• BIST 10107.68
  • Altın 4290.228
  • Dolar 40.016
  • Euro 46.9942
  • İstanbul 24 °C
  • Diyarbakır 30 °C
  • Ankara 21 °C
  • İzmir 25 °C
  • Berlin 14 °C

HDP için son şans

Gülay Göktürk

KCK dün yaptığı son çağrıyla kararını artık şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya koydu. Kandil’deki savaş ağaları çatışmasızlığa son vermeye ve yeniden teröre dönmeye karar verdiler. Öcalan’ın çözüm süreci için verdiği sürenin bittiği gün, ANF ajansı üzerinden yaptıkları açıklamada “terör olaylarına karşı yapılan yasal düzenlemelere karşı sokaklara dökülme” çağrısı yaptılar.

Şu cümleler “Başkaldırı Çağrısı’ndan:

“AKP hükümetinin kararıyla Türk devletinin yapacağı tutuklamalara karşı konulmalıdır. Hiçbir tutuklamaya izin verilmemelidir. Her tutuklamaya serhıldanla (başkaldırıyla) cevap verilmelidir. Hiçbir kimsenin polis ve asker tarafından gözaltına alınmasına izin verilmemelidir. KCK operasyonlarında gösterilen sessizlik gösterilmemelidir. Tek bir insan bile evinden, işyerinden ve sokaktan alınamamalıdır. Her gözaltına alma girişimine karşı direnilmeli ve bu direniş sadece bir ilçe veya ille sınırlı kalmamalı tüm Kürdistan ve Türkiye'ye yayılmalıdır.”

Hiç kimsenin gözaltına alınmasına, tutuklanmasına izin vermemek... Ne kadar da meşru bir talep!

Dikkat ederseniz, bu defa “terör olaylarına karşı yapılan yasal düzenlemelere karşı mücadele” temasını ortaya atarak, cepheyi genişletmeyi; sadece Kürtleri değil, bütün muhalif kesimleri harekete geçirmeyi hedefliyorlar.

Esasen, Gezi’yle Kobani’yi birleştirme çağrısı bu...

Hani, Gezi günlerinden beri heveslendikleri “büyük ittifakı” gerçekleştirme; marjinal solcusundan CHP’lisine, Alevisi’nden Gülenci’sine kadar tüm AK Parti muhaliflerini sokakta PKK’yla buluşturma ve hükümeti yönetemez hale getirme operasyonu!

Herkes hesabını iyi yapmalı

2002’den bu yana kim bilir kaçıncı deneme bu ve biliyoruz ki bu defa da boşa çıkacak. Ama bu arada, her kesim, her siyasi güç bu deneme karşısında aldığı tutumla kendi geleceğini de belirlemiş olacak. Ben burada, en başta HDP’ye hesabını iyi yapmasını öneririm.

8 Ekim’de yaptıkları sokağa çıkma çağrısını savunurken, “Biz demokratik direnişe çağırdık; şiddete değil” diyorlar. Kimse inanmasa da argümanları bu... Ama şu anda PKK’dan gelen bu küstah çağrının da demokratik gösteri hakkı çerçevesinde olduğunu söylemeye kalkışmazlar herhalde.

Dolayısıyla, karşı karşıya bulundukları tercih net: Ya yine 8 Ekim’deki gibi Kandil’in peşine takılacak ve siyasi parti niteliklerini hepten kaybedecekler; ya da yasal bir parti olarak mücadeleye devam etmeye karar verecek ve tabanlarını Kandil’in kurduğu ölüm tuzağından uzak tutacaklar.

Bu, HDP yönetiminin kendini kurtarmak için sahip olduğu son şans... 8 Ekim’deki günahlarını affettirebilmek istiyorlarsa, şimdi kararlı dururlar. Terörden değil, siyasetten; ölümden değil, yaşamdan yana tavır alır, kaderlerini Kandil’deki şeflerden ayırırlar.

Bölge halkı ağırlığını koymalı

Bu arada, PKK’nın yeniden saldırıya geçtiği şu tarihi dönemeçte, en belirleyici rolün bölge halkına düştüğünün de altını çizelim.

HDP’li olsun olmasın; PKK’ya sempati duysun duymasın, geniş Kürt kitleler Çözüm Süreci’nin geldiği bu yol ayrımında tarihi tecrübeleri ve sağduyularıyla savaştan değil barıştan yana ağırlık koyarak bölgenin kaderini tersine çevirebilirler.

