• BIST 10164.41
  • Altın 2470.889
  • Dolar 32.1326
  • Euro 34.9943
  • İstanbul 19 °C
  • Diyarbakır 25 °C
  • Ankara 17 °C
  • İzmir 23 °C
  • Berlin 23 °C

Cumhurbaşkanı Gül: 'Rapor rafta kalmaz'

Hilal Kaplan

Geçtiğimiz Mart ayında, çağrıcıları içinde Ramazan Kayan'dan Cihan Aktaş'a, Nurettin Şirin'den Yasin Aktay'a, Hüseyin Hatemi'den Cahit Koytak'a kadar Müslüman temsili olan pek çok ismin bulunduğu bir metin yayınlanmıştı. "Hak söz konusu olduğunda, Müslümanlar meselenin tabiî ve zaruri tarafıdırlar" diye yola çıkan "Adalet talebimiz var" inisiyatifinin amacı hem Dink cinayetinin çözülmesi sürecine küçük de olsa katkı yapmak ve bu amaçla kamuoyu oluşturmak hem de cinayetin ortaya çıkarmayı amaçladığı "Müslim-Gayrimüslim" ikliğini boşa çıkarmaktı.

Hafta başında inisiyatifi temsilen Ö. Faruk Gergerliloğlu, Yıldız Ramazanoğlu ve Cemal Uşak'la beraber, Hrant Dink cinayeti ve dava sürecini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşme imkânımız oldu. Tarabya Köşkü'nde gerçekleşen ve yaklaşık bir saat süren toplantıda Hrant Dink davasının geldiği son nokta hakkında değerlendirmelerimizi Cumhurbaşkanı Gül'e aktardık. Tabii öncelikle hem sürece cesur katkıları hem de hazırlanmasına öncülük ettiği Devlet Denetleme Kurulu raporu için teşekkürlerimizi sunduktan sonra...

Sayın Cumhurbaşkanı ise rapordan sonra göz göre göre bir insanın öldürüldüğüne fırsat verildiğini müşahede ettiğini ve bunun ne kadar üzücü bir hadise olduğunu söyledi. Ardından devletin suçlu bile olsa kendi memurunu koruma refleksinin "kötü geleneklerden birisi" olduğunu ve değişimin kolay olmadığını sözlerini ekledi. Bu yüzden raporun sonuç kısmında özellikle bu hususa ilişkin değerlendirme ve eleştirilere yer verilmesini istediğini belirterek "Esas mesajın alınmasını istedim" dedi.

DDK raporlarının, o mesele hakkında bir talimat verilmesi veya yasa çıkarılması gerekiyorsa tavsiye bağlamında gönderildiği adreslerin birisinin Başbakanlık olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı, hükümetin bu noktada icranın başı olarak sunabileceği katkıya işaret etti. Ayrıca savcılara da yol gösterici özellikte bir metin hazırlanmış olduğunu belirterek bunun savcılar tarafından da değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.

Konuşma sırasında Dink cinayeti aydınlatılıp sorumlular cezalandırılmadıkça, ne yazık ki geçtiğimiz sene 24 Nisan'da silah arkadaşı tarafından katledilen er Sevag Balıkçı örneğinde olduğu gibi yeni nefret suçlarına da kapı aralandığı tehlikesinden bahsettim. Ayrıca DDK raporu açıklandığından bu yana, davanın gidişatı açısından raporun gönderildiği en önemli adres olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı başta olmak üzere hukuk mekanizmamızda henüz herhangi bir karşılık bulmadığına dikkat çektim. AİHM'in Türkiye'yi etkin soruşturma yapmamaktan mahkûm ettiği kararını müteakip açılan soruşturmanın da 14 aydır bir yere varmadığını belirttim. Hâlbuki, özellikle Malatya Zirve Yayınevi davasının son şekillenen iddianamesinin derin kliğin ifşa edilmesi noktasında örnek teşkil edebilecek nitelikte olduğunu söyledim.

Cumhurbaşkanı Gül, oldukça kararlı bir ifadeyle "Cumhurbaşkanlığının hazırlattığı raporlar rafta kalmaz" diyerek dava ile ilgili raporun gereği yapılmamışsa bunun takibini mutlaka yapacaklarının sözünü verdi.

Cumhurbaşkanı Gül'e müsbet çabaları için bir kez daha teşekkür ederek, raporun takibinden sonuç alınmasını diliyorum.

Hakkı tutup kaldıranlardan olmak temennisiyle...

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89