• BIST 8980.39
  • Altın 2284.818
  • Dolar 32.3279
  • Euro 35.0498
  • İstanbul 21 °C
  • Diyarbakır 14 °C
  • Ankara 18 °C
  • İzmir 22 °C
  • Berlin 9 °C

Hıdırellez

Ece Temelkuran

"Yani işte öyle, sıcağımı bırakmadan yeniden çıkıyorum yola."

Böyle dedi. "Kıprıslı" ya, Türkçesi hafif çatlak. Ama o çatlak çatlak Türkçe'nin arasından, yaprakların arasına saklanmış yabani Afrika menekşesi gibi çıkıverdi bu söz. "Kıprıs lafı mı bu?" diye sordum, "Sıcağını bırakmadan gitmek mi derler?"

Elini savurdu, "Yok" dedi, "Şimdi konuşurken öyle çıktı."

Adı Aysun.

Bir de Fidan'ı var bu işin. Aysun bana Adana'daki imza gününde "sıcağını bırakmadan" sözünü hediye ederken arkadaşı Fidan kitapevindeki piyanoya geçti ve çalmaya başladı:

"Sonsuzluk ve Bir Gün"

Öyle güzel şeyler oldu ki önceki gün sonsuzluk gibi bir gündü. Öyle işte.

Hayatın adresi 

Hayatımızın bir adresi var. Yaşayışımızın bir adresi var. Bilinçli olmadığını sandığımız seçimlerimiz bile birleşip bir yön oluşturuyor ve biz aslında bir menzile doğru ilerliyoruz bilmeden. Önceden bilemeyeceğimiz, tam olarak adlandıramayacağımız bir adres bu. Ne istediğimizle ilgili yüz tane fikrimiz olabilir, nereye varmak istediğimizle ilgili bin tane planımız. Ama esasında kendimizi en bilmediğimiz, ne yapacağımızı en planlamadığımız zamanlarda yaptığımız seçimler, bizi biri yapıyor ve o biri oluşumuz karşımıza belli insanlar, belli yaşayışlar çıkarıyor. Hatta bazen kendimize rağmen oluyor bu. Bu yüzden sanırım, hayat son dönemde hep akılalmaz güzellikte insanlarla -genellikle kadınlar bunlar- birleştiriyor yolumu. Hepimiz için böyle bu. Aslında... Sonunda vardığın yerin, bulunduğun durumun, aldığın şeklin aslında kendinden bile gizleyerek istediğin şey olduğunu görüyorsun. Senin için kıymetli olanın aslında aradığını söylediğin değil, bulmuş olduğun şey olduğunu anlıyorsun.

Anlam meselesi

Sıfır noktası, bir imkan. Yeniden başlama şansı. Şu yol söyleyen makinalar var ya arabalarda, arada bir yolu şaşırdığınızda "Yeniden hesaplanıyor" diyor. Öyle bir şey sıfır noktası. Yolu yeniden çizmek için bir aralık. Neyin gerçekten önemli olduğunu yeniden düşünmek için, kaybedeceğiniz hiçbir şeyin kalmadığı bir an. Geçen yıl Tunus'ta bir gece, çok yalnız ve berbat bir gece, bir şey istedim. Tek bir şey. Her şeyin anlamlı olmasını... Ne iş, ne başarı, ne aşk, ne de başka bir şey. Sadece ne olursa olsun anlamlı olmasını istedim. Acı ve kahır bile olsa anlamlı olsun, dedim. Anlamı yitirenler, bunun ölmekten beter bir şey olduğunu bilirler. Ölmeye çalışmanın bile angarya olduğu o nokta. Ölü olmakla canlı olmanın bir farkının kalmadığı o kuyu. İnsanlık tarihi boyunca haritası çizilememiş bir cehennem. Bakınız Irwin Yalom'un "Varoluşçu Psikoterapi" kitabı son bölüm. O cehennemde işte bir ferahlık var. Ceteris paribus* bir dinginlik. Yalnızlığın insana hayatının sadece kendine ait olduğunu söyleyen bir sessizliği var. O sessizlikte kendi sesini duyman mümkün oluyor. Ben de dedim ki işte ezcümle, anlamlı olsun.

Gül ağacı

Bu sabah Hıdırellez'in sabahı olacak. Herkesin bir gül ağacı bulup dileklerini bağladığını umuyorum. Sabah kalkıp akan bir suya atmanız gerekiyor. Resimler çizilmiş olacak kağıtlara. Ev, bir adam, bir kadın, para, iş... Bunların resimleri çizilmiş olacak en çok. Umarım hiçkimse "anlamın" resmini çizmek zorunda kalacak durumda değildir. Ama eğer öyle iseniz içinizdeki Abidin'e bir anlam resmi sipariş ediniz. Zira... 

Önceki gün Adana'da ve daha bir çok şehirde son iki aydır insanın insana yaslanışındaki anlamı gördüm. Yaslandıkça anlamın o birleşme anından sızışını izledim. Daha da istenecek bir şey yok hayatta, besbelli artık benim için. Bu yüzden nasıl 1 Mayıs'ta öfkeden yazdıysam şimdi de derin bir şükür duygusuyla yazıyorum. Teşekkür ederim. 

*Bütün koşulların sabit olduğu an, durum

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89