• BIST 9044.53
  • Altın 2296.889
  • Dolar 32.3247
  • Euro 35.0593
  • İstanbul 19 °C
  • Diyarbakır 16 °C
  • Ankara 21 °C
  • İzmir 25 °C
  • Berlin 13 °C

‘İnşallah sosyalizm gelecek’

Güler Yıldız

Türkiye bu 1 Mayıs’ı bir başka konuşuyor. Geçtiğimiz haftalarda sosyal medyada ortaya çıkan Antikapitalist Müslüman Gençler, tv ekranlarında, köşe yazılarında, özel dosya konularında yer aldılar. Konuşuluyorlar ve daha da konuşulacağa benziyorlar.

Yeni bir durum, Türkiye’deki demokrasi anlayışı için. Kur’an’da yer alan bir sureden referans aldıklarını söylüyorlar; Necm suresi. Surede yer alan “sea” ifadesi “iş, çalışma” olarak yorumlanıyor. Arapça sözlükte ise bu kelime “güç, iktidar ve kapasite” anlamlarına geliyor.

Durup belki de bu son tanım üzerine düşünmek lazım. AKP Hükümeti’nin başbakanı “kendi” dalgasını yaydığı ve “sevdiği-sevmediği” yapılar diye ayırt ediciliğe gittiği bir dönemde, iş-emek yoğunluklu bir kutlamanın ve sosyalist değerlerle ifadesini bulan 1 Mayıs’ın yeni katılımcıları haliyle ilgi çekecekti. İş kazalarında yaşamını yitirenler için namaz kılındıktan sonra Taksim’e çıkan Antikapitalist Müslüman Gençler kendilerini sakin sakin anlatmayı tercih ediyorlar.

Sosyal medyadaki sayfalarına girdiğinizde sürprizlerle karşılıyorlar sizi: Che’nin, Yılmaz Güney’in, Ahmet Kaya’nın fotoğrafları, şiirleri, şarkıları ve sözleri... Kürtçe mesajlar veriyorlar, işçileri örgütlenmeye çağırıyorlar.

Türkiye’de ciddi bir kafa karışıklığına neden oldukları açık. Düşünsenize tüm siyasi yaşamı boyunca Kuran referansıyla hareket eden Necmettin Erbakan, bu dünya değil öte dünya için insanın dürüst, doğru ve tamahkar olması gerektiğini savundu ancak öldükten sonra çocukları yalıların, bankadaki paraların, malların mülklerin kavgasına düştü. Öğrendik ki Erbakan bu dünyadaki tamahkarlığını sınırlı tutmayı pek de becerememiş.

Türkiye’nin görüp göreceği en agresif, kabadayı başbakanı da öyle değil mi? Tanrıdan icazet alıp yola koyulduğunu sık sık anımsattığı ve her konuşmasını balkon seyrine dönüştürdüğü zamanların en “varsıl”ı olarak tepeden bakıyor herkese. Fakirlik mülayimliğini değil, zengin ukalalığını yansıtıyor mikrofon gördüğü her yerde. Gemicikler, mağazalar, adının patentleşmesi... Hepsi siyasi hayatından sonraki döneme dönük güçlü hamleler... Harun gibi gelip, Karun gibi gidiyorlar...

Henüz parası olmayan ama ilginç saptamaları olan İslami bir uyanış/değişim yanlısı var şimdi meydanda. Solcu Müslümanlar diye çıkıyorlar, işçi bayramına gıyabi cenaze namazıyla katılıyorlar. Camiden çıkıp solcu sloganlar atarak sosyalistlerle omuz omuza yürüyorlar.

Aleviler de cemevlerinden çıkıp gelmiyor mu miting meydanlarına? “Ya Haq, ya Ali” denmiyor mu?

Şaşırmama konusunda ülke insanları artık alışkanlık kazandılar denebilir. Başına gelen her türlü felaketi çıldırtıcı bir sakinlikle karşılayanların Müslüman solculara şaşmamasını umuyordum. Ama hayretler büyük olmuş...

Gelir vergisi açısından ilk 10’da sayılmasalar da (en azından şimdilik) Anadolu kaplanlarının tabelaları ve reklamları altında sakallı ve çarşaflı işçiler yok mu? Onların da itirazları olamaz mı? İnançları düşünceleri önünde engel mi? Bu sorular empati kurmak için önemli olabilir.

Ben şaşırmadım ama izlemeye, takip etmeye devam edeceğim. Belki asıl şaşkınlık sonra gelir.

***

Biz bırakalım Müslüman solcuların Taksim’e çıkmasını, “solcu” işverenlerin durumuna bir bakalım. İşçisinin sırtından adam olmaya çalışanlara, toplum içinde prestij kazanmaya uğraşanlara diyorum. Ucuz işgücü, fazla mesai, insan muamelesi görmeme, ayrımcılık, aşağılama... Bir de “bizim” diyerek tüm bunları çalışanına layık görme halleri... Çalışan “onların” malı olunca her şeyi yapma hakkını nerden buluyorlar bilmiyorum ama işverenlik konusunda bayağı olduklarını rahatlıkla söyleyebilirim.

***

Taraf gazetesinin dünkü manşeti hakkında ne düşünüyorsunuz? “Sen önce indir şu parmağını” diyor ya gazete, kendisine değil tiyatroculara dair bir tepkiymiş gibi anlatıyor derdini sonra. Kaçak dövüş mü deniyor buna... Neyse, Taraf cami duvarında dolanıyor, işeyecek yer arıyor ama Erdoğan’ın gözü hep üzerilerinde... Rahat değiller... “Bi gider misin sen” diye de manşet atarlar bir gün, sonra da “prostat, AKP’ye tepkisini bu şekilde gösterdi” yazarlar altına.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89