• BIST 9350.01
  • Altın 4305.266
  • Dolar 39.3693
  • Euro 45.5446
  • İstanbul 19 °C
  • Diyarbakır 22 °C
  • Ankara 14 °C
  • İzmir 25 °C
  • Berlin 18 °C

Kürtler

Ahmet Altan-

Aslında ümitli bir olay.

Ana muhalefet lideri Kürt meselesiyle ilgili çözümler öneriyor, Başbakan randevu verip bu önerileri görüşüyor.

En azından işin ciddiyetinin farkındalar.

CHP’nin meseleyi “MHP’nin katkısına bağlaması” çözüm ihtimalini pek güçlendirmiyor ama Başbakan’ın ve AKP’nin “MHP’siz de olur” demesi olumlu bir gelişme.

Neticede Ankara’da hâlâ “nabız atığını” görmek bu şehrin öldüğünü düşünenlere bir nebze ümit veriyor.

Ama Kürt meselesinin bütün bu “iyi niyetli” görüşmelerle çözülmeyeceğini de biliyoruz artık.

Kürt meselesinin otuz yıllık savaştan sonra tek bir çözümü var.

Eşitlik.

Kürtlerin, vatandaşı oldukları ülkenin Türk vatandaşlarıyla her alanda eşit haklara sahip olması.

Bundan daha azına razı olmazlar.

Neden “ikinci sınıf” vatandaş olmayı kabul etsinler?

Aynı ülkenin vatandaşlarıysak eşit haklara sahip olacağız.

Kürt vatandaşlarla “Türk” devletinin olayları algılama hızı aynı değil.

Acıyı çeken Kürtler daha hızlı algılayıp daha hızlı yürüyorlar, devlet daha yavaş ilerliyor ve devlet bir noktaya geldiğinde Kürtler daha ileride bir noktaya ulaşmış oluyor.

1980’de Kürtlerin dillerini konuşması bile yasaktı.

Kürtler dillerini konuşmak istiyorlardı.

Devlet, bu saçma yasağı kaldırdığında artık bununla yetinmeyecek Kürt vatandaşlarıyla karşılaştı.

Kürtlerin hakları hep gecikerek verildi.

Ve, sorun hiçbir zaman çözümlenmedi.

Uludere’deki büyük kırılmadan sonra bence çözüm daha da zor.

Kürtler, sadece devletin değil Türk siyasetçilerin ve Türk vatandaşların da kendi dertlerine, acılarına aldırmadığını düşünüyorlar artık.

“Birlikte yaşamayı”
sorguluyorlar.

Sonunda devlet “eşitliği” de kabul edecektir ama sanırım bunu süratle yapmazsa, “eşitlik” de meseleyi çözmeyecek ve “bağımsızlık” talebi kökleşmiş olacak.

AKP, Kürt meselesini çözebilmek için Cumhuriyet tarihinin en önemli adımlarını attı, Avrupa Birliği kriterlerinin ışığında bu meseleyi çözebilmek istedi ama Türk tarafından da Kürt tarafından da istediği ölçüde destek bulamayınca geri çekildi.

Geri çekilişi öylesine plansız oldu ki ilk bulunduğu noktanın da gerisine gitti.

Kürt meselesini sadece “silah ve şiddet” meselesi olarak görmeye başladı.

PKK’yı yenerse her şeyi halledebileceğini düşündü.

PKK’yı yenemezsiniz.

PKK Kandil Dağı’yla birlikte buharlaşıp yok olsa, yenisi bir ayda yeniden kurulur.

Uludere’de insanları öldürüp özür bile dilemezseniz, “silah olmazsa bunlar bizi hem öldürür, hem aşağılar” inancı da derinleşir.

Kürtleri ölümle korkutamazsınız.

Kürt gençlerini görmüyor musunuz, akın akın dağlara gidiyorlar, ölümü göze alarak gidiyorlar.

Aşağılanmak ölümden beterdir, Kürtler bunu yaşayarak biliyorlar.

“Ben seninle eşit olmayacağım, ben senden üstünüm”
dediğinde insanları aşağılıyorsun, “öldürüp” özür bile dilemeyince insanları aşağılıyorsun, onlardan “Kürt kökenli vatandaşlar” diye söz edince aşağılıyorsun, anadillerinde eğitimi reddedince aşağılıyorsun, “eşitlik” isteyen insana “sana hastane yaptım ya” dediğinde aşağılıyorsun.

Türkler “Kürtleri aşağılamaktan” vazgeçmediği sürece bu sorun sürer.

