• BIST 9079.97
  • Altın 2325.509
  • Dolar 32.3459
  • Euro 34.8864
  • İstanbul 13 °C
  • Diyarbakır 7 °C
  • Ankara 12 °C
  • İzmir 16 °C
  • Berlin 9 °C

Demokrasi ve Hilafet Devleti

Mücahit Bilici-

Demokrasinin vatandaşı

Demokratik toplumun ‘millet’i, (mensupları birey ve cemaat olarak) hür olan insanların milletidir. Çok olmak ile az olmak arasında eşitlik ve özgürlükler noktasında bir fark yoktur. Demokratik ideal, teşhisi kolay olan azınlık diktasını reddettiği gibi teşhisi zorlaşabilen çoğunluk diktasını da reddeder.

Peki ya insanlar milli değerlere riayet etmiyorsa yine de eşit mi olacaklar? İçimizdeki İrlandalılar, gayrimüslimler, milliyeti başka olanlar bizimle eşit mi olacak? Milli değerler insanların riayet etmek zorunda oldukları değerler değil, iradesiyle seçtiği değerlerdir. Demokraside önceden verili bir din ve milliyet yoktur ve olamaz.

Bu nedenle herhangi bir vatandaşa ya da toplumsal gruba yönelik yerlilik veya millilik talebi demokrasinin ruhuna aykırıdır. Vatandaş olanın yerliliği ve milliliği sorgulanamaz.

Vatandaş olanın seçtiği yerli, sevdiği millidir. Millilik, vatandaşlığın arkasından gelir, önünde gidemez. Kabile adaletinde ve iktidarı sonradan gören çoğunluklarda milliliğe (veya 10 kişiden 9 kişinin keyfine) vatandaşlığı (yani 1 kişinin haklarını) feda etme temayülü çok sık görülür. Demokrasi, bu temayüle karşı teyakkuz ile ve bu tarz tahakkümün reddi ile kaimdir.

Demokraside kutsal olan ne dindir, ne de milliyet. Kutsal olan bir şey varsa o da insandır. Çünkü insanın iradesine dayanmayan bir din ya sorgusuz bir hayvaniyet ya da meşruiyetsiz bir istibdaddır. Aynı şekilde cebren dayatılan bir millilik veya milliyet, kaba kuvvetten ibarettir.

DEMOKRASİDE DİN VE MİLLİYET

Hakiki bir demokraside devletin ne dini kalır ne de milliyeti. Balı arılar yaptığında petek muma döner. Belli bir değerin kendisi değil, o değerin tahakkukuna alan açan, onu koruyan bir zemin, bir şeffaf örtü haline gelir. Hakiki bir demokraside yönetim selahiyeti devletten insanlara düştüğü için devlet incelir ve mum gibi erir.

Demokrasinin devleti hilafet devletidir. Ya da hilafet devletinden maksat demokrasidir. Hilafet devleti bir etnik veya dini grubun devleti değildir.

Hakiki bir hilafet devleti ‘İslam devleti’ olamaz. Hilafet devleti bir insan devleti olur. Çünkü hilafet devleti bir adalet devleti olmak zorundadır.

Hilafet devleti sadece adalet devleti olma anlamında İslamidir. Yoksa Müslümanlara ait olma anlamında milli bir devlet değildir, olamaz. Müslüman kralların, sultanların devletin başı anlamında halife olmaları nominal bir hilafettir.

Baskıya dayalı tüm devletler hilafet iddiası taşısalar bile birer saltanattır. Hürriyete dayalı tüm demokratik devlet pratikleri Müslümanlara yabancı görünse bile birer hilafettir.

İstibdad, kimin elinde olursa olsun devletin, bireyin hilafetine ihanet etmesidir. Demokrasi, kimin elinde olursa olsun devletin bireyin hilafetine hizmet vermesidir.

Başkası insanın hilafetine “demokrasi” demiş, sen ise Müslümanın sefaletine “İslam” namını takmışsın. Hâlbuki “tebeddül-ü esmâ ile hakaik tebeddül etmez.” Yani isimlerin değişmesiyle gerçekler değişmez.

***

ANKARA'DAKİ TERÖR EYLEMİ

Onlarca insanı katleden terör eylemini yapanları tel’in ile hayatını kaybeden masumlara Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum. Terörizm, şüphesiz insanlığa karşı bir suçtur.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89