• BIST 8761.79
  • Altın 2240.049
  • Dolar 32.3318
  • Euro 35.1683
  • İstanbul 9 °C
  • Diyarbakır 10 °C
  • Ankara 3 °C
  • İzmir 8 °C
  • Berlin -2 °C

AZADÎ nedir; ve sorumluluğumuz nedir?

Yavuz Delal

Azadî, yani umudun absürde direnci!

Azadî nedir sorusunu, “dinimiz İslam siyasetimiz Kürdistan”  pasajıyla efradını cami ağyarını mani bir toplamla cevaplamak mümkündür!

Pasaj, Azadî’nin varlığının gerekçesini ve iddiasının içeriğini yeteri derecede özetlemektedir.

Bu pasajla Azadî, “Kürt olmak ve Müslüman olmak” aykırılığını meydana getiren sağ-sol bütün argümanların, retoriklerin ve spekülasyonu elverişli kılan ambiyansların rağmına var olduğunu göstermiştir.

Bu manada Azadî bir meydan okumadır, meydan okuma absürde direnen tabiatı ve bu tabiatı emreden yasa gereğidir.

Tabiatı ma’ruf üzere emreden yasa manasında Azadî  bir Sünnetullahtır; Sünnetullah’ın sosyolojik yasası gereği kaçınılmaz olmuştur; ve bu kaçınılmazlık aslında Azadî’nin elinde bile değildir.

“Dini İslam siyaseti Kürdistan” olan Azadî,  doğasını örseleyen paradigmaları inorganik bir örgütlülük biçiminde deşifre etmiş ve yeni bir paradigmanın gerekliliğini kuramsal ve kurumsal düzleme taşımıştır.

Bu manada Azadî bir paradigmadır; yeni bir paradigma önermektedir.

Yeni bir paradigmanın gereği olarak ortaya çıkan Azadî’nin önemi ve değeri, önerdiği paradigma adına tüm cevapları verebilmiş olmasında, hatta paradigmayı tam olarak ortaya koyabilmiş olmasında değil, bizzat kendisinde yatmaktadır.

Çünkü cevap için soru şarttır; ve soru cevaba muhtaç ve cevabı amaçlamalıdır. Azadî sorusunu, sormak için değil, cevap almak-bulmak için sormuştur.

İşte bu manada Azadî bir sorudur. Azadî doğru sorudur; soru olarak doğru sorudur. Her paradigma bir sorudur. Azadî sorusunu sormuştur, paradigması budur. Şimdiden sonra cevapları oluşturmak istemektedir.

Bu manada Azadî bir cevaptır; neye cevap vermesi gerektiğini bilmektedir. Aradığı cevabın ne olduğunu bilmektedir, yalnızca en uygun formülle ifade edilecek cevabı aramaktadır.

Cevabını, tabiatı zorla mutasyona uğratılan bir toplumun tekrar tabii halini alması, şu dünya devletinde kendisine takdir edilen mekâna kendisinin tayin edildiği konumuyla yerleşmesi ve sonra ne yapması gerektiğine bakması içeriği ile verecektir.

Bu manada Azadî bir içeriktir; içeriğini teşkil eden kuramı, tabiatına, kendisini var kılan toplumunun bütün meşru unsurlarıyla yönelmek; tabiatını oluşturan içerikle iradesini baskılayan veya domine eden içerik arasında bağ kurarak ve mümkünse irade olarak dokusuna uygunluğa biçim verip sükûnete varmaktır.

Bu manada Azadî bir biçimdir; biçimini inisiyatif şekliyle kurumsallaştırmış ve bir sonraki adımını atarak biçimini ete kemiğe büründürmeyi amaçlamıştır.

Bir sonraki adımı parti hareketi biçimselliğidir. Parti hareketi, klasik manada parti olmak için değil, kurumsallaşmayı tamamlayan biçim için gerekli bir adımdır.

Hem klasik hem modern manada, hem maddi hem manevi tabiatıyla uyumlu mekân arayan sen ey Kürdistanlı, bunun için önünde duran en uyumlu zamanın içinde olduğunu idrak etmeli ve kaç ele sahipsen, gücün oranında, hatta gücünün de ötesine çıkarak Azadî’ye sarılmalısın!

Azadî umudun absürde direnci sonucu olgunlaşmış ve bugüne gelmiştir; bundan sonra sıra, kalben ve bedenen mevcut vakıaya karşı mutmain olmayanların umudu somutlaştırmak için en üst düzeyde harekete geçmesindedir.

Bu manada, umut adına gözümüzün gördüğü ufuk içerisinde Azadî önümüzdeki hem tek ufuktur hem tek umuttur.

Henüz keşfetmemiş olabiliriz; henüz kendi gerçekliğimizin, bize değilse de bizden sonra önümüzde duran şu yeni nesle kendini dayatacağının farkına varmamış olabiliriz; ama aradığınız, arayacağınız, aramanız gereken; aramanız için size tavsiye edildiği gibi sizin de sizden sonrakilere bugün değilse yarın için tavsiye edeceğiniz umudumuz, ufkumuz elimizin altında, kıymetini bilelim!

Azadî’yi kıymetlendirelim!

Azadî’yi kıymetlendirerek kendimizi de kıymetlendirelim!

Haydi,

Hayya alel hayril amel…

  • Yorumlar 6
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları
    ÖNE ÇIKANLAR
    Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0532 261 34 89