Başbakan Erdoğan, Davos Konferansı’nda harika bir konuşma yaptı, başka hiçbir şeye ihtiyaç yok, Erdoğan her olayda kendi konuşmasındaki reçeteleri uygulasın, Türkiye kısa zamanda barışa da huzura da kavuşur.

Davos Konferansı’nda o konuşmayı yapıp, Uludere için özür dilemediğinde ise sorun büyür.

Erdoğan ne yapılması gerektiğini biliyor, eski konuşmaları zaten neler yapılması gerektiğini gösteriyor ama o kendi konuşmalarına uymuyor.

Zaman, “birlikte yaşamanın” aleyhine çalışıyor.

Zaman uzadıkça birlikte yaşamak Kürtler için daha tahammül edilmez bir hâl alıyor.

Türk devleti de, “Türk kökenli vatandaş” da bu gerçeği görmek istemiyor bence.

Bedelinin bunca ağır olmasına, bunca insanın ölümüne rağmen Türklerin neden Kürtleri aşağılamaktan, onları eşit görmemekten vazgeçemediğini anlayamıyorum.

Niye eşit olamıyoruz?

Neden bizim sahip olduğumuz haklara Kürtler de sahip olamıyor?

Bunun mantıklı bir cevabı yok.

“Daha kalabalık olan, daha az olanı ezme hakkına sahiptir”
inancından vazgeçmedikçe bizim barışa ulaşmamız çok zor.

“Kürtlerle Türkler eşittir”
diyeceğiz, Türklerin sahip olduğu her hakka Kürtlerin de sahip olması gerektiğini söyleyeceğiz.

Ulusalcılarımız ve şimdi de muhafazakârlarımız “eşitliğin ülkeyi böleceğine” inanıyor, bence “eşitsizlik” bu ülkeyi bölecek.

Hem “bölünmekten” niye bu kadar korkuyoruz, iki halk birlikte mutlu yaşayamıyorsa, huzuru, eşitliği, barışı beraberce bulamıyorsa ayrılır.

“Ayrılmak”
istemeyen Kürtlerle Türkler varsa, “birlikte yaşamanın” ayrı yaşamaktan daha büyük mutluluk, zenginlik ve huzur yaratacağını göstermek zorundalar.

Ama bunu “Uludere” ile gösteremezsiniz.

Ankara, sorunu çözmek istiyorsa acele etmeli, hayat Ankara’dan daha hızlı ilerliyor çünkü.

Kürtler çok fazla acı biriktiriyor.

Böyle giderse sonunda hiçbir çözüm o acıya teselli olmaya yetmeyecek.

  • Yorumlar 20
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    • murat suna07 Haziran 2012 Perşembe 10:54tayyip

      tayyip sadece yapiyormus gibi yapip yerinden kipirdamiyor.dun sozde kürt sorunu cozmek icin chp ile gorustu ama dun gorusme esnasinda 90 ve bugun vanin en cok sevilen belediye baskanini goz altina aldilar.

      Yanıtla (0) (0)
    • Beritan Işık07 Haziran 2012 Perşembe 11:31Türkler ve Kürtler-1

      Sayın Altan yazılarınızı genel anlamda duyarlı insanların ve özelde de kürtlerin okuduğunu tahmin ediyorum. Türkiye Cumhuriyeti kürtleri hep cahil ve güdülmesi gereken bir halk olarak gördü. Bundan faydalanarak onları asimile etmeye ve bunun için her yolu mubah gören bir anlayışa büründü. Evet kürtler cahildi. Ama dostlarına hep sadık kaldılar. Belki birbirlerine değildiler ama diğer ırklara hep dost davrandılar. Hep el uzatan oldular.

      Yanıtla (0) (0)
    • Beritan Işık07 Haziran 2012 Perşembe 11:33Türkler ve Kürtler-2

      Yaşadıkları coğrafyadan mı yoksa genlerindeki dizilimden mi bilemem ama çok dayanıklı, çok inatçı ve direngen bir millet. Bütün bu dayatmalara, zülümlere, vb. koşullara rağmen içlerindeki benliği bir türlü yitirip Türkleşemediler.
      Kürtler tarihlerinde hiçbir zaman düşmanları tarafından yenilmediler. Sadece birbirlerini zaman zaman sattılar. Büyük İskender gelip kürt dağlarında beklemek zorunda kaldı. Ne zamanki kürtlerle anlaştı ondan sonra doğuya doğr

      Yanıtla (0) (0)
    • Beritan Işık07 Haziran 2012 Perşembe 11:36Türkler ve Kürtler-3

      Türkler Alparslan ile kürtler le birlikte hareket ederek Anadolu’ya girebildi. Sultan Selim kürtlerle anlaştıktan sonra doğu ve güneye inebildi. Atatürk gelip kürt beyleriyle Erzurum da, Sivas ta görüşüp onların desteğini aldıktan sonra kurtuluş savaşını başlatabildi. Hiçbir Türk kurtuluş savaşında gelip kürt coğrafyasında kurtuluş savaşında savaşmadı. Ama kürtler gelip türkler için türk coğrafyasında savaştı, şehit oldu, gazi oldu.

