• BIST 9486.56
  • Altın 4175.093
  • Dolar 39.1971
  • Euro 44.6439
  • İstanbul 21 °C
  • Diyarbakır 27 °C
  • Ankara 18 °C
  • İzmir 23 °C
  • Berlin 14 °C

Öndegidenler ve Törel İyilik ve Kötülük!

Yavuz Delal

Seviyesiz ve dengesizden “itici” bir söze yüklüdür salak kelimesi. 

Salak olmakla akılsız olmak örtüşen yüklemeler de değildir. Yani salak; bilgili bilgisiz olabildiği gibi, bilgisiz bilgili de olabilir. Bir nevi cahil yüklemidir salak! 

Aslında salak olmak utanılacak bir şey midir! Çünkü eğer utanılacak bir şey olabilseydi bu toprakların öndegidenlerinin önesürümlerinden epey bir utanması icap ederdi. Fakat kimsenin utandığına tanıklık etmiş olmamamıza rağmen, neden salaklığın değil de, salak kelimesinin itici geldiğini de anlamaya çalışmamız lazım tabi. 

Bir durumun kendisinden değil de, teriminden ar etmek ve ar edilmesini önermek törel bir ahlak olsa gerek. Törel yaşam biçimine saygı da gerektiğine göre, öyleyse faal salaklığın değil onun tesmiyesinin itici bulunması ve tesmiye edilen salaklığın bizzat kendisinin salak terimini mahkum etmesi töreye uygundur herhalde! 

Törelin tüzele uç vermesi ve onun önemli kaynaklarından biri olması, benim kabul etmemle de alakalı değildir. Aslında törel yaşam savunduğum veya savunacağım bir şeydir, zira törel toplum içerisinde yaşamaktayım ve toplumun ilgili argümanlarını vasat bir ahlak üzerine inşa ettiğini biliyorum. 

Bu bakımdan toplum seviyesiz ve dengesiz değildir. Yani salaklığın kendisi belli bir seviye ve denge unsuruyla yüklemlidir. Topluma bu yüklemi törel kılan asıl unsur ise, öndegidenlerdir. Yani toplum, öndegidenlerin seviye ve dengesiyle törel felsefesini edinmektedir. 

Yahudileri soykırıma uğratan Alman törel toplumu, yaptığının Avrupa’ya en büyük iyilik olduğundan şüphe etmiyordu. Alman toplumunun, soykırımı, “şüphesiz iyilik” olarak törel kılması Nazilerden (Nasyonal Sosyalistlerden), Naziler de Adolf Hitler’den bağımsız değildi. 

Yenilgi sonrasında Alman toplumunun törel biçimi tam anlamıyla değişti. Yani yenilgi öncesi “şüphesiz iyilik” olan soykırım, yenilgi sonrası “şüphesiz kötülük” oldu. Öyle ki, Alman toplumu geçmiş “salaklığın” utancını, yeni öndegidenler eliyle kaim kılınan “şüphesiz kötülük” olarak törel yaşam biçimiyle uyumlu hale getirip, soykırım utancını koruma yasası çıkardı. Artık törel yaşamda soykırımdan utanmamak suç kabul edildi! 

Benzer biçimde “Kürt sorunu”nu, Şeyh Said’den bu yana Türk toplumunun yaşamında “Kürtçülük, bölücülük ve terör” olarak törel kılmak, Türk toplumunun kendiliğinden harcı değildi. Bu ona öndegidenlerinin bir önesürümü olarak öğretildi. Öyle ki, Kürtlerin “egemenlik hakkı” Türk toplumunda “şüphesiz kötülük” olarak yasa haline getirildi. Ve şüphesiz iyilik, Kürtlerin “egemenlik hakkı”nı şüphesiz kötülük olarak yasallaştıran bölünmez bütünlük, herkes Türk’tür, devletin bekası, etle tırnak, ümmet-kardeşlik gibi törel ve tüzel önesürümler oldu. 

Vahim taraf şu ki, Nazi önesürümü törel yaşama katılmış olsa da, kısa ömürlü olduğundan belki, Alman toplumu geçmiş salaklığından utanma erdemini -yenilgiyle de olsa- tedarik etti. Ve fakat neredeyse bir yüzyıldır sağcı-solcu, laik-dinci değişken öndegidenler marifetiyle Türk toplumunda törel kılınan Kürtlere dönük “şüphesiz kötülük” dogması, şimdilerde değişime yöneleceğine İslamcı geçinen-bilinen salaklar yüzünden daha sekter bir hal alma tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktadır. 

