Yaşadıklarımız, bir devrin, bir rejimin yerini yenisini alması sürecinin doğurduğu krizler, derin krizler. Eski devri, eski rejimi de eleştiriyorduk, ama daha fazla özgürlük, barış ve toplumsal barışın teminatı olan daha fazla demokrasi adına. Neydi Cumhuriyet rejimini zorlayan en önemli konular; katı laiklik anlayışı adına dindar kesimin özgürlüklerinin, haklarının kısıtlanması ve katı ulus devlet tanımı adına, Kürtlerin hak ve özgürlüklerinin kısıtlanması, değil mi?
Kürtlerin veya onları temsil etme iddiasında olanların bir kısmının silaha sarılmış olması, demokratik siyaset çerçevesinde kabul edilebilir bir şey değildi, o nedenle demokratikleşme yolu ile bu meselenin çözümünden yana olduk. Sağ ve sol demokratlar olarak, sorunun kökenini anlayalım, ortadan kaldıralım, demokratik siyaseti esas kılalım diye çabaladık bu nedenle AK Parti’nin başlattığı “barış sürecini” tüm sorunlu yanlarına karşın destekledik, önemli bir başlangıç olarak kabul ettik.
Demokratik siyaset
Demokratik siyaseti savunanların silahla, terörle işi olmaz, ama ne zamanki demokratik siyasetten vazgeçilir, bu kesim “terör destekçisi” olarak zan altında bırakılarak siyasi alandan kovulur. Oysa asıl çözüm demokratik siyasetin alanını genişletmek, aklı silaha yatanları dahi demokratik siyasete kazanmaktır. AK Parti, barış sürecini bu anlayış üzerine kurdu diye düşündük, doğrusu buydu. Bu çerçevede mesela akil adamlar projesi bu yönde umut vaat edici bir çabaydı. Demokratik siyaset çerçevesinde silahlı bir örgüt ile, onun lideri ile pazarlık yapmak mümkün değildi, ama böylesi krizler, istisnai yollara başvurmayı gerektiriyordu; o nedenle IRA, Güney Afrika gibi kriz çözme modellerinden esinlenmeye çalıştık. İktidar partisi, bu yönde destekleyici ve yol açıcı bir siyaset izledi. O zaman da, “bu tür süreçler kararlılıkla ve hızla yürütülmezse, eskisinden beter bir yere savruluruz” kaygısını dile getirdik. Maalesef kâbuslar gerçek oldu.
Başkanlığa karşı çıkınca
Düne kadar, İmralı’ya heyetler gider, Kandil’e ziyaretler yapılırken, şimdi HDP “terör örgütü” sayılır oldu. HDP’nin tabanı PKK sempatizanı, bunu biliyorduk, tam da bu nedenle silahlı işlerden uzaklaşmanın yolunun HDP’nin güçlenmesi olduğunu düşündük, o zaman iktidar da bu havadaydı. Ne zaman ki, HDP Başkanlık sistemine karşı olduğunu ilan etti, hava değişti. Doğrusu, 7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra, PKK’nin silahlı, çatışmalı sürece geri dönmesi, demokratik siyasete büyük bir engel teşkil etti, ama onlar bu yolu seçti diye biz neden demokratik siyasetten vazgeçelim? İktidar neden vazgeçti, örgüt demokratik siyasete inanmıyor diye biz de aynı yoldan mı gidelim? Bir devlet, onu idare eden iktidar kendi siyasetinde ısrarcı olmaz mı, olamaz mı? Demokratik siyasete inanmayanlar bahane edilip, demokratik siyasetten vazgeçilebilir mi, en önemlisi bu yolla nasıl bir çözüme varılır?
Siz ne istiyorsunuz?
