Bizzat Cumhurbaşkanı’nın ağzından duyduk, OHAL uzatılacakmış, tersi olsa çok şaşardım. Zaten OHAL öncesinde de normal bir hal yoktu. Başkanlık sistemi arzusu da aşağı yukarı OHAL rejimi tesis etmek demekti. 15 Temmuz’dan sonra, belki ülkenin içinde bulunduğu halin vahameti anlaşılır dedik, öyle olmadı. Belli ki şimdi başkanlık sistemi tesis edilmeden OHAL bitmeyecek. Neden bitsin? Cumhurbaşkanlığı önderliğinde iktidar partisi ve çevresinin siyasete bakışı pek değişmiş görünmüyor. Geçici uzlaşma siyaseti, “peşimize takılın” siyasetine dönmüş vaziyette, fazladan “FETÖ temizliği” adı altında hakkın hukukun askıya alınması meşrulaşmış oldu, Kürt cephesinde daha da kötüleşme dışında değişen bir şey yok. 15 Temmuz “demokrasi direnişi” çoktan OHAL rejiminin resmi ideolojisi haline geldi.
Bu yıl eğitim yılı 15 Temmuz etkinlikleri ile açıldı, ama bu açılışın teması “demokrasi”den ziyade “şehitlik” oldu. Hem başka ne olacak, 15 Temmuz’da tam olarak ne oldu, suçlusu kim sorusunun cevabını biz bile bilmiyoruz; okul çocuklarına ne anlatıldı, anlatılabildi merak ediyorum. Mesela, bir darbe girişiminden bile haberdar olmayan, rehin düşen bir Genelkurmay Başkanı, haberi alan ama Cumhurbaşkanı’na bile söylemeyen İstihbaratın başı neden sorumlu ve hatta suçlu değil, hiçbir şey olmamış gibi işine devam ediyor sorusuna verilen cevabın “dere geçilirken at değiştirilmez” olabildiği bir ülkede okul çocuklarına nasıl “zihin açıklığı” temenni edebiliriz?
Sonra, FETÖ meselesini çoluk çocuğa nasıl izah edeceğiz! Amerika’da yaşayan tuhaf bir vaizin ülkeyi, siyaseti, kurumları teslim aldığı, durumun yeni fark edildiği, şimdi ülkeyi bu tehlikeden temizleme mücadelesi verdiğimiz izahını küçük çocuk anlamaz, büyük olan inanmaz, inanırsa memleketine güveni, saygısı azalmaz mı? Öteden beri bu ülkenin tarihinin, talihinin, “ak-kara ve her yer düşman” çerçevesinde anlaşılması, algılanması, algılatılmasından şikâyet etmiyor muyduk? Bu yeni hikâye bu sorunumuza tüy dikmiş olmuyor mu? Eğitim yılını bu çerçevede açan bir ülkede nasıl nesiller yetişir, onlardan kime ne hayır gelir?
Cumhuriyet kurulalı neredeyse yüz yıl olacak, hâlâ çoluğa çocuğa anlatacağımız doğru dürüst bir hikâyemizin olmaması, olamaması garip değil mi? “Atatürk’ün dayısının çiftliğinde nasıl karga kovaladığı” bahsinin, ders konusu olduğu bir ülkenin az gidip uz gidip varacağı yer bu mudur? Darbeye karşı canından olanlara Allah rahmet eylesin, demokrasi adına hafızamızdan çıkmasın, ama ayakkabıları, güneş gözlükleri gibi eşyalarının sergilendiği bir köşe tesisi nasıl bir iştir? Yeni rejim tesisleri, yeni fetişler üzerinden olur da, bu kadar mı olur? Hem devrimler/karşıdevrimler kendi çocuklarını yer de, bir öncesi Başbakan’ın ensesinde bile “darbeci” bozası pişirilebilen bir kuşku/itham/güvensizlik ortamının ne kadar marazi olduğunu kavramak çok mu zor?
Tabii ki sadece iktidar çevresinin kendi çocukları değil, kimse olur olmaz zan altında kalmasın, suç isnat edilmesin ama mevcut iktidar çevresinden pek çoklarının onun paltosu altından çıktığı Ali Bulaç da hapishanelerde süründürülür mü? Hadi liberaller ile gidilecek yol bitti, “at çöpe” dönemi başladı ama Mehmet Altan’ın evinde, kanıt olarak F serisinden 1 dolar bulmak nasıl bir akıl? İlk başörtülü milletvekiline Meclis’e girişinde eşlik eden Nazlı Ilıcak’ı hapse atmak yetmiyormuş gibi, başörtülü bir kadın yazarın “28 Şubat komplosu” isnat etmesi, kolejli kız diye üzerinde tepinmekten hiç rahatsızlık duymaması nasıl bir iş? Sahi burası nasıl bir ülke? Nasıl insanlar bunlar?
Peki, bu FETÖ’cüler de başkalarına haksızlık, hukuksuzluk yaptı, beter olsunlar diyen iktidar karşıtı ama cadı avcısı çevrelere ne demeli? Nasıl bir yer ki burası, “kime yapılırsa yapılsın ben hakkı, hukuku savunurum, işte o kadar” demek kimsenin içine sinmiyor. Sadece iktidardan korkulduğu için değil, kin, nefret, geçmiş hesaplar, hatta sıradan şu veya bu adamı sevmemek duygusu ağır bastığı için, “Elinizi tutan yok, darbecileri bulun yakalayın, yargılayın, cezalandırın, gerisi haksızlık hukuksuzluk!” demekten imtina ediliyor. Birisi Ahmet Altan’ı sevmiyor, diğeri bir başkası ile zamanında kavgalıymış vs. diye haksızlık, bir tür kan davası hükmü sürüyor.
Tabii en önemlisi, zamanında solcunun, Kürt’ün başına gelenleri, “vardır devletin bir bildiği, anarşist, terörist diyorlarsa, boşuna demiyorlardır, o vatan haini, bu memleket düşmanı” diye diye bugüne gelmiş bir toplumda aynı alışkanlık, duyarsızlık ve otorite bağımlılığının farklı şekillerde devam ediyor olması. O halde, neden kalksın OHAL, OHAL zihniyetinin bu kadar benimsendiği bir ülkede?
- BIST 10366.16
- Altın 4349.519
- Dolar 40.3482
- Euro 46.9244
- İstanbul 24 °C
- Diyarbakır 28 °C
- Ankara 25 °C
- İzmir 28 °C
- Berlin 19 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
Neden kalksın OHAL?

Nuray Mert / Cumhuriyet
- Yorumlar 0
- Facebook Yorumları
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Müftü nikâhı ve İslami rejim04 Ağustos 2017 Cuma 10:57
- Katar krizi30 Haziran 2017 Cuma 11:43
- Nerden başlasak nasıl anlatsak19 Haziran 2017 Pazartesi 11:28
- Katar’ın başına gelenler09 Haziran 2017 Cuma 11:13
- Toplum yorgunluğu02 Haziran 2017 Cuma 10:14
- Trump’ın yeni Ortadoğu siyaseti29 Mayıs 2017 Pazartesi 21:33
- ‘Devrime hazır olun’22 Mayıs 2017 Pazartesi 10:40
- ‘Türbe, tarih, siyaset’15 Mayıs 2017 Pazartesi 10:45
- Fransız seçimleri ve demokrasi krizi12 Mayıs 2017 Cuma 10:25
- Yeni siyasi arayışlar05 Mayıs 2017 Cuma 11:20
- Hindistan ziyareti ve İslamcılar01 Mayıs 2017 Pazartesi 10:16
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.