Taraf’ta geçen hafta “gelmekte olan güzel günler”i müjdeleyen iki haber vardı. İlkinde muhafazakâr yazarların din dersinin zorunlu olmasına karşı çıkışı sebepleriyle anlatılıyordu. Ertesi gün çıkan ikinci haberse Alevi cemaatinin önde gelen temsilcilerinin başörtüsü yasağına karşı duran demeçleriyle doluydu.
Cumhuriyet’in kuruluşundan itibaren Sünniler “din elen gidiyor”, Alevilerse “laiklik elden gidiyor” korkusunu besleyen söylemlerle harekete geçirilen ve birbirlerinin haklı taleplerine kayıtsız kalan ya da daha vahimi karşı çıkan iki toplumsal grup olarak konumlandırıldılar. Böylelikle hak ve özgürlük taleplerinin önüne konulan taşları gönüllü bir biçimde taşıdılar. Sonuçta ne laikliğin ne de dindarlığın tam anlamıyla yaşanabildiği bir ülkeye mahkûm oldular. Ancak ne mutlu ki 12 Eylül’ün tortularıyla hesaplaştığımız bugünlerde, devletin Sünnilerin taleplerine gelince laik, Alevilerin taleplerine gelince Sünni kesildiği bir ülkede yaşamayı artık iki grup da kabullenmiyor.
Malumunuz, bir 12 Eylül klasiği olan zorunlu din dersi uygulaması, darbe anayasasının 24. maddesiyle hayatlarımıza sabitlendi. Dersin genel amacı Tebliğler Dergisi’nde şöyle özetleniyor: “İlköğretim ve ortaöğretimde öğrenciye, Türk Milli Eğitim Politikası doğrultusunda genel amaçlarına, ilkelerine ve Atatürk’ün laiklik ilkesine uygun, din, İslam dini ve ahlak bilgisi ile ilgili yeterli temel bilgi kazandırmak; böylece Atatürkçülüğün, milli birlik ve beraberliğin, insan sevgisinin dini ve ahlaki yönden pekiştirilmesini sağlamak, iyi ahlaklı ve faziletli insanlar yetiştirmektir.”
“Dini siyasete alet etmek” mi demiştiniz? Genel amaç olarak “ İslam’ı öğretmekten çok, resmî ideolojinin sacayaklarını dinî payanda olarak kullanıp sağlamlaştırmaktır” yazsalar da olurmuş yani. Resmî ideolojinin çocukların zihinlerine tarih, milli güvenlik, vatandaşlık bilgisi gibi derslerle zerk edildiği yetmezmiş gibi dini de bu amaca alet eden bir ders müfredatına bir Sünni olarak ben de karşıyım elbette. Din dersi müfredatının tek-tipçi “yüce devlet” anlayışına sadık kullar yetiştirmekten çok Allah’a sadık kullar yetiştirmek için bilinmesi gerekenleri içerecek biçimde düzenlemek şart. Buna ek olarak çözüm, bu anlayışı benimseyen çocukların din dersini seçmeli olarak alması; benimsemeyenlerinse salt tarihsel-sosyolojik bir perspektifle ve felsefe veya sosyoloji formasyonuna sahip hocalar tarafından verilecek dinler tarihini anlatan bir dersi alması olabilir. Böylelikle iki ders de nota tabi olunca “Din dersini seçmeli yaparsak, öğrenci seçmez” korkusu da yatıştırılmış olur.