Bırakın, “dış güçler şunu istiyor, teröristler bunu yapıyor” gerekçelerini; biz ne istiyoruz, iktidar olarak siz ne istiyorsunuz? Barış süreci, doksanlı yılların siyasetinin iflası üzerine inşa edilmeye çalışıldı. Değişen ne, neden o yılların karanlığına hızla geri döndük? O zaman o yöntemler ile çözülmeyen, bu zaman bu yöntemler ile çözülür mü; böyle bir çözüm anlayışından toplumsal barış çıkar mı? Egemen devletler, tabii ki eline silah alanın karşısında egemenlik haklarını koruyacak tedbirler alır, ama Kürt meselesi bu parantezden çoktan taşıp, toplumsal bir mahiyet kazanmadı mı? Milyonlarca insanın oyları ile seçtiklerini hapse atıp, kayyım atayarak nereye varılır? Her koşulda devletten yana tavır takınan veya korkusundan böyle görünenler ile gidilecek yol, sağlam bir zemin olabilir mi? Unutmayın, 1916 Arap isyanından önce ve hatta savaşın bitimine kadar Osmanlı devletine bağlı olanların pek çoğu, sonradan yeni kurulan Arap ulus devletlerin bürokrat kadrosu oldu. Asıl mesele kopuşu, onun getireceği felaketleri önlemek, o yönde siyaset üretmek. Osmanlı devletini, İngilizler veya başkaları değil, içine girdiği siyasi kriz sarmalı çökertti. Gerçi tüm imparatorluk yapıları, o dönem benzer krizler yaşıyordu, direnmeleri çok zor tarihsel dinamikler söz konusu idi, ama çöküşün imzasını İttihatçıların yanlış politikaları attı. Şimdi, ulus devletlerin kriz yaşadığı bir dönemde, tek çare ulus devlet tanımını kapsayıcı bir biçimde gözden geçirmek. Kürtlerin çoğunun çatışma, dövüş, dalaş istemediği doğru, ama mevcut siyaset bu şansı heba etmekten imtina etmiyor, zira çatışma ve kopuşu önlemenin yolu Kürtlere haysiyetli bir barış ve çıkış yolu açmaktı. Kısacası bu yol, yol değil. Daha doğrusu bu ülkede yaşayan hepimize umut vaat eden bir yol değil, anlamıyor musunuz? Ve nihayet, büyük bir ihtimalle anlamazdan geleceksiniz ama tekrar edelim; teröre destek falan değil, bu yolun yol olmadığını düşündüğümüz için yaptıklarınızı desteklemiyoruz.
- BIST 10370.71
- Altın 4321.728
- Dolar 40.2414
- Euro 46.7803
- İstanbul 27 °C
- Diyarbakır 30 °C
- Ankara 30 °C
- İzmir 31 °C
- Berlin 17 °C
- Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!
- Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!
- Gazeteci Evrim Kepenek'e kelepçeli gözaltı!
- Gazeteci Sinan Aygül'e saldıran korumalar tutuklandı
- 15 barodan gazeteci Sinan Aygül’e yönelik saldırıya kınama
- İbrahim Kalın MİT Başkanlığına atandı
- Çanakkale ve Balıkesir'de art arda deprem
- Buldan ve Sancar eş başkanlığı bırakacaklarını açıkladı
- Başak Demirtaş: Selahattin adaylığını üç kez iletti
- Şenyaşar ailesi: ‘Gereken yapılmazsa ‘adalet’ pankartını Meclis’e asacağız’
- Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni kabineyi açıkladı
- HDP’li yönetici: Demirtaş’ın talebi genel merkezimize ulaşmadı
- Biden, sahnede yere düştü
- Demirtaş: HDP, cumhurbaşkanı adaylığı talebimi gerekçesiz reddetti
- Selahattin Demirtaş: Aktif politikayı bırakıyorum
Bu yol, yol değil!

Nuray Mert / Cumhuriyet
- Yorumlar 0
- Facebook Yorumları
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Müftü nikâhı ve İslami rejim04 Ağustos 2017 Cuma 10:57
- Katar krizi30 Haziran 2017 Cuma 11:43
- Nerden başlasak nasıl anlatsak19 Haziran 2017 Pazartesi 11:28
- Katar’ın başına gelenler09 Haziran 2017 Cuma 11:13
- Toplum yorgunluğu02 Haziran 2017 Cuma 10:14
- Trump’ın yeni Ortadoğu siyaseti29 Mayıs 2017 Pazartesi 21:33
- ‘Devrime hazır olun’22 Mayıs 2017 Pazartesi 10:40
- ‘Türbe, tarih, siyaset’15 Mayıs 2017 Pazartesi 10:45
- Fransız seçimleri ve demokrasi krizi12 Mayıs 2017 Cuma 10:25
- Yeni siyasi arayışlar05 Mayıs 2017 Cuma 11:20
- Hindistan ziyareti ve İslamcılar01 Mayıs 2017 Pazartesi 10:16
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Fotoğraflarla Kürdistan’a dönen ilk hacı kafilesi
Başkent Hewler’de huzurevi
IŞİD’in son mevzisinden kaçış...
Kürdistan Parlamentosu'nun yeni üyeleri yemin etti
12345678
- Süleyman ÇevikKürtçe zorunlu eğitim bir haktır!
- Ersin TekGeleceğin Önündeki Engel: Geçmiş!
- Roşan LezgînZazakî Kur’an Meali ve İncil çevirisi
- Bayram BozyelSri Lanka; İktidar hırsının trajik sonuçları
- Abdullah Can“Bediüzzaman’ın hançeri” mi, Bediüzzaman’ı hançerlemek mi? (5)
- Mustafa Özçelik‘’Helalleşme’’ söylemini destekleyerek, kapsamlı helalleşmelere kapı ara
- Rahmetullah KarakayaBinelim kuşa gidelim Muş’a (2)
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Murat YetkinSon üç gün, son üç soru
- Hayko BağdatKürtler TİP’e neden kırgınlar?
- Arzu YılmazKürt seçmenin seçimi ve dış politika
- Hediye LeventCIA Şefi neden Orta Doğu'da?
- İsmail Beşikci59 Yıl Sonra Şemdinli
- Mehmet Latif YıldızGüçlendirilmiş parlamenter sistem üzerine
- Akif BekiHDP’yi kapatmak neye yarar?
- Fehim TaştekinKürtler için lanet geri mi dönüyor?
- Ahmet TaşgetirenYargı sancısı -bumerangı unutmamak
- Fehmi KoruFırat’ın doğusuna gitmiyoruz, tamam. "Neden"...
- Aydın Doğanİstanbul seçimleri ve ötesi…
- Galip Dalayİran'a Sovyet modeli...
- Hakan AlbayrakMalcolm X
- Elif ÇakırBize ne oldu böyle?
- Orhan Kemal CengizHDP neden arabayı atın önüne koyuyor?
- Yaşar YakışFırat’ın doğusu sorunu askeri harekâtsız da çözümlenebilir mi?
- Mücahit BiliciDonald Trump’ın Zülkarneyn olarak portresi
- Tarık Ziya EkinciKılıçdaroğlu'nun Ahmet Türk'le görüşmesi bir skandaldır
- Akdoğan Özkan'ABD Çin ile Savaşacak'
- Murat SabuncuABD, Türkler ve Kürtler arasında 'çözüm' için devrede mi?
- Ahmet AltanMilliyetçilik ve Aydınlar
- Aslı AydıntaşbaşYalancı bahar mı ikinci bahar mı?
- Amberin Zaman‘Al papazı, ver papazı’ derken elde ne kaldı?
- Etyen MahçupyanErken seçim istemeyip ne yapsaydı?
- Kadri GürselÜç yıl sonra HDP yine anahtar
12345
RÖPORTAJ
Arzu Yılmaz: Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyareti Türkiye’den ABD’ye mesajKürt sorunu üzerine çalışmaları ile tanınan ve Kürdistan Bölgesinde de görev yapan Hamburg Üniversitesi Misafir Öğretim Görevlisi Dr. Arzu Yılmaz Irak Başbakanı Kazımi’nin ziyaretini Evrensel'e değerlendirdi.
Türkan Elçi: 'Tahir hiçbir rüyamda benimle konuşmadı’Bugün Diyarbakır Barosu Tahir Elçi’nin öldürülmesinin beşinci yılı.
Kürt hukukçuya Yeni Zelanda'dan 'Küresel Etki ÖdülüERBİL (K24) - Kürt hukukçu Rez Gerdi, mültecilerle ilgili yaptığı çalışmalar ve gösterdiği çabalar nedeniyle Yeni Zelanda’da “Küresel Etki Ödülü”nü kazandı.
PSDK lideri: Kürtler ABD’yle doğrudan görüşmeliKürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (KSDP) Genel Sekreteri Muhammed Haci Mahmud, Bağdat’la yaşanan bazı sorunlar konusunda kesin sonuçlar alınması için Kürtlerin ABD’yle doğrudan görüşmesi gerektiğini söyledi.
ÖZEL MAKALE
Konya’daki katliama ilişkin gözaltı sayısı 13’e çıktıKonya’da yedi kişinin katledildiği ırkçı saldırıya ilişkin gözaltına alınanların sayısı 13’e yükseldi.
Reuters: Türkiye sınıfta kaldıKoronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında Türkiye'de 2 haftadır hafta sonları akşamları sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. İngiliz haber ajansı Reuters'ın analizine göre bu yasaklar bir işe yaramadı.
Demirtaş hakkında yeni iddianame: 3 yıla kadar hapsi istendiAnkara Cumhuriyet Başsavcılığı, Başsavcı Yüksel Kocaman'ı hedef gösterdiğini iddia ettiği HDP'nin tutuklu eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş hakkında yeni bir iddianame hazırladı. İddianamede Demirtaş’ın 3 yıla kadar hapsi istendi.
Mesud Barzani: Kerkük; anılar, düşler ve düşüncelerBarzani, “Saddam Kerkük’ün Kürtlerin hakkı olduğunu kabul ediyor muydu?” şeklindeki soruya, “Şahsen kendisi bana, ‘Kerkük Kürt kentidir’ dedi."
KÜLTÜR SANAT
Nûbihar Dergisinden Kürt Dili Dosyası!Nûbihar dergisinin 165. Sayısı Kürt Dili Dosyası olarak çıktı.
Nûbihar dergisinin 164.sayısı çıktı!Nûbihar dergisinin yeni sayısı okuyucusuyla buluştu.
Nûbihar dergisinin 163. sayısı çıktı3 ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisinin 163. sayısı zengin bir içerikle çıktı.
Feyruz, Suudi Arabistan’da konser vermeyi reddettiArap dünyasının yaşayan en büyük şarkıcısı Feyruz, Suudi Arabistan'ın insan haklarına saygı göstermediğine dikkat çekerek konser davetini reddetti.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.