ama asla sadık olma!” gibi “yapıcı” önerilerini ferah feza sayfalara yayan, Batı tarzı modernözgür ilişkileri olan kentli rol modeli kadını inşa eden ve idealize eden gazeteden başkası değil.

Kusura bakmayın ama muhafazakâr ahlakçılık hiç değilse olduğundan başka bir şeymiş gibi görünmüyor. Seni hangi koşullarda linç edeceğini baştan ilan ediyor. Ama Türk usulü seküler ahlakçılık pusu kuruyor, arkadan bıçaklıyor. Kemiksiz. Zaten tam da bu ikiyüzlülüğü nedeniyle mevzi kaybediyor. Ben artık biliyorum ki, Ayşe Arman bir gün uyanıp antimilitarist çizgisi belirgin bir yazara dönüşse, bir vicdani retçi, bir demokrasi süvarisi haline gelse filan, kendisi hakkında “Zaten şöyle böyleydi” diyen ilk yayın organı kendi gazetesi olacak. Hangi kadın böyle bir “hürriyet”e güvenebilir?

Tabii bu arada belirtmem lazım, Gülnur Can mevzuunun gelişi, Özgül Erden’e olanlardan belliydi. Bu hatırlatmayı gönül rahatlığıyla yapabilirim. Çünkü Albay Berk Erden’in eşiyle ilgili fotoğraflı ithamların internette ve TV’lerde konu edilmesini de aynı şekilde eleştirmiş, albayın intiharına neden olan bu gidişatı kınamıştım (14.02.2010, HT Gazete). O dönem de bu durumu telin etmeyen, “Özel hayat üzerinden karakter suikastı kime yapılırsa yapılsın çirkindir” ilkesini koyamayan muhafazakâr-liberal/demokrat kalemlerin-yayın organlarının duyarsızlığı karşısında irkilmiştim. Çünkü yıpranan karşıtım ise çirkinliğe itirazım olmaz, mevzu açılım ise çifte standart mubahtır şeklindeki “erkek” hastalıklarından birine yakalanmış değilim.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89