• BIST 8897.39
  • Altın 2240.294
  • Dolar 32.337
  • Euro 35.0975
  • İstanbul 15 °C
  • Diyarbakır 14 °C
  • Ankara 13 °C
  • İzmir 18 °C
  • Berlin 9 °C

Kumar

Doğu Ergil

Ben hayatımın hiçbir döneminde siyasetin bu kadar irtifa kaybettiğini görmedim. Bir zaman bir konuyu inançla savunanlar, bir süre sonra tam aksini aynı hararetle savunuyor ve bunu normal bir olaymış gibi kabul etmemizi bekliyor. Ciddi bir ilke ve inandırıcılık aşınması var.

Seçilmişlerin kürsü masuniyetinin ötesinde tüm kusurlu davranışları nedeniyle her yurttaş gibi soruşturulup yargılanmaları için birçok başvuru yapıldı. Ama AKP, bir vesayet kurumu olarak gördüğü yargıya güvenmediği gerekçesiyle bu girişimi engelledi. Hatta kendine yakın bürokratları korumak için dokunulmazlık zırhını bürokrasiye de giydirdi. Birçok konuda amirinden izin almadan bir memur hakkında soruşturma açılamıyor. Oysa hükümetin başlangıç vaatleri arasında kendisine yakıştırdığı AKP adına uygun şeffaflık da vardı. Şimdi aynı parti ve eski önderi olan Cumhurbaşkanı, “Parlamento dokunulmazlık zırhından sıyırmalı” diyor.

Gel de şu fıkrayı hatırlama: Adam şapkasının üzerinden kafasını kaşımaya çalışıyormuş. Bunu gören biri yanına gitmiş ve “Affedersiniz, neden şapkanızın üzerinden kafanızı kaşımaya çalışıyorsunuz” diye sormuş. Şapkalı adam yanıt vermiş: “Ne olmuş yani? Sen popon kaşınınca pantolonunu çıkarıyor musun?

Zannetmeyin ki dokunulmazlıklar kaldırılırsa yolsuzlukların ve usulsüzlüklerin üzerine gidilecek. MHP’nin de desteğiyle HDP, terörizme destekten itibarsızlaştırılmaya ve kapatılmaya çalışılacak.

Diğer çelişkiler

“Kürt sorunu vardır, ancak şiddet dışı yollarla (siyasetle) çözülür” diyen bir parti, şimdi “Kürt sorunu yoktur ve şiddet uygun yöntemdir” diyebiliyor. Başka partilerden destek de görüyor.

Bir gün elbet Kürt sorunu yerelleşen demokrasi, eşit yurttaşlık hukuku ve devletin yurttaşa hükümdar değil hizmetkâr olmasıyla çözülecek. Ancak fıkradaki gibi ardında nahoş bir tat bırakacak.

Bir gün ırgat ağasının yanına gelir: “Ağam akşam rüyamda seni gördüm; ikimiz de aynı uçakta seyahat ediyorduk.” Ağa: “Hayırdır, sonra?” Irgat: Uçak arıza yaptı ve düştü. Ağa “Allah Allah sonra ne oldu?” Irgat: “Ben bir tezek yığınının içine sen de bal çukuruna düştün.” Ağa: “Olacak o kadar fark. Ağalığım rüyada bile belli olmuş. Daha sonra? Irgat: “Kollarımız incinmişti, birbirimizi yalaya yalaya temizledik!”

Başta Avrupa Birliği üyeliği yüceltilirken sonradan Şangay İşbirliği Teşkilatı’na “Bizi alın Batı’dan kurtarın” denebildi. Kardeş komşu ülke reisleri, bir süre sonra düşman ilan edilip devrilmeye kalkıldı.

Parlamenter sistemi yaşatmaya yemin edip sonra başkanlık sistemi dayatıldı. “Seni başkan yaptırmayacağız” diyen partiyi siyaset dışına itmek için çözüm süreci sonlandırılıp bir kişinin siyasi kariyeri adına ülke ateşe atıldı.

Milli iradeye saygılıyız” sözü dilden düşürülmezken seçim sonuçları beğenilmedi ve yeniden seçim istendi. Bu durum zarlar uygun gelmediği için yeniden zar atmak isteğine benziyor. Uygun koşulları oluşturmak da zar tutmak… Oysa siyaset kumar değildir. Açık oynanan ve bir tarafın değil, tüm toplumun kazandığı bir olgudur. Bizde siyaset bir oyuncunun kazandığı ve kalan herkesin kaybettiği bir oyuna dönüştü. Oysa yapılması gerekenler çok açık ve kolaydı. Tıpkı fıkradaki gibi:

Polis müfettişi, güzel sekretere soruyor: “Patronun neden kendini pencereden aşağı attı? “Bilemiyorum” diyor cilveli kız: “Bana her zaman çok iyi davranırdı. 2 ay önce çok pahalı bir vizon kürk aldı, geçen ay da spor bir araba.” Polis: “Eeeeee?” Sekreter: “Bugün de 3 karatlık pırlanta bir yüzük hediye etti ve 'Benim olman için daha ne vermemi istersin' diye sordu. Ben sadece 'Ofisteki diğer adamlar gibi bir saatliğine 50 dolar verseniz yeter' dedim!”

  • Yorumlar 2
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları
    ÖNE ÇIKANLAR
    Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0532 261 34 89