Diyanet temsilcilerinin ve Alevi açılımını yöneten Devlet Bakanı Faruk Çelik’in “Din dersine Aleviliği de ekleyeceğiz” açıklamaları iknadan uzaktır. Aleviler de Sünniler de çocuklarını devletin verdiği din dersine teslim etmek zorunda değiller. Kaldı ki bu ülkede ateist veya agnostik ebeveynlerin de olduğunu hesaba katmak zorundayız. “Dinde zorlama yoktur” ayetine iman etmişlerin, inanmayanlara bu dersi zorlaması ancak 12 Eylül’den arınmamış bir zihniyetin ürünü olabilir zaten. Şu anki Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün Dışişleri Bakanı olduğu 2006 yılındaki demecini kendimize şiar etmemiz kâfidir: “Benim fikrim, hiçbir şeyin zorunlu olmamasıdır. Ama ‘Benim çocuğum da din bilgilerini düzgün bir şekilde öğrensin’ diyen ailelerin çocuklarına okullarda en düzgün şekilde öğretilmelidir ki, ortaya düzgün bir şey çıksın.”
Bununla beraber din dersini zorunlu tutan devletin aynı zamanda Kur’an eğitime yaş sınırlaması getiren devlet olduğunu hatırlamak gerek. Bu ülkede dindar Müslümanların belli bir yaşa gelen çocuklarının Kur’an öğrenmesinin önüne getirilen ve 28 Şubat sürecinde arttırılan yaş sınırlaması bir an evvel kaldırılmalıdır.
Devlet, eğer gerçekten laik karakterinin hakkını vermek istiyorsa vatandaşını denetlemek ile ona hükmetmek arasında bir orta yol olduğunu görmek zorunda. Bu yolu öğretmek de biz vatandaşların devlete zorunlu laiklik dersi olsun. Yasakçılara direnen başörtülü öğrencilerle halktan talep gelmemesine rağmen cami yapan devletin imamını cemaatsiz bırakanlar da başöğretmenimiz olsun.
Yasakçıları deşifreye devam
Geçen haftaki yazımın ardından Çapa Tıp Fakültesi Diş Hekimliği’nde yasak kalkmış. Ancak daha önce sıraladığım yasakçı üniversitelere ek olarak Amasya, Uludağ, Ortadoğu Teknik, Hacettepe Üniversitesi ile İTÜ Mimarlık Fakültesi ve garip bir biçimde Gaziantep Üniversitesi’nin inkılâp tarihi dersinde de yasağın devam ettiğine dair duyumlar aldım. Ayrıca Kadir Has, İstanbul Bilim ve Doğuş gibi vakıf üniversitelerinde de yasak devam ediyor. Üstelik burslu okuyan başörtülü öğrenciler burslarını kaybetme tehdidi yüzünden derslerine “direnmeden devam etme” zorunluluğunu hissediyorlar.
Başörtüsüne özgürlük cephesinden ümit veren bir haberle bitireyim: Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitime Giriş Sınavı’nda (ALES) başörtüsü yasağı kalktı. Haydi kızlar yükseköğrenime!
- BIST 9639.36
- Altın 3965
- Dolar 38.8313
- Euro 43.3295
- İstanbul 20 °C
- Diyarbakır 26 °C
- Ankara 26 °C
- İzmir 29 °C
- Berlin 15 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
Devlete zorunlu laiklik dersi

Hilal Kaplan / Sabah
- Yorumlar 0
- Facebook Yorumları
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Beş ayda ne değişti?03 Kasım 2015 Salı 10:14
- Barzani’yi de “Başkan yaptırmayacağız!”03 Temmuz 2015 Cuma 07:44
- Bahçeli sözünde durmadı26 Haziran 2015 Cuma 03:06
- Esas belirleyici KCK23 Haziran 2015 Salı 07:47
- Açık konuşalım22 Haziran 2015 Pazartesi 08:04
- Demirtaş o çıkışı neden yaptı?19 Haziran 2015 Cuma 04:02
- Rivâyetler muhtelif13 Haziran 2015 Cumartesi 07:43
- ‘Kürtler bizi sevmiyor mu?’12 Haziran 2015 Cuma 07:15
- Parlamenter sistemin iflası09 Haziran 2015 Salı 07:45
- Kürtlerin yolu05 Haziran 2015 Cuma 07:44
- Öcalan'ın intikamı30 Mayıs 2015 Cumartesi 07:46
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.