      Yanıtla (0) (0)
    • Beritan Işık07 Haziran 2012 Perşembe 11:37Türkler ve Kürtler-4

      Kendilerine tahsis edilen bağımsız ülkeyi istemeyip Türk kardeşleri ile bir ülke yaratmak istediler. Hep kardeş denildi ama hiç kardeşlik hukuku işletilmedi.
      Türkler kürleri hiçbir zaman anlamadı. Halada anlamak istemiyorlar. Anlamadıkları için de onlara biat etmedikleri için kızıyorlar. Ama kürtler artık eski kürtler değil ve sanki olmayacaklar da.

      Yanıtla (0) (0)
    • Beritan Işık07 Haziran 2012 Perşembe 11:37Türkler ve Kürtler-5

      Şimdi kürtler ya tam kardeşlik (kısa bir sürede bunu da isteme noktasını aşacaklardır), yada artık bağımsız ve tek başlarına yola devam etmek yoluna girişeceklerdir. Bundan sonrası artık Türklerin sorunu. Çünkü sırtlarını dayayabilecekleri bir dostu kaybetme noktasındalar. Bu dostlarını kaybettiklerinde acaba onlara Anadolu yu bırakacaklar mı? Çünkü bu dost dost olmaktan çıktıktan sonra denizlere de açılmak isteyeceklerdir sanırım.

      Yanıtla (0) (0)
    • ysf trh07 Haziran 2012 Perşembe 13:04beritan

      sana sonuna kadar katılıyorum

      Yanıtla (0) (0)
    • feyyaz akça07 Haziran 2012 Perşembe 13:15siyaset

      sayın ahmet altan güzel bi yazı olmuş fakat hemfikir değilim.öncelikle halkımızın eşit olmadığı konusunu kafamızdan bertaraf etmemiz lazım. mersinde yaşıyorum ve şimdiye kadar bir kez kürtlerin dışlandıgını , haklarını alamadıgna şahit olmadım .onların da bir kültürü , dili var elbet ama hepimiz biliyoruzki vatan denilen belli bi toprak parçası üzerinde tek dil ve tek bayrak olmassa o toprak parçası kaos dan kesinlikle paçasını kurtaramaz birlik ve berabe

      Yanıtla (0) (0)
    • arda07 Haziran 2012 Perşembe 13:39KÜRTLERİN SİGORTASI AYRILMAMAK DA YATIYOR!

      Bence türklerden çok kürtler ayrılmaktan zarar görürler. Yarın ayrılık olsa 1 seneye kalmaz güneydoğuda sayısız kürt aşireti kendi beyliklerini kurar ve gitgide parçalanırlar. Zaten kürtlerin bu güne kadar devlet kuramamalarının temel sebebi bu ayrılıkçı zihniyet. Bence ayrılık türklerin işine yarar ve er yada geç bu kez ayrılmayalım diye direten kürtler olacak.

      Yanıtla (0) (0)
    • abdurrahim adam07 Haziran 2012 Perşembe 13:47kürdistan=türkiye istiyoruz

      türklerle kesin eşit hakları sahip değiliz benim çocuğum mecburi değildir istiklal marşını andımız söylemeye türk nasıl diliyle bayrağıyla dünyada boy gösteriyorsa bende dilimle bayrağımla kültürümle boy göstermek istiyorum .

      Yanıtla (0) (0)
    • batman ayebe07 Haziran 2012 Perşembe 14:37kardeslik

      sayin altan güzel söylüyorsün'de belediye baskanlarinde tutun mühtarlara kadar kck adi altinde tutukladilar nasil kardeslikse bu

      Yanıtla (0) (0)
    • ishak aksu07 Haziran 2012 Perşembe 14:59analizmi saplantimi

      arda arkadasin yorumu son derece havada kalan bir yorum.kurtler bugun birlikte yasiyorlarda ne elde ediyorlar. söyle dönüp kurt illerine baksa yeter.devlet orda yönetim degil, statükoyu onbinlerce asker ajan brokratla idare etmeye calisiyor. yani zorla. zorla birliktelik ne verecek iki halka.k ürtler ayrilsa söyle kötü olur gibi laflar hikaye. kürtler artik kanmiyor.