8 Ekim olayları - başka birçok şeyin yanı sıra - çok önemli bir gerçeği bütün çıplaklığıyla gözler önüne serdi. Kürtler o üç gün içinde olup bitenlere bakarak “Demokratik Özerklik” denilen modelin ne menem bir şey olduğunu anlayabilirler. “Serhildan” dedikleri şeyin ilk hedefinin Hüda-Par olması, boşuna değildi. PKK, hakimiyet kurduğu alanda kendinden olmayan hiç kimseye, hiçbir farklılığa, hiçbir çoğulculuğa, hiçbir özgürlüğe müsaade etmeyeceğini deklare ediyordu bu cinayetlerle.

Bölge halkı bu örnekle PKK’nın demokratik özerklik dediği şeyin koyu bir Stalinizm’den başka bir şey olmadığını; eğer bölge - Allah esirgesin - PKK’nın kontrolüne geçecek olsa 90’lı yılların TC’sini bile mumla aratacak bir rejim kurulacağını artık biliyor olmalı...

Üstelik sadece Türkiye’deki deneyim değil, Suriye’deki “pilot uygulama” da sözde demokratik özerkliğin nasıl bir despotizm olduğunu yeterince koydu ortaya. Türkiye’de yaşayan Kürtlerin o pilot uygulamanın ayrıntılarını, örneğin yüz bin KDP’li Kürt’ün neden topraklarından kopup Erbil’e sığınmak zorunda kaldığını bizlerden çok daha iyi bildiğinden eminim.

Öyleyse artık daha cesur olmanın zamanıdır.

Kandil’in boyunduruğunda bir hayata var mısınız, yok musunuz?

Nasıl, bölge halkının hayat hakkını, mal güvenliğini, fikirlerini özgürce ortaya koyma, örgütlenme ve siyaset yapma hakkını güvence altına almak şu anda devletin birinci göreviyse, sağlanan bu güvenlik ortamında iradesini daha yüksek sesle ortaya koymak da Kürt kitlelerin görevidir.

Türkiye sizden bunu bekliyor.

  • Yorumlar 17
  • Facebook Yorumları
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    • Demirci Kawa16 Ekim 2014 Perşembe 03:45Hala bildigimiz nakaratlar

      Hic mi akillanmiyacaksiniz? Turkiye istekleri degil, bizim ne istedigimiz onemli. Turkiye bize bir asir borclu.. Nasil odiyeceklerine turkler karar verecek...Aslinda yazilacak cok $ey var ama cok acik ki anlamak istemiyorsunuz.

      Yanıtla (0) (0)
    • ishak aksu16 Ekim 2014 Perşembe 05:55akil hocasi

      bir bu eksikti. senin gibi iktidar kalemlerinden akil hocaligi eksikti. PKK den küstah cagri lafa bak hizaya gel. tipki genelkurmay medyasinin iz düsümleri gibi, dejavü gibi.sanki yazar degil, AKP sözcüsü. akil vermeye calistigin bu onurlu halk sen ve senin gibi ukalalarin bu yazdiklari yüzünden bu kadar öfkeleniyor. iktidara yaranarak elde ettigin bu gazete kösesi seni yazar yapamaz.

      Yanıtla (0) (0)
    • cengwar16 Ekim 2014 Perşembe 10:13delilige övgü

      Gerçekten merak ediyorum. Sahi bu nasıl küstah üstünci bir üslup. Bu nasıl tehditkar bir ruh hali. Sahi allah aşkına kimi neyle tehdit ediyor bu kadın ve surekasi ölümden öte köy mu var ? Direnişin sembolü bir kentin düşmesi için akbabalar gibi ha düştü ha düşecek beklentisine girin. Bu kentin düşmesi için elinizden gelen her türlü ihaneti yapın sonra hiç bir şey olmamış gibi. Kendinizi temize çekin. Güzel dünya valla

      Yanıtla (0) (0)
    • salih16 Ekim 2014 Perşembe 10:18akıl fukarası

      bu bayan öylesine iktidara yamanmışki kandilin imralının kobaninin güneyin kuzeyin doğunun batının kısacası halkın aynı olduğunu bilmiyor.yada bilmek istemiyor.

      Yanıtla (0) (0)
    • Selim16 Ekim 2014 Perşembe 10:39Biraz adaletli olun

      Türkiye'nin bizden hala birşey istemeye yüzü varmı? Bir taraftan polislerle bizi korkutacaksınız, polisleri celladınız yapacağız diyeceksiniz, bir taraftadan da bunlara karşı çıkın diyeceksiniz. Oh ne güzel.

