Suriye ve Irak, aynı ‘başkanlık sistemi’ ya da eğitim meselesi gibi artık gündemimizin değişmeyen maddelerinden. Türkiye Avrupa Birliği hedefinden uzaklaştıkça, Suriye ve Irak’la hemhal olmak zorunda kalacak, bunu yaptıkça da mezhep gerilimleri ve terörü içselleştirmiş olacak.
Peki Ankara’nın Suriye ve Irak’ta istediği nedir? Ben şahsen Lozan tartışmalarını anlamlı bulmuyorum. Mevcut iktidarda ne Lozan Antlaşması’nı değiştirecek güç, ne de yerine yeni bir paradigma oturtabilecek vizyon görüyorum. 1923’te kurulan ulus-devleti beğenmeyip yerine yeniden imparatorluk kurma hayali, bedava. Herkes hayal kurabilir. Ben de ileride Hollywood’da aktris olmayı düşünüyorum!
Ancak bir de hayatın (ve bu coğrafyanın) gerçekleri var. O gerçekler bize ideolojik olarak liyakat esaslı bir yapıya sahip olmayan, iç barışını sağlayamamış, eğitim ve askeri kapasitesi hayli sınırlı bir Türkiye tablosu sunuyor. Bırakın ulus-devlet paradigmasını aşmayı, mevcut iktidarın geçmişten devraldığı ‘ceberut devlet’geleneğini bile değiştirme niyeti kalmamış gözüküyor.
Haliyle, hayaller Osmanlı, gerçekler Keçiören realitesiyle sınırlı gözüküyor.
Bu tabii Türkiye’nin kendi sınırlarının ötesinde hiçbir güç ya da etki alanı olmadığı (ya da olmaması gerektiği) anlamına gelmiyor. Kuşkusuz ki Türkiye, Suriye ve Irak coğrafyasında söz sahibi olmalıdır. Hele de oralarda kaos varken. Ama doğru olan, bunu yaparken Ankara’nın sadece askeri güç ya da müteahhitlik ağını değil, eskiden ‘softpower’ (yumuşak güç) diye övündüğümüz ekonomik kapasitesini ve demokratik çekim gücünü ortaya koymasıdır.
Bugün ise Ankara, Suriye ve Irak vizyonunu üç temel ayak üzerinden kurguluyor. Birincisi askeri güç olarak alanda olmak; ikincisi, bölgedeki Sünnilerin hamisiolmak; üçüncüsü de PYD/PKK karşıtlığı. Bütün bunlar, yani Türkiye’nin‘genişlemek’ için kendine şiar edindiği bu 3 temel ayak bana sorarsanız ideolojik olarak zayıf. Ve Türkiye’nin iç dengeleri açısından yanlış. Bunlar ne IŞİD’in ideolojik çekim gücünü zayıflatmaya, ne de emperyal bir vizyonu yürürlüğe koymaya yeter.
Musul meselesine gelince... Türkiye Musul operasyonunda olmalıdır. Buna itirazım yok. Ancak geçen hafta yazdığım gibi, Ankara’nın bu operasyonda yer almak için Bağdat’la kavga etmesi, sadece Sünni çıkarları için hareket ettiği ya da Kürt karşıtlığı yaptığı algısını yaratması, yanlıştır. (İbrahim Kalın son basın toplantısında Bağdat’la gerilimi bir nebze düşürmeye çalıştı.)
Ayrıca nihayetinde bölgedeki tek Sünni güç Türkiye de değil. Ankara’nın Irak politikasının temel unsuru, Musul’un eski valisi Esil Nuceyfi ve erkek kardeşi. Türkiye, Irak siyasetini bu isimler üzerinden yürütüyor ve Barzani kontrolündeki Başika’da Haşd el-Vatani diye anılan bir Sünni milis gücünü eğitiyor. Ankara istiyor ki, bu güç Musul operasyonu ve daha sonra Musul’un yönetiminde yer alsın. Ancak Bağdat bu gücü (Türkiye’nin yanlış söylemleri yüzünden) kendisine karşıt ve Şii düşmanı bir yapı olarak görüyor. Ayrıca Bağdat, (Amerikalıların bilgisiyle) Musul’un IŞİD’den temizlenmesi ve yönetimi için 12 bin kişilik bir Sünni milis gücü eğitiyor. Hürriyet’ten Tolga Tanış’ın bu hafta ABD’li kaynaklara dayandırdığı habere göre, bunların 6 bini hali hazır eğitimde, 6 bininin de güvenlik yoklaması tamamlandı. Irak topraklarında ve Irak ordusunun yapacağı bir operasyonda Musul’un yönetimi, muhtemelen bu unsurlara kalacaktır.
