KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, bir süredir bazı basın yayın organlarında KCK’nin Şengal politikası aleyhine yayınların arttığını söyleyerek, “Bu yayınlarda Şengal’e ilişkin bize ait olmayan görüşler sanki bize aitmiş gibi yansıtılmaya çalışılmaktadır. Şengal’in kurtarılması için büyük bir mücadelenin verildiği bir dönemde bu tür gerçek dışı ve hareketimizi hedef gösteren açıklamalar yapılması Kürt halkının ulusal çıkarlarına uygun düşmemektedir” dedi.
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığının yaptığı yazılı bir açıklama şöyle:
“Dış İlişkiler Komitesi, Yürütme Konseyi Üyelerimiz ve Eşbaşkanlık bu tür iddiaların doğru olmadığını, Şengal’in Güney Kürdistan’dan koparılmak istendiğine dair açıklamaların gerçek dışı olduğunu defalarca ifade etmişlerdir. Hareketimizin genel düşüncesine uygun olarak Şengal’in Güney Kürdistan federasyonuna bağlı özyönetime sahip olabileceğine dair değerlendirmelerimiz olmuştur”
“Bu yayınlarda Şengal’e ilişkin bize ait olmayan görüşler sanki bize aitmiş gibi yansıtılmaya çalışılmaktadır. Şengal’in kurtarılması için büyük bir mücadelenin verildiği bir dönemde bu tür gerçek dışı ve hareketimizi hedef gösteren açıklamalar yapılması Kürt halkının ulusal çıkarlarına uygun düşmemektedir”
“Şengal’deki toplantı hareketimiz dışında Êzîdîlerin kendilerinin yaptığı bir toplantıdır. Büyük bir soykırım yaşayan, hala toplumsal varlığı tehdit altında olan Êzîdî halkımızın böyle bir toplantı yapması ve bazı sorunlarını tartışması normal karşılanmalıdır. Bizim bir Êzîdî arkadaşımız da bu toplantıya Êzîdî kimliği nedeniyle katılmıştır.
Şengal’deki toplantı tamamen Êzîdî halkımıza aittir ve kendi öz iradeleriyle bazı kararlar almışlardır. Kuşkusuz bu kararlar en başta da Êzîdî toplumunun kendi iradesiyle pratikleştireceği kararlardır. Ancak tüm Kürdistan halkını ilgilendirdiğinden tüm ulusal güçlerle tartışılarak ve belli bir konsensüs içinde pratikleşebilecek hususlardır. Özcesi, Şengal’deki Êzîdî halkımız parçası olduğu Güney Kürdistan'daki tüm siyasi güçlerle birlikte, onlarla diyalog içinde aldıkları kararları pratikleştirmeleri gerekecektir. Doğru gördüğümüz takdirde Êzîdî halkımızın kendi kendini yönetmesi ve öz savunma yapmasına bir ulusal güç olarak destek vermemiz de ulusal görevlerimizden görülmelidir. Bizim bir topluluk adına karar alma ve pratikleştirme gibi bir yaklaşımımız olamaz. Zihniyetimiz ve siyasi görüşümüz, farklı topluluklar hakkında karar almayı doğru bulmamaktadır. Bu nedenle Şengal’de PKK'nin toplantı yaptığı, yaptırdığı ve Şengal için kararlar aldığı iddiası doğru değildir.
Basın-yayın üzerinden aldığımız bilgilerden anlaşıldığına göre Şengal toplantısından bir kanton kurma kararı alınmamıştır. Sadece özyönetim, öz savunma, ekonomi ve daha başka konularda komisyonlar kurulmuş ve çalışmaların başlatılması kararlaştırılmıştır. Êzîdîlerin özgünlüğü olduğu gibi, demokratik uluslaşmanın bir parçasıdırlar. Özgünlükleriyle ilgili kararlar alma hakları varken, bu kararların genel ulusal çıkarlarla uyumlu olmasını da gözetmeleri gerekmektedir.
Kararların tüm içeriğini bilmemekle birlikte, Êzîdîlerin Güney Kürdistan federasyonuna bağlı bir özyönetime sahip olması demokratikleşmenin gereği olduğu gibi, Güney Kürdistan'ı zayıflatacak değil, daha da güçlendirecek bir durum yaratır. Êzîdîlerle Güney Kürdistan Federasyonu arasındaki bağları daha da güçlendirir. Hareket olarak Êzîdîlerin özyönetimi ve öz savunmaları olabilir derken bu konuları her zaman böyle bir yaklaşımla ele aldık. Hiçbir biçimde Güney Kürdistan'dan koparan ya da Güney Kürdistan Federasyonunu zayıflatan bir çerçevede ne değerlendirmede, ne de önerilerde bulunduk. Biz, Şengal’in bir özyönetime kavuşması ve öz savunmasını yapabilmesi konusunda Güney Kürdistan Federasyonunun sorumluluk üstlenmesi gerektiğine inanıyoruz. Güney Kürdistan Federasyonunun kendini güçlendireceği böyle bir politikanın sahibi olması gerektiği yönünde düşüncelerimiz bulunmaktadır.”
“Hareketimizin yaklaşımında bir yerleri ele geçirme ve yönetme düşüncesi yoktur. Bu nedenle KDP'ye bağlı yayın organlarında PKK sanki bir yerleri ele geçiriyor, orada kendine bağlı kantonlar kuruyor gibi yaklaşımlar ve bu yönlü propagandalar gerçeği yansıtmamaktadır. Şu andaki yayınlar ve gerçek olmayan iddiaların Şengal’de direnen Kürt ortak savunma güçlerini karşı karşıya getirme gibi bir durum yaratma tehlikesi bulunmaktadır. Şu anda Şengal’i ve Güney Kürdistan’ın işgal altında bulunan diğer toprak parçalarını ortak mücadeleyle kurtarma sorumluluğumuz bulunurken; Êzîdîlerin yaptığı bir toplantı üzerinden Hareketimize karşı bir karalama kampanyası başlatmak kesinlikle ulusal çıkarlarımıza aykırı bir durumdur.
Kürt ulusal güçlerinin farklı düşünceleri olabilir. Bu düşünceler doğru bulunur ya da bulunmaz. Biz ulusal güçler arasında bir sorun varsa bunun da tartışılarak çözülmesi gerektiğine inanmaktayız. Şengal toplantısındaki kararlar konusunda Êzîdîlerle diğer ulusal güçler de bizler de tartışabiliriz. Ancak bizim dışımızda gelişen bir toplantı üzerinden bugünkü gibi gerilim yaratan durumlardan tüm Kürdistani güçlerin kaçınması gerekmektedir. Ortadoğu'da hem büyük tehlikelerle karşı karşıya olunduğu, hem de büyük kazanımları ortaya çıkaracak imkanların arttığı bir dönemde sorunları diyalogla ve tartışmayla çözme tercihimiz olmalıdır. Biz, her sorun karşısında sorumlu davranmaya ve üstümüze düşen sorumlulukları yerine getirmeye hazır olduğumuzu bir daha belirtiyoruz”
ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.