Türk toplumunun Kürtlere ilişkin hakka uygun olmayan törel yaşamını yadsıyıp da, bu salaklığa törel devamlılık veren şimdinin muktedir zihniyetinin yazar-çizer öndegidenlerinin salak olduklarından arada bir bahsetmek yanlış olabilir mi? Üstelik Cumhuriyetin Kemalist çocuklarından önemli bir kısmının son zamanlarda bu yanlış törel yaşam biçimini yadsımaya ve değiştirmeye dönük ciddi çabaları varken! 

Türk toplumunun İslamî kesiminden birinin -hangi hesap adına olduğu ayrı olmak üzere- hasbelkader törel yaşamı değiştirmeye uç verebilecek açıklamasına, yine İslamî kesimden birilerinin “haksızlık ediliyor” diye tahammül dahi göstermemesi yanlış törel yaşamı sekter kılması bakımından salak yüklemesinden daha vahim bir hakaret değil midir? 

Kusurumuz salaklığı törel kılmak değil de, arada bir salaklara salak demek olsun! Bu kusuru yüklenirim, imaj töreline aykırı da olsa!

  • Yorumlar 8
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    • Ahmet Eryılmaz17 Ekim 2011 Pazartesi 15:26Güzel Bir Bağlantı

      Önceki yazının içeriğini açıklaması bakımından güzel bir açıklama olmuş. Bu bakımdan ve genel olarak, evet haklı ve gerekli bir yazı olduğunu anladığımı söylemek isterim.

      Spaz brez Delal

      Yanıtla (0) (0)
    • musa firat18 Ekim 2011 Salı 17:48salak

      tesekkur ederin, sayin Delal.

      Yanıtla (0) (0)
    • orhan19 Ekim 2011 Çarşamba 14:40sevgiler sayın hocam

      aziz nesinin türkiye toplumu ile ilgili buna benzet tespiti aklıma geldi...

      Yanıtla (0) (0)
    • Kenan19 Ekim 2011 Çarşamba 14:47gereksiz

      gereksiz bir sürü izah var yazıda. zorlama cümle kurarken okuyucunun sabrı taşıyor. Madem Türkçe yazıyor sayın yazar, Türkçe imla ve kurallara dikkat etmesi gerekir. Bir yazı ancak bu kadar sıkıcı olabilir. Yazının muhtevasından vazgeçtim, anlatım o kadar kötü ki...

      Yanıtla (0) (0)
    • Ahmet Eryılmaz19 Ekim 2011 Çarşamba 15:16Kenan arkadaş'a

      Meseleyi böyle kestirip atmakla karalanmış olunmaz. Eğer yazarı karalamak istiyorsanız iddianıza bir iki örnek verin de biz de anlayalım, yazarı karalamak için yeterli olan imla kusurlarının ne olduğunu.

      Yanıtla (0) (0)
    • Kenan20 Ekim 2011 Perşembe 12:00Ahmet arkadaş'a

      Verilebilecek on bir örnekten sadece bir tanesi: "Törelin tüzele uç vermesi ve onun önemli kaynaklarından biri olması, benim kabul etmemle de alakalı değildir." Siz bir şey anladıysanız bu cümleden, diyeceğim birşey yok...

      Yanıtla (0) (0)
    • Ahmet Eryılmaz20 Ekim 2011 Perşembe 13:15Kenan Arkadaş'a 1

      Ben anladım dostum, bak ve oku sana da anlatayım:
      Töreye yani anane adetlerine uygun olan bir toplumsal kural, aynı zamanda tüzelin yani hukukun kaynaklarındandır. Yazar açıkça diyor ki, bu durumun böyle olması benim bunu kabul edip etmememle alakalı değildir. Yani kabul etsem de etmesem de toplumsal bir kural olarak hukukta da kaynak olarak genel kabul görmüştür. Yani salak demek toplumsal bir kuralın çiğnenmesi anlamına gelmesi ölçüsünde yasal bir yaptırımı da sa

      Yanıtla (0) (0)
    • Ahmet Eryılmaz20 Ekim 2011 Perşembe 13:17Kenan Arkadaş'a 2

      Önceki ve sonraki paragraflarda salaklığın değil de salak demenin itici gelmesinin töreye uygun kılındığını belirtmiş yazar. Salaklık törenin pek ilgilenmediği bir durumken, buna mukabil salak demeyi töre ve onun uç verdiği hukuk uygun bulmuyor.
      Bilmem anlata bildim mi. Hem bu örneğin imla ile ne alakası var. Diğer on örneğini de ver istersen, onlarında izahını yapayım.

      Yanıtla (0) (0)
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89