      Yanıtla (0) (0)
    • merdin07 Haziran 2012 Perşembe 15:05ozgurluk

      yuregine saglik sayin altan

      Yanıtla (0) (0)
    • Abdullah Saydın07 Haziran 2012 Perşembe 16:09Özgürlük ve bağımsızlık hakkı

      Kürtler kendi bağımsızlıklarını elde ettıkten sonra Türklerle ortak noktalarını aramaya başlarlar. Ayrılık paranoyası yaşayan Türk ırkçılrı aslında Kürtlerle birlikte yaşamaktan mutlu değildırler. Ayrılırsanız aç kalırsınız, kaos doğar, rezil olursunuz diye korkutanlar kendi içinde korkuyu yaşayanlardır. İki kesımı hasım derecesınde bir birine düşürenler bu çatışma üzerınde saltanat sürdürme sevdasındadırlar, onlarda yolun sonuna geldıler...

      Yanıtla (0) (0)
    • ahmet demir07 Haziran 2012 Perşembe 17:54bence

      saydım kürtlerin nüfus olarak çoğunluk sağlayacagı 6-7 il var. çoğuda batı illerinde yaşıyorlar. eger bir bölünme olursa şu noktadan sonra kuzey ıraka baglanır bu 6-7 il. ve bölünme ancak kanla olur. ve batıdaki kürtler orda ondan sonra yaşıyamaz. mecburen kuzey ıraka gider. 6-7 il için bu kadar acıya ne gerek var . türk bayragı altında yasamak istemeyen kürtler kuzey ıraga gitsin orda istediği gibi özgürce yasasın. bu yorumu paylasırsanız sevinirim. bir tü

      Yanıtla (0) (0)
    • Bager Merthan07 Haziran 2012 Perşembe 18:35NEden biz terkedelim?

      Sayın Ahmet Demir diyor ki madem ayrılmak istiyorlarsa gitsinler K.Irak'ta yaşasınlar. Hani bu ülkeyi beraber kurtarmıştık, hani beraber kurmuştuk. Evet bu ülkenin kurulmasında bizde vardık. Yani bu ülke Türklerin kadar Çerkezlerin, Kürtlerin, Arapların, Lazların vb. Kimse bu ülke benim sen defol git diyemez!!!

      Yanıtla (0) (0)
    • ziya taş07 Haziran 2012 Perşembe 18:36çok doğru

      Ahmet Altan o kadar analiz yapmış ki onu düşündüklerini devlet ve Türkler
      düşünse acılarda savaş kaos bitecek doğru söze ne denir

      Yanıtla (0) (0)
    • Mesut Onur07 Haziran 2012 Perşembe 19:37İnadına kardeş kalacaz.

      Ahmet Altan çok abartılı analizler yapıyor nerdeyse Uludereden sonra birlikte yaşamamız mümkün değil diyecek. Aklı başında her insan bilir ki devlet Uludere katliamını bilerek yapacak kadar gerikafalı değil ( en azından bu hükümet diğerlerinden akıllıdır)
      Kürt sorununun çözümü zor değil gayet basittir: Sorunu referanduma sunacaksın ve sonucuna herkes katlanmak zorunda kalsın, kimin beğenmemezlik etme hakkı var? Halk bölünmek istiyorsa başım üstüne, halk

      Yanıtla (0) (0)
    • Reber Kürt07 Haziran 2012 Perşembe 19:18EŞİTLİK

      Abdullah Saydın, hala "YA SEV YA TERK ET" fikrindedir. mademki bu kadar delikanlıydınız neden orularınızı bir bir iltilah devletlerine teslim ettiğinizde bu sözleri söylemediniz. Neden sahte fetvalalar yayınlayarak Doğu ve Güneydoğuda Kürt eliyle, batıda da bizzat fetva sahiplari Ermenileri katl ederken söylemedeniz. Neden zor duruma düştüğünüzde kardeşlik naraları ortalık süt liman olduğunda Türk Bayrağı....

      Yanıtla (0) (0)
    • Abdullah Saydin07 Haziran 2012 Perşembe 19:45Reber Kürt

      Reber Kürt mahlası ile yazan arkadaş sanırım ismimi yanlış zikretmış o sorular bana değildır çünkü bende mağdur bir Kürd üm yorumumu bir daha okumasını isim yazarken karıştırmamasını rıca ediyorum...Egemen hiç bir saltanatın savunucusu değilim...

      Yanıtla (0) (0)
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89