St. Petersburg zirvesinden sonra Ankara’nın Rusya’yla arayı düzeltmesi, başta ekonomi olmak üzere birçok alanda Türkiye’yi rahatlatacak bir adım. Buna şüphe yok.
Ancak Türkiye’nin Rusya’yla normalleşme sürecine girmesi, ille de Batı’dan uzaklaşması mı demek? 15 Temmuz darbesi yüzünden 200 yıllık Batılılaşma ve neredeyse 100 yıllık ittifak sürecini bırakıp, gire gire Şanghay İşbirliği Teşkilatı’na gireceğiz?
Devlette Avrasyacı rüzgârlar esiyor. Görünen o ki, 15 Temmuz darbe sürecinin faturası, büyük ölçüde Fethullah Gülen’i barındıran ABD’ye kesildi. NATO’dan çıkmak mı istersiniz, AB’yle ilişkileri sonlandırmak mı; hepsi konuşuluyor.
Ben nihayetinde Türkiye’nin Batı’dan kopacağını sanmıyorum. Eninde sonunda bir kâr-zarar hesabı yapılıp rasyonel adımlar atılacaktır. Ancak bu türbülanslı dönemi anlayabilmek için birkaç tespit faydalı olabilir:
Gülen’in darbedeki rolü ve devletteki kadrolaşma konusunda başından beri Batı’ya dert anlatamama durumu var. Bunun bir nedeni, daha düne kadar Gülen cemaatinin Batı başkentlerindeki network’unun iktidar partisi tarafından adeta devletin PR ajansı gibi kullanılıyor olması. Washington’u ziyaret eden bakanların koşa koşa Pensilvanya’ya uğraması, her dış protokol gezisinde Gülen okullarının olması, Washington’a uğrayan dışişleri bakanlarının toplantıları elçilikte değil doğrudan cemaat vakıflarında yapması vs. Keza Brüksel’de bizzat Ankara tarafından Gülen lobisinin AB sürecinin bir ayağı olarak işlev görmesinin istenmesi. Dün iyi dediğine bugün kötü deyince Batılı adapte olamıyor. Bir bit yeniği arıyor.
Bir başka sıkıntı, Gülencilerin devlet ve askerdeki kadrolaşmasıyla ilgili 15 Temmuz’dan bu yana ortaya çıkan olguların, seküler bir Batılı tarafından‘algılanamayacak’ ölçüde patolojik oluşu. İmamlar, abiler, gözle namaz kılmalar, yıllarca kimliğini gizlemeler, genelkurmay başkanlarını gizlice dinleyip haftasonları kasetleri abilere vermeler vs. ‘Yok artık’ dedirtecek cinsten olaylar bunlar. Bizzat yaşadığım için söylüyorum, Batılılara ‘fantezi’ gibi geliyor bizim realitemiz.
Çünkü‘roman’ dışında bu patolojiyi kavramalarına imkân verecek bir tarihi ya da sosyolojik referans yok yaşamlarında. Düşünsenize bir Avrupalıya 10 değil 30 yıldır sınav sorularının çalındığını ya da bir okulun arkasında gizli bir bölme olduğunu, ipi çekince açıldığını, orada alçıdan el olduğunu ve askeri talebelerin eli öptüğünü anlattığınızı. Bunlar normal insanların yapmayacağı, çılgınca işler. Da Vinci şifresi gibi. Bizler anlıyoruz bu patolojiyi ama Batılıya inandırıcı gelmiyor.
Üçüncü sıkıntı, medya ve siyasette sürekli pompalanan Batı karşıtı söylemin karşı tarafı da yormuş olması. Söylem bir tortu bırakıyor. Farkında mısınız? Türkiye ‘Bak giderim haaa’ diyor ama karşıdakiler kılını kıpırdatmıyor.
Bir başkası, ABD’nin darbe sürecinde somut rolü olduğuna dair medyada çıkan haberlerin karşı tarafta bir tepki rüzgârı yaratması. Dikkat ederseniz Türk yetkililer, Fethullah Gülen’i barındırmak dışında ABD’nin darbe girişiminde rol aldığına dair cümleler kurmuyor artık. Çünkü ne Büyükada’daki İran toplantısı (ki Graham Fullerkatılmamış ve katılımcıların çoğu dünyanın farklı yerlerinden İran uzmanları) ne de yakalanan diğer yabancılarla ilgili haberler temellendirilemedi. Fethullah Gülen’in ABD’de yaşamasının dışında organizasyon ve kadrolaşma, büyük ölçüde ‘Made in Turkey’ gibi gözüküyor.
Batı ve Türkiye arasında karşılıklı algı aşınması, güven eksikliği var ve ne orada ne de burada kimse bu duruma neşter atmak niyetinde değil. Pürüzleri gidermek için mekanizma yok.
Gülen’in iadesi için Türkiye, iç kamuoyuna sunduğu sansasyonel malzemeyle bir ABD mahkemesi için hazırlaması gereken titiz ve hukuki dosyayı aynı sanıyor. ‘Bak, bak ne ifadeler var. 80 klasör yolladık!’ lafının hiçbir anlamı yok. İki kamyon da belge yollasanız, önemli olan nasıl bir hukuki çalışma yürüttüğünüz. İyi bir hukuk firmasının, o ifadelerden de faydalanarak, Amerikan mahkemelerinde bir ABD’li hâkimi ikna edebilecek güçlü bir ‘brief’ hazırlaması gerekiyor. Bu yapılabilir. Ama kanımca daha ciddi bir çalışma ve dikkatli bir dil gerektirir.
- BIST 9203.37
- Altın 4296.947
- Dolar 39.6155
- Euro 45.6765
- İstanbul 25 °C
- Diyarbakır 34 °C
- Ankara 24 °C
- İzmir 32 °C
- Berlin 32 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
Türkiye neden anlaşılamıyor

Aslı Aydıntaşbaş / Cumhuriyet
- Yorumlar 0
- Facebook Yorumları
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Yalancı bahar mı ikinci bahar mı?30 Ağustos 2018 Perşembe 13:34
- Mutsuzluk beter umutsuzluk daha beter19 Ağustos 2018 Pazar 09:40
- Avrupa ile yakınlaşmak için17 Ağustos 2018 Cuma 11:45
- Trump, Brunson’la ilgili ne demiş?12 Ağustos 2018 Pazar 10:42
- Takas formülü: Önce Rahip Brunson sonra Hakan Atilla05 Ağustos 2018 Pazar 12:20
- Brunson yaptırımları ve devam eden pazarlıklar02 Ağustos 2018 Perşembe 12:13
- Brunson’la takas fikri kimden çıktı29 Temmuz 2018 Pazar 13:06
- Al Papaz’ı ver Halkbank’ı26 Temmuz 2018 Perşembe 10:39
- Sessizlik22 Temmuz 2018 Pazar 11:45
- Batı’yla pazarlık15 Temmuz 2018 Pazar 11:40
- Osmanlı bu değildi12 Temmuz 2018 Perşembe 11:11
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.