• BIST 8970.53
  • Altın 2281.96
  • Dolar 32.3217
  • Euro 35.018
  • İstanbul 21 °C
  • Diyarbakır 14 °C
  • Ankara 18 °C
  • İzmir 22 °C
  • Berlin 9 °C

Hasan Cemal yazdı: Türkiye’yle Kürdistan...

Hasan Cemal yazdı: Türkiye’yle Kürdistan...
T24 yazarı Hasan cemal'in bugün yayınlanan "Türkiye’yle Kürdistan..." başlıklı yazısı...

Yer yuvarlağında Türkiye’nin bulunduğu bölge cayır cayır yanıyor, kan gölü her geçen gün büyüyor.
Suriye bölünme yolunda.

2011’den beri yaşanmakta olan iç savaş Suriye’yi kan ve ateşle paramparça ediyor.

Çoktan beri Kürtler, Şiiler ve Sünniler arasında fiilen bölünmüş olan Irak’ta bölünmüşlük derinleşiyor.
Etnik, dinsel, mezhepsel açılardan rengârenk toplumları -ya da 72 milletten oluşan bizim gibi ülkeleri- demokrasi ve hukuktan uzak diktalar eliyle yönetmeye kalkışmanın -veya böyle ülkeleri dıştan müdahaleyle, savaşla Amerika gibi dönüştürmeye kalkışmanın- hazin sonu buydu.

Tıpkı Irak gibi Suriye’yi de bu saatten sonra, örneğin bir federasyon çatısı altında bile, tek parça halinde tutmak çok güçtü.

Suriye bölünme yolundayken bir parçası da, anlaşılan, Kürtlerin çok büyük çoğunluğu oluşturduğu -ve Öcalan’la PKK’nin damgasını taşıyan- Rojava (Batı Kürdistan) olacaktı.

Suriye’deki parçalanma sürecini, Saddam Hüseyin’in Baasçı diktası altında maceradan maceraya, beladan belaya koşan Irak 1990’ların başında Körfez Savaşı’yla birlikte yaşamaya başlamıştı.

Bu açıdan Saddam Hüseyin’in 1990 yazındaki Kuveyt işgali sonun başlangıcı olmuştu. İşgal, 1991’de savaş yoluyla sona erdirilirken, Kuzey Irak da Saddam’a yasak edilmişti.

Böylece, İncirlik Üssü’ndeki Çekiç Güç’e ait Amerikan ve İngiliz savaş uçaklarının korumasındaki Irak’ın kuzeyinde bir ‘Kürt devleti’nin tohumları atılmaya başlamıştı.

1992’de Habur sınır kapısından Irak’a girerken, Zaho tarafında “Kürdistan’a hoş geldiniz!” tabelasının altında bir fotoğraf çektirip Sabah’taki yazımın göbeğine koyduğum zaman bizim dünyamızda epeyce gürültü kopmuştu.

O tarihlerde Irak Kürdistanı’nda -ya da Ankara’nın deyişiyle- Irak’ın Kuzeyi’nde nereye gitsem, gökyüzünde kulak yırtıcı sesleriyle sık sık  boy gösteren Çekiç Güç uçakları için Irak Kürtlerinin, “Allah başımızdan eksik etmesin!” dediklerine tanık olmuştum.

1992’de, 1993’te Kürt liderler Celal Talabani ve Mesut Barzani’yle sohbetlerimde, her ikisi de, bağımsız Kürdistan’ın bir ideal olarak kafalarının arkasında durduğunu saklamamışlardı.

Yazının tamamını okumak için...

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış
    ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÖNE ÇIKANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 İlke Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0532 261 34 89