• BIST 9722.83
  • Altın 2428.571
  • Dolar 32.5199
  • Euro 34.8
  • İstanbul 25 °C
  • Diyarbakır 28 °C
  • Ankara 31 °C
  • İzmir 27 °C
  • Berlin 8 °C

Hâkim Türk ile mahkûm Kürd’ün birbirini ağırlaması

Mücahit Bilici-

Türkler mahkûm olmanın, Kürdler de hâkim olmanın ne demek olduğunu bilmiyorlar. Ve aralarında eşit olma ödevini nasıl yapacakları sorunu var. Türkler geçmiş hâkimiyetin onlara verdiği imtiyazı terk etmemeye alışmışlar; Kürdler ise mahkûmiyetin verdiği mahcubiyetle haklarını istemekten korkmaya. Kürdlere lazım olan şeyi en iyi bilecek olan Türkler değil Kürdler olmalı. Fakat Kürdler, Türklerden “ırkçı, Kürtçü, asabiyetçigibi azarları işitmemek için varolmaktan feragat etmeye kendilerini mecbur görüyorlar. Kürdlerin kendilerine ilişkin maslahat ve ortak iyiyi teşhiste Türklerin ağzına bakıyor olması bir tesadüf değildir. Hâlbuki Türkler, Kürdler için neyin iyi olduğunu bilebilecek bir konumda değil. Hem de statükocu milli enaniyetleri ve liderlik ısrarcısı kolektif nefisleri Kürdler için iyi olanı teşhise hele de teslime hiç müsait değildir. Hangi hukuk sisteminde davacının kaderi davalının keyfine, merhametine terk edilir? 

Şeriat Kürdlerin hukukunu Türklerin takdirine bırakmamıştır.Bunu Türkler görmese, görmek istemese, yine de Kürdlerin görmesi gerekir. Kürdler de Türklerin dediğinin dışına çıkmamaya çalıştıkça adalet lal kesilir. Bir münazarada bir taraf iki taraf adına konuşuyor veya savcı aynı zamanda hâkimlik yapıyorsa orada bir sakatlık vardır. 

Adalet odur ki halife ile hırsızı mahkeme önünde eşit hâle getirir. Ve her birisine eşit söz hakkı verir. Hırsızı dinlemeden halifenin hırsız hakkındaki hükmüne göre hareket edilmez. Hatta konuşamıyorsa bir taraf o tarafa bir söz (avukat) bulunur. Allah her bir insanı ve insanlar topluluğunu yaratırken onlara sorumluluk vermiştir. Acaba neden Kürdlerin sorumluluğu yani vesayet ve velayeti Türklerdedir, Kürdlerde değildir? Bu veli, çocuğun bazen babası bazen abisi rolü oynamaktadır. Fakat şer’an ne babası ne de abisidir. Yapabildiği tek şey acımadır. Takdir ettiği tek şey ilticadır. Hâlbuki hukukta acıma zulümdür, adalet değil. Suçluya acıyamayacağın gibi bir hakkı da mihnet ederek veremiyorsun. 

Kürdlerin Türklerin vesayeti altında olduğunun küçük ama bariz bir delili Kürdlerin eşitlik ve haklarının teslimi sürecinin Türk kamuoyu nezdinde meşrulaştırılma biçimidir: Türkiye büyüyecek, lider olacağız, Osmanlıdaki gibi olacağız ilaahir. Kürdlerin hukukunu Türkiye’yi merkeze almadan ve Türklerin geçmiş ve müstakbel şevketini hesaba katmadan dile getiren ve o hakları Kürdlere ilkesel ve kategorik olarak teslim eden tek bir Türk siyasetçi gördünüz mü?Ben görmedim. Türkiye küçülse de Kürdlerin gasp edilmiş haklarını iade etmemiz İslam’ın, demokrasinin gereğidir diyen bir Türk siyasetçi henüz çıkmadı. Bilakis, en temel hakları bile pazarlık ve naz konusu yapıp, Türk kamuoyunun milliyetçi baskısını kendi üstünden alıp Kürdlere fatura eden siyasetçi var. 

Dört ülkede dört parçaya bölünen Kürdistan Türkiye’ye sığmadığı için Kürdlerin kendi akıllarını (en azından bir kısmını) Türklerin cebine koymaması gerekir. Kendine fayda dokunduramayan insanın başkasına da faydası dokunmaz. Kürdler olmasa, yine de Türkler kendilerini başkasının tecavüzünden koruyabilir. Ancak Türkler olmasa, Kürdler ortada velisiz çocuk ve sahipsiz mülteci gibi kalıyor. Kendi ayakları üstünde duramayan, ne kendine ne başkasına yar olur. 

Devlette devamlılık esastır”ı bürokratik ilke olarak benimsemiş bir devlet geleneği, konu Kürdler olunca suçu Kemalistlere atmaktan, zulmü yapanlar dindar Türkler değildi hatta Türkler bile değildi ezberini tekrarlamaktan öteye geçemiyor. Velev zulmü yapanlar dinsiz Kemalistler idi, yine de o zulmü el an elinizde olan bu devletin eliyle yaptılar. Kürdlerin eşit olabilmesi için Türklerin devlet olarak bedel ödemesi, bu devletin (hâkimiyete alışmış Türk kitleleri medenileştirmek için)Kürtlerden açık ve net bir şekilde özür dilemesi gerekiyor.

  • Yorumlar 1
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları
    ÖNE ÇIKANLAR
    Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0532 261 34 89