• BIST 10276.88
  • Altın 2390.367
  • Dolar 32.335
  • Euro 34.7427
  • İstanbul 16 °C
  • Diyarbakır 17 °C
  • Ankara 16 °C
  • İzmir 23 °C
  • Berlin 20 °C

Mısır'da iç savaş duasına çıkanlar

Gülay Göktürk

Elindeki tek güç silahınsa, "düşmanını" bastırmak için elbette onu kullanacaksın.
Darbecinin başka nesi var ki?

Fikri mi? Meşruiyeti mi? İkna gücü mü?

Sisi de onu yapıyor. Şiddetini her seferinde daha da artırarak silahlı gücünü kullanıyor.
Ama emin olun, isteyerek yapmıyor. Aslında, Mursi'yi görevden aldığı anda bütün meydanların boşalmasını, ülkeyi kimsenin burnunu kanatmadan "yönetebilmeyi" ne çok isterdi...

Çünkü, mezara soktuğu her Mısırlı'yla birlikte kendi mezarını da kazdığını; kaçınılmaz sona biraz daha yaklaştığını, sadece içeride değil, dışarıda da köşeye sıkıştığını o hepimizden daha iyi biliyor. O yüzden öldürüyor ama korka korka öldürüyor.

Ceset tepeleri yükseldikçe darbecinin korkusu, direnişçilerin ise haklılığı büyüyor.

Ama ne yapsın, elindeki silahtan başka hiçbir şeyi yok.

Sisi katliamlarıyla sadece kendisini değil, uluslararası müttefiklerini de fena halde zor duruma düşürüyor.

Camp David düzeninin devamı, İsrail'in güvenliği, İslamofobia, hepsi tamam da... O ülkelerin de bir kamuoyu var. O kamuoylarının vicdanı elinde taş bile olmayan yanmış insan cesetlerini seyretmeye ne kadar dayanabilir? Tepesindeki yöneticilerinin bu manzaraya "demokrasinin inşası" demesinden dolayı kendi insanlığından utanmaz mı? Avrupa kamuoyu bu ikiyüzlülük karşısında homurdanmaya başlamaz mı?

Tek umutları kaldı

Mısırlılar darbeyi sineye çekmedi, meydanlar boşalmadı, Sisi'nin hayali gerçekleşmedi.

Şimdi darbe şefinin geriye tek bir umudu kaldı: Muhalefetin silaha sarılması... Darbe karşıtlarının barışçıl demokratik direnişten umudunu kaybedip silahlı direnişe başlaması... Ve tabii tablonun kısa zamanda bir iç savaş görüntüsünü alması...

Şimdi hem Sisi hem de bütün dünyadaki gizli-açık Sisi dostları bu ihtimale oynuyor; bu ihtimali kışkırtıyor; bu ihtimali pazarlıyor.

Hepsi ellerini açmış kendi tanrısına dua ediyor:

Ahh ne olur şu meydandakiler ara sokaklara çekilse, yüzlerine maskeler takıp barikatlar kursa, ortalığı ateşe verse... El-Kaideci gruplar ortalığı sarsa... Suriye'deki gibi ciğer yiyen muhalif görüntüleri çıksa ortaya... Adam kaçırsa, suikast yapsa, darbe taraftarı diye çoluk çocukları öldürse... "İslami terör" en korkunç suratıyla çıksa meydana... Müslüman Kardeşler yeniden yeraltına geçse; demek bu iş demokrasiyle olmuyor, deyip silaha sarılsa...

Sisi İslami teröre karşı direnen komutan edasıyla çıkabilse dünya sahnesine... Sisi'nin işbirlikçileri bu tablonun demokrasiye ihanetlerini unutturacağını düşünüp rahat bir nefes alsa... Ve dünyanın bütün "endişeli laikleri" bir kez daha iman tazeleyip bildik repliklerini tekrarlasa: "İslamiyet'le demokrasi bağdaşmaz dememiş miydik; işte manzara!"

Batan gemi ve fareler

Ama öyle olmayacak... Öyle olmaması lazım...

Mısır halkının bu oyuna gelmemesi, sivil direnişinin kanla lekelenmesine izin vermemesi lazım.

Sıkıyönetimler, sokağa çıkma yasakları, basın yasakları kitlelerin yaratıcı zekası karşısında çaresiz kalır. Mısır halkı diktatörü çaresiz bırakmanın, onu ülkeyi yönetemez hale getirmenin daha nice yolunu bulabilir ve bulacaktır.

Eğer Müslüman Kardeşler elli gündür izledikleri meşruiyetçi-demokratik muhalefet çizgisinde sebat ederlerse, darbe rejiminin çöküşü için çok uzun bir zaman beklemek zorunda kalmayacaklar.

Bakın, fareler batan gemiden kaçmaya başladı bile. Sizce Baradey Sisi'nin geleceğini parlak görseydi, bindiği ihanet gemisini terk eder miydi?

Ne dediğimin farkındayım. "Ölün ama öldürmeyin", "Ölün ama sakin olun", "Ölün ama kıpırdamayın" demek kolay mı sanıyorsunuz.

Ama elden ne gelir... Kader Mısır halkını böylesine çetin bir sınavla yüz yüze getirdi işte.

Bu sınavdan yüzünün akıyla çıkan bu halk, yazdığı kahramanlık destanıyla hem Ortadoğu'nun hem de dünya demokrasinin gidişatını değiştirecek.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89