      Yanıtla (0) (0)
    • adiloş bebe16 Ekim 2014 Perşembe 14:15hdp için son şans

      gülay hanım yazınızda pkk lilerin saldırıya geçtiği şu tarihi dönemeçte belirleyici rolün bölge halkına düştüğünün altını çizmişsiniz.siz değilmisiniz bölge halkını terörize eden yada siz bilmiyormusunuz hdp ye oy veren o bölge dir.bu ne çelişkidir.bir yandan hdp yi yerden yere vur bir yandan bölge halkını hdp den koparmaya bakan bu anlayışın iki yüzlülük değildir de nedir. hdp için kandildeki şeflerinizden uzak bir politika yürütün diyorsunuz insanlar bu söylediklerine ancak güler çünkü kandildekilerin şefleriyle(öcalan)devlet görüşmüyormu pardon yazılarını yazdıktan sonra okuyor musun.

      Yanıtla (0) (0)
    • Makul dunyali16 Ekim 2014 Perşembe 19:39Pes dogrusu

      Hanfendi bence yazi yazmayi falan birakin artik ne olduysa bir gun saginizdan birgun solunuzdan kalkmis gibi degisken bir ruh hali icindesiniz yada bu gercek haliniz de zaman zaman su yuzune cikiyor.
      utanmadan HDP ye son sans diyorsunuz. AKP ye son sans daha dogru olur
      yeter artik, normal insani bile cileden cikariyorsunuz yalanlarinizla!!!

      Yanıtla (0) (0)
    • Bahat Amed16 Ekim 2014 Perşembe 21:29Emrin olur

      Emrin olur abla...

      Yanıtla (0) (0)
    • baran16 Ekim 2014 Perşembe 22:51akıl tutulması

      gülay hanım mümkünse biz kürtler hakkında hiç bir yorumda bulunma..senin aklına da yorumlarına da ihtiyacımız yok

      Yanıtla (0) (0)
    • sonra?17 Ekim 2014 Cuma 13:16Êeêê

      gelecek yazınızda ( akp ve asker kurmaylarına da sorarak) son şansı da heba edersek bize ne yapılacağını yazar mısınız. ne yapacaksınız. bize yapmadığınız birşey kaldımıki?

      Yanıtla (0) (0)
    • imran adsay17 Ekim 2014 Cuma 01:47kim savaş baron u

      arkadaşlar son derece güzel yanıtlar vermiş bu üstenci yaklaşıma. Lakin kafama takılan lüzümsüz laf. Savaş Baron u lafıdır. savaş baronlarını ariyorsan hepsi senin yanı başındadır Kandilde deyildir. yıllarca bu savaşın gölgesinde palazlanları herkesi biliyor. uyşturucu, karapara, haraç, adam kacırıp fidye alanlar...

      Yanıtla (0) (0)
    • serhat17 Ekim 2014 Cuma 02:00ne diyeyim?

      Gazeteci kiligindaki irkci kadin! iktidarin parali yalanci kalemi oldugunuzu herkes biliyor zaten. Fakat kurtlere hakaret ederek haddinizi asiyorsunuz. Bu sayfa bazi seylere izin vermiyor,yoksa size bir cift"güzel lafim" olurdu.

      Yanıtla (0) (0)
    • Cafer Batmanlı17 Ekim 2014 Cuma 08:30Süper Teşhis

      Tespitlerinize katılıyorum.Elinize sağlık Gülay Hanım.Her zülme karşı çıkan gerçek demokrat kalemler olması sevindirici.

      Yanıtla (0) (0)
    • uyarmalı17 Ekim 2014 Cuma 10:18biri

      bence bu bayan ilke haberi takip etmiyor. çünkü kafasına takılan bütün soruların cevabı bu sitede yayınlanan diğer köşe yazılarında var. gülay hanım rica ediyorum köşe yazılarını okuyun. faydası olur. belki görebilirsiniz.

      Yanıtla (0) (0)
    • aziz doğan17 Ekim 2014 Cuma 10:23dikenay

      sen medya stajını çiller dönemi genel kurmayında yapmışsın belli. ama kürtlerin onları göndermesi çok oldu. günaydınlar

      Yanıtla (0) (0)
    • heval kılıçoğlu17 Ekim 2014 Cuma 14:15gazeteci

      Senin en son yapman gereken iş gazetecilik.bir kürd olarak kürdlerle ilgili mekale yazmanı istemiyorum.birgün İKTİDARI eleştiren bir yazına tanık olamadım.

      Yanıtla (0) (0)
    • merg17 Ekim 2014 Cuma 16:22vicdansızlar

      vicdanınız kurusun vicdansızlar

      Yanıtla (0) (0)
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89