Atlantik Konseyi’nden Aaron Stein, Musul işinde Ankara ve Bağdat arasındaki daha da önemli bir açmaza işaret ediyor. Stein’a göre Ankara artık Irak’ın toprak bütünlüğünden yana değil. Zaten Türkiye’nin Barzani’nin özerkliği bağımsızlığa çevirmesinden rahatsız olmadığını biliyoruz. Ancak Stein, Ankara’nın aynı zamanda Irak’ta özerk bir Sünni bölgesi fikrine de sıcak baktığını hatırlatıyor. Kürt bağımsızlığı da Sünni özerkliği de Ankara’nın Irak vizyonunun unsurları.
Doğrusu Stein’ın bu saptaması, geçmişte bazı üst düzey yetkililerle Irak konusunda yaptığım sohbetlerle örtüşüyor. Irak’ın dağılması, gelecekte bir zorunluluk haline gelebilir. Komik olan, yıllarca özerklik ve federasyonu destekleyen ABD’nin bugün bu fikre karşı olması, yıllarca her söze ‘Irak’ın toprak bütünlüğü’ diye başlayan Ankara’nın ise Irak’ta bir Sünni devleti çıkması fikrine sıcak bakması...
- BIST 111.060
- Altın 174,401
- Dolar 4,0555
- Euro 4,9747
- İstanbul 14 °C
- Diyarbakır 21 °C
- Ankara 10 °C
- İzmir 20 °C
- Berlin 27 °C
- Son anket: İttifakın oyları yüzde 48
- Erdoğan'dan Kürt seçmen için 'mühür' uyarısı
- HDP Sözcüsü Bilgen: TRT’ye gittik ama ışıklar sönüktü!
- 10 üniversite bölünüyor
- Şenol Güneş taburcu edildi
- Suudi Arabistan'da silahlı saldırı: 4 ölü, 4 yaralı
- Fenerbahçe-Beşiktaş maçı tatil edildi
- ABD'den erken seçim açıklaması: Endişeliyiz
- 'Cumhurbaşkanı adayı milletvekili adayı olamayacak'
- Baydemir: Zerre kadar üzüntü duymadım
- HDP kulisi: Demirtaş aday olursa seçim tarihine kadar ceza alabilir
- HDP: Partimiz sadece Kürt partisi değil
- Meral Akşener: Gök kubbeyi başınıza yıkarım
- Erdoğan: Kimse ben yoksam AK Parti yok demesin
- IŞİD Suriye'de saldırdı: 25 ölü
Musul kavgasının asıl nedeni

Aslı Aydıntaşbaş / Cumhuriyet
- Yorumlar 0
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Tam bir tiyatro!15 Nisan 2018 Pazar 11:57
- Üçüncü dünya savaşı çıkar mı?12 Nisan 2018 Perşembe 12:33
- Rusya ile dostluk...05 Nisan 2018 Perşembe 13:39
- Macron neden aradı?31 Mart 2018 Cumartesi 10:40
- Varna’da ne oldu?29 Mart 2018 Perşembe 14:54
- Şaşırmanıza şaşırdım01 Mart 2018 Perşembe 15:21
- Ne oldu hayır cephesine?25 Şubat 2018 Pazar 13:15
- Umarım yanılıyorumdur22 Şubat 2018 Perşembe 11:38
- Washington’daki Tartışma15 Şubat 2018 Perşembe 11:04
- Tillerson öncesi görünen resim11 Şubat 2018 Pazar 13:48
- Soçi ve Rusya ne istiyor?01 Şubat 2018 Perşembe 12:58
SON EKLENEN GALERİLER
ÖNE ÇIKANLAR
Kürdistan halkı İbadi'yi protesto etti
Kirmanşah'ta (Kasrı Şirin) deprem...
Mam Celal son yolculuğuna uğurlandı
Kürdistan referandumundan ilk kareler
12345678
- Ersin TekDin (İslam), Deizm ve Müslümanlar (1)
- Bayram Bozyelİktidarın değişmeyen mantığı (2)
- Rahmetullah Karakayaİslamcı sosyologdan Kürtlere sansür
- Abdullah CanNewroza uyanmak...
- Süleyman ÇevikOrtadoğu’da seçim kültürü ve Kürtler
- Mustafa Özçelik‘Kürt karşıtlığı’na dayalı siyaset tedaviye muhtaç bir hastalıktır
- Roşan LezgînDiyarbakır belediyeleri, parklarımızı bozmayın!
12
Sait Çürükkaya...
Antep'te sokak düğününe bombalı saldırı
Cizre'deki bodrumlarda ne yaşandı?
Nizamettin Ariç - Xakî Bîngol - Çîyayê Şengalê
12345678
- Akif BekiErdoğan'ın açıklamasında cevabı olmayan soru
- Aslı AydıntaşbaşTam bir tiyatro!
- Etyen Mahçupyan12 Eylül, 28 Şubat ve bugün
- Amberin ZamanABD Suriye’den çekilecek mi?
- İsmail BeşikciDağ Kavmi…
- Aydın SelcenKürtlerle hangi ortak yarınlar?
- Yaşar YakışTürkiye’nin Suriye politikasını yeniden düşünmek için bir fırsat
- Hakan AlbayrakAğırlaştırılmış müebbet hapis
- Elif ÇakırDalkavukluğun bu kadarına....
