ABD Büyükelçisi John Bass’ın çoğunluğu DBP’li olan 28 belediyeye kayyım atanmasıyla ilgili ifade ettiği kaygı, şaşırtıcı değil.
Bir büyükelçi böyle hassas bir konuda kendiliğinden konuşmaz. John Bass, Obama yönetiminin Türkiye’nin gidişatıyla ilgili kaygılarını ifade ediyor. Haliyle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ABD elçisine yönelik sert ve diplomatik olmayan sözleri, içerideki tribünleri mutlu etse de, Washington nezdinde bir kıymet taşımıyor.
John Bass, kayyım atanmasına neden itiraz etti, neden bir an önce demokrasiye dönüş arzusunu ifade etti? Öncelikle şunu hatırlatalım: ABD elçisinin sözleri, Ankara’ya karşı çok yüksek sesli bir itiraz değil; cılız bir uyarı. Yüksek sesli olsa, ses Washington’dan ve daha gür çıkardı.
Ama cılız sesli de olsa Obama yönetiminin bu itirazı kayda geçirmek istemesinin birkaç nedeni var. Madde madde bakalım...
1. Öncelikle ABD yönetimi, Türkiye’nin sadece demokrasiden çıktığından değil, koşar adım istikrarsızlığa sürüklendiğinden endişe duyuyor. Alelade bir günde 5-10 kişinin öldüğü bir ülkeden söz ediyoruz. Ortadoğu’nun göbeğinde, Irak ve Suriye’nin komşusu bir ülkeden söz ediyoruz. ABD yönetimi, Ankara’nın Kürt meselesinde askeri çözüm ısrarının ve PKK’nin buna silahlı şiddetle karşılık vermesinin Türkiye’yi bir şiddet sarmalına sürüklediği endişesine sahip. Amiyane tabiriyle, Türkiye’nin kendi ayağına kurşun sıktığı kaygısı var. Meselenin artık Türkiye sınırları içinde “bastırılabilecek” bir isyan olmaktan çıktığı, savaşın Türkiye’nin sınırlarını aşarak Suriye’ye yayıldığı herkesin malumu. Bu yüzden üst düzey bir Batılı diplomatın yakın zaman önceki sohbetimizde sarf ettiği sözler çok çarpıcıydı: “Analitik açıdan burada bazı ön kabulleri sorgulamamız gerekir. Türkiye’de istikrarın devam edeceğini, birlik-bütünlüğün kalacağını, devletin istikrarını... Bütün bunların böyle devam edeceğini varsayamayız.”
2. Washington ezelden beri Kürt meselesinde askeri değil “siyasi çözüm” istedi; bunun sürdürülebilir ve kalıcı barış için yegâne formül olduğunu düşündü. Clinton yönetiminden bu yana, Türkiye’de insan hakları ihlalleri ne zaman artsa sesini yükseltti, siyasi çözüm için ne zaman adım atılsa alkışladı. 90’lardan bu yana farklı hükümetler aynı tavrı sürdürdü.
3. Washington, Suriye’de Türk-Kürt rekabetini yönetmek, yeri geldiğinde müşteri kızıştırarak kendisi için avantajlı bir konuma getirmek istiyor. Ancak bunun Suriye’de de kontrolden çıkması endişesini de taşıyor.
4. Halihazırda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın PKK’ye Suriye’de ve Türkiye içinde “ağır bir askeri darbe” indirmek istediği, ondan sonra Abdullah Öcalan’la yeni bir süreç başlatabileceği ihtimali konuşuluyor. Ancak bu riskli bir strateji. Böyle bir stratejinin Türkiye’de ve Suriye’de kontrolsüz bir durum yaratma olasılığı var. Ayrıca insani faturası da ağır.
5. Hem Avrupa Birliği hem de Washington, Kürt meselesinin HDP’nin devreden çıkarılması, seçilmiş yöneticilere baskı uygulanması ve HDP’ye yönelik bayram sonrası beklenen diğer hamlelere karşı. Bazı hatalarına rağmen HDP’nin meşru ve demokrat bir aktör olduğu görüşü hâkim.
6. Washington, Fethullah Gülen’in iadesi meselesi ve 8 yıldır biriken gerilimler yüzünden Türk-ABD ilişkilerinin Obama yönetiminin kalan 3 ayında toparlanmayacağının farkında. Bu ilişkiyi tamir etmek, yeni ABD hükümetinin görevi olacak. Ocak ayından sonra.
7. Türkiye’nin ABD ve Avrupa ile ilişkileri, yeniden tanımlanıyor. ABD ile ilişkinin adı “stratejik ortaklık” kalsa da, aslında Türk-Amerikan ilişkileri yeniden Soğuk Savaş formatına dönüyor. Ortaklık değil askeri bir al-ver ya da bir güvenlik işbirliği olarak yeniden tanımlanıyor. Amerika’nın Ortadoğu’da Türkiye’ye askeri bir bağımlılığı var. Bir NATO müttefiki olarak Türkiye’nin şu anda bölgede alternatifi yok. Ancak önümüzdeki 10 yıl içinde İncirlik’e alternatif olarak bölge ülkelerinde yeni üsler için planlama yapılacağını varsayabiliriz.
8. Avrupa ile ilişkiler ise, ismi kerhen “AB adaylık süreci” olarak kalsa da, “imtiyazlıortaklık” ya da “stratejik ortaklık” olarak yeniden tanımlanma aşamasında. 2017’de Almanya, Fransa, Hollanda dahil birçok AB ülkesinde seçimler var; hepsinde Türkiye’nin adaylık süreci sıkıntılı bir konu. Avrupa kamuoyları Türkiye’yi istemiyor; Ankara da Avrupalıları itmek için elinden geleni yapıyor. Hal böyleyken, AB müzakere sürecinin eninde sonunda başka bir ortaklık anlaşmasına evrilmesi kaçınılmaz.
- BIST 9203.37
- Altın 4296.947
- Dolar 39.6155
- Euro 45.6765
- İstanbul 24 °C
- Diyarbakır 35 °C
- Ankara 27 °C
- İzmir 33 °C
- Berlin 34 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
John Bass neden konuştu?

Aslı Aydıntaşbaş / Cumhuriyet
- Yorumlar 0
- Facebook Yorumları
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Yalancı bahar mı ikinci bahar mı?30 Ağustos 2018 Perşembe 13:34
- Mutsuzluk beter umutsuzluk daha beter19 Ağustos 2018 Pazar 09:40
- Avrupa ile yakınlaşmak için17 Ağustos 2018 Cuma 11:45
- Trump, Brunson’la ilgili ne demiş?12 Ağustos 2018 Pazar 10:42
- Takas formülü: Önce Rahip Brunson sonra Hakan Atilla05 Ağustos 2018 Pazar 12:20
- Brunson yaptırımları ve devam eden pazarlıklar02 Ağustos 2018 Perşembe 12:13
- Brunson’la takas fikri kimden çıktı29 Temmuz 2018 Pazar 13:06
- Al Papaz’ı ver Halkbank’ı26 Temmuz 2018 Perşembe 10:39
- Sessizlik22 Temmuz 2018 Pazar 11:45
- Batı’yla pazarlık15 Temmuz 2018 Pazar 11:40
- Osmanlı bu değildi12 Temmuz 2018 Perşembe 11:11
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.