- Hakan AksayRusya, Türkiye'nin askerî harekâtından gerçekten rahatsız
- Akdoğan ÖzkanTürkiye, Afrin'e girer mi?
- Galip DalayKudüs kararının ortaya çıkardığı manzara ve hatırlattıkları
- Mustafa KaraalioğluMadem gücü gücü yetene...
- Vahap CoşkunReferandum Yanlış Mıydı?
- Ömer Faruk GergerlioğluKürtler için yeniden diriliş
- Hasan CemalKerkük düştü diye bayram yapanların dikkatine!
- Kemal BurkayMam Celal'in ardından
- Alper GörmüşHDP ve PKK’nın ‘referandum’daki ayrışmasının anlamı
- Merve Şebnem OruçAskeri müdahale mi, vanaları kapatmak mı, açlıkla cezalandırmak mı?
- Ahmet TaşgetirenKürtler
- Mücahit BiliciKürdistan Özerk Bölgesi Referandumu
- Leyla AlpCenaze değil insanlık çürüyor
- Yıldıray OğurGüçlü ve büyük bir Türkiye için...
- Yalçın DoğanTürkiye manzaraları ve Yunanistan Başbakanı
- Oral ÇalışlarŞerif Mardin’i uğurlarken
12345
RÖPORTAJ
Demirtaş İtalyan La Stampa gazetesine konuştuHalkların Demokratik Partisi (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İtalyan La Stampa gazetesine röportaj verdi.
Suriye Gelecek Partisi: Hiçbir partinin devamı değilizRakka'da düzenlenen bir kongrede kuruluşunu ilan eden Suriye Gelecek Partisi Eş Başkanı Hewrîn Xelef, Demokratik Birlik Partisi (PYD) ile bağlarının olmadığını ve Rojava'daki tüm Kürt partileri ile işbirliği yapmak istediklerini söyledi.
Fransa'dan Afrin çıkışı: Uluslararası hukuk ihlal ediliyorFransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves Le Drian, Türkiye'nin Afrin'de uluslararası hukuku ihlal ettiğini savundu. Fransız bakan, "Türkiye savaşa savaş eklememeli" dedi.
Mesud Barzani: Afrin için derin endişe duyuyoruzTürkiye’nin Afrin’e yönelik 20 Ocak’ta başlattığı operasyona ilişkin açıklamada bulunan Mesud Barzani, “Savaş ve çatışma hiçbir çözüme katkı sunmaz. Afrin’de devam eden çatışmalar durdurulmalıdır” dedi.
ÖZEL MAKALE
Sünni, Şii ve Kürt okulu"Irak ile ilgili her şey şunu bize söylüyor. Üçe ayırın, zira suni bir yapıyı bir arada tutmak sadece daha fazla ölüme davetiye çıkarır. Irak’ın birliği suçuna ortak olmayın."
1925 Kürt Ulusal Özgürlük Hareketi ve Saîdê Kurdî" Saîdê Kurdî ve 1925 Kürt Ulusal Özgürlük Mücadelesi/Şeyh Said ilişkisi noktasında resmi ideoloji eksenli kodlamalar ve bu kodlamamalardan sonra kurulan bağlantılar..."
Kurdistan ve Arap Dünyası; Geleceğe dair (I)"Irak ve Suriye’nin bölünmesi yakınlaşırken dünya güçleri adalet adına olmasa dahi en azından istikrar adına komşu ülkelere bağımsız bir Kurdistan empoze etmek isteyecektir."
Sıçrama Tahtası; Kürtler ve Ermeniler"Saîdê Kurdî’nin, Hamidiye Alaylarının yasallaştırılması talebi, Kürtler üzerinde uygulanmak istenen politikaları boşa çıkarmayı amaçlamaktadır."
KÜLTÜR SANAT
Hewno Bêreng/Renksiz Rüya"Hewno Bêreng/Renksiz Rüya Filmi’nin mesajı, (benim anladığım) Ölümün, Kürtler için, hayatın sıradan bir parçası olmadığına parmak basmasıdır. Ölümü sıradanlaştıran, karışıklık oluşturan sinyallerden yani gürültüden çekip çıkarılmasıdır."
Dünyanın en yaşanılası şehri yine Viyana seçildiUluslararası araştırma şirketi Mercer'in her yıl yayınladığı yaşam kalitesi araştırmasında Avusturya'nın başkenti Viyana üst üste 9'uncu kez dünyanın en yaşanılası şehri seçildi.
Devlet Tiyatroları perdelerini ücretsiz açacakDevlet Tiyatroları, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nde, 30 oyun için sanatseverlerden ücret almayacak.
Nûbihar Dergisi'nin 142. sayısı çıktıÜç ayda bir Kürtçe yayınlanan Nûbihar dergisi 142. sayısıyla okuyucularıyla buluştu.
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89
Tel : 0532 